İstanbul Eyüp’teki Güzeltepe Mahallesi’nde, asimilasyon ve rantın halkalarından biri daha devreye sokulmaya çalışılıyor. Mahallede yeni bir cami inşaatı başlatıldı.
İnşaat yaklaşık 20 yıldır proje halinde bekliyordu. Mahalle halkının mücadelesi, bu projenin raftan inmesini engelliyordu. Bugün ise, doğrudan devrimcilerin oyuyla seçilmiş mahalle muhtarı ve bazı devrimci yapıların desteğiyle, bu AKP projesi hayata geçirilmek isteniyor.
Güzeltepe nüfusunun büyük bölümü Alevi olmasına rağmen, halihazırda 8 tane cami var zaten. 9. caminin kurulması bir ihtiyaç değil; Alevileri asimile etme ve rant alanı yaratma çabasının ürünü. Üstelik tepkileri azaltmak için, mahalle halkına kültür merkezi ve cemevi yeri tahsis edileceği vaadi sunuluyor. Üstelik, muhtarın bu dinci gerici projeye önayak olması ve bazı devrimci yapıların buna destek vermesi kitlelerde bir yanılsama yaratma amacıyla kullanılıyor. Devrimci geleneği güçlü olan mahallede, bu tablo nedeniyle bir kafa karışıklığı yaratılmaya çalışılıyor.
Esasında mahallenin, cami değil ama, kültür merkezi, cemevi, kreş, lise, yeşil alan vb birçok önemli ihtiyacı var. Zaten caminin bulunduğu alan mahallenin okuluna aitti. Süreç içinde bu alana bir cami inşa edildi. Sonrasında ise “cemaate yetmiyor” bahanesiyle genişletilme çalışmalarına başlandı. Kitle mücadelesi sonucunda, önce yeşil alan yapılacağı, sonra sağlık ocağına çevrileceği vb değişiklikler yapıldı, arkasından gündemden düşürüldü. Sağlık ocağı başka bir alana yapıldı. Kamuya ait olan bu alan ise, kimsenin haberi olmadan cami derneğinden birilerine satıldı. Diyanetten alınan “ibadethane yeri” belgesi de kullanılarak işi meşrulaştırmaya çalıştılar. Son aşamada ise belediye başkanı, kaymakamlık ve muhtarlık devreye girerek inşaatı başlattılar. Ortaya dökülen spekülasyonlara karşı devrimci kurumlar halkla beraber projenin asıl amacını teşhir etti ve inşaatın durmasını istedi. Bu amaçla toplantılar düzenlendi, geniş bir çevre bu toplantılara katıldı. Bununla birlikte çeşitli eylemler örgütlendi. Bu arada, muhtar, çeşitli yalanlar ve karalamalarla durumu çarpıtmaya, kitlelerin bilincini bulandırmaya çalıştı.
Güzeltepe’de de evler işaretlendi
Alevilere dönük sindirme ve asimilasyon politikası, Maraş’ta katliam protestosunun engellenmesiyle, Malatya’da Ramazan’da sahura kalkmayan ailenin evinin tahrip edilmesiyle, birçok ilde Alevilerin kapılarının işaretlenmesiyle, Cemevlerinin yoksayılması bazı yerlerde açıktan engellenmesiyle, üniversite sınavına din dersi sorularının da eklenmesiyle, Alevi nüfusun fazla olduğu mahallemizde ihtiyaç olmayan bir caminin inşaatıyla sürdürülüyor. Devrimcilerin desteğiyle seçilen muhtar ise, mahallenin ihtiyaçlarına dönük projeler için uğraşacağına, bu dinci gerici politikanın aleti oluyor.
Aralarında PDD, TKP, Halk Cephesi, SDP, TÖP’ün yanı sıra mahallede bulunan köy derneklerinin ve PSKAD’ın bulunduğu kurumlar, “Camiye değil ranta karşıyız” sloganıyla eylemlere başladılar. Afişler, yürüyüşler, bildiri dağıtımı, imza standları, kitle toplantıları vb. halkın yoğun katılımıyla sürüyor. Eylemler, devletin yoğun baskısı altında gerçekleşiyor. Mesela eyleme çağrı için yapılan afişler, sivil polisler tarafından sökülüyor. 25 Kasım’da yapılan eylemin ardından, cami inşaatı durana kadar her pazar günü eylem yapma kararı alındı.
Mahallede cami inşaatına karşı direnişin büyümesi, devletin psikolojik saldırısını da artırdı. 29 Aralık gecesi, mahalledeki 10 ev siyah spreyle işaretlendi. Olayın farkedilmesi ve mahallelinin harekete geçmesi üzerine, işaretlemeyi yapanlar kaçtılar. Daha önce başka Alevi mahallelerinde de gerçekleşen bu saldırı, kitlenin tepkisini büyüttü. Her pazar günü yüzlerce kişinin katılımıyla yapılan yürüyüş, 30 Aralık günü 2 binden fazla mahallelinin katılımıyla gerçekleşti. Kapıların işaretlenmesine tepki duyan halk, yürüşüye katılarak bu tepkisini ve saldırıya karşı sessiz kalmayacağını gösterdi.