Dünyada ve Fransa’da genelde sisteme karşı duruşun yükseldiği tepkilerin yoğunlaştığı bir dönemde, bir yanda savaş çığırtkanlığı, bir yanda barış söylemleri altında girildi 1 Mayıs’a… Geçmişte militan devrimci sloganlarla işçi ve emekçilerin birlikte ortak değerlerle sokakları arşınlandığı dönemlerden sonra, üç, hatta biz yabancılarla birlikte dörde bölünmüşlüğün yaşandığı ve geçen yılı aratan bir bahar yorgunluğunda geçti bu 1 Mayıs.
Irkçı sağcı bir dönemin iktidarı olan Sarkozy hükümetinin ipliğinin pazara çıktığı ortamda yükselen kitle hareketinin sesini boğmak için, cilalanmış yeni yüzüyle iktidar olan sözde Sosyalist Parti’nin tüm seçim öncesi vaatlerinin unutulduğu bir zamanda, yükselen işçi sınıfı ve sendikal hareketin birlik ve dayanışmasının sergilendiği, tepkilerinin yükselişte olduğu bir dönemde, yine bölünmüşlüğü ve devrimci radikal öndersizliği yaşadı Paris’te işçi sınıfı…
Bir yanda iktidar taraftarları, bir yanda onun karşısında olan, ayrı yerlerde yürüyüş güzergahı belirleyen sol gözüken sendikalar ve Front Goche Partisi’nin taraftarları… Ve tüm bunlara karşı olumlu davranış sergilemeye çalışan biz Türkiyeli komünist ve devrimci hareketlerin insanları…
Fransız işçi sınıfı ve sendikal hareketinin bu parçalı yapısı, bu yılki 1 Mayıs’ın canlı geçmeyeceğini gösteriyordu. Bunun bize de yansıyacağı açıktı. Buna rağmen biz göçmenler, daha canlı geçeceğini düşünüyorduk. Günlerdir ülkemizde dişe diş kana kan mücadeleyle tekrardan kazanılan 1 Mayıs Taksim alanının bu sene kutlamaya kapatılması ve buna karşı devrimci sesiz kalmayacağı, bu 1 Mayıs’ın burada da çok daha kitlesel ve coşkulu geçeceği beklentisini yarattı. Oysa katılım, ikibin civarlarında oldu. Kürt hareketinin katılımı geçmiş yıllar göre çok daha zayıftı. Bu üzerinde durulması gereken bir konudur. Genel katılım ise, yirmi bin civarında oldu. Ayrıca 5 Mayıs’ta Front Goche Partisi, hükümetin kemer sıkma politikalarına karşı bir miting ve yürüyüş organize ediyor.
Genel olarak anti-kapitalist sloganların atıldığı yürüyüşte, hükümetin krizi aşma yönündeki kemer sıkma politikalarına ve işsizliğe karşı tepkiler dile getirildi. Yürüyüş geç saatlere kadar devam etti ve yürüyemeyen guruplar, eylemlerini miting havasında sürdürdü. Yağmurun da şiddetlenmesiyle eylemlerine son verdiler.