DİRENİŞ ŞEHİTLERİNE ve TUTSAKLARINA SAHİP ÇIKALIM!

gezi sehitler

Haziran Ayaklanması günlerinde yitirdiğimiz şehitlerimizin bazılarının mahkeme süreçleri başladı. Devlet katilleri gözlerden gizlemek, açığa çıkanları aklamak, aklayamadıklarını ise, en göstermelik biçimde yargılamak için harekete geçmek zorunda kaldı. Ve bu zorunluluk, katillerle ilgili yürütülen kararlı ve ısrarlı mücadelenin sonucuydu.

Bir hareketin şehitlerine-tutsaklarına sahip çıkması, sadece geçmişine-geleneklerine değil, geleceğine de sahip çıkmasıdır. Savaşan her bireyin, kolektifin bir parçası olduğunu hissetmesi, arkasına kolektifin gücünü alarak, daha güvenli hareket etmesidir. “Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için” şiarının ete-kemiğe bürünmesidir.

Bu perspektifle, şehitlerimize-tutsaklarımıza sahip çıktık, çıkmaya devam ediyoruz. Haziran direnişinin şehit ve tutsaklarını da aynı şekilde sahipleniyor ve yanlarında olduğumuzu gösteriyoruz. Onların hunharca katledilmesinin hesabını mutlaka soracağımızı haykırıyoruz.

Haziran direnişinin ardından başlattığımız “Direnişin şehitlerine, tutsaklarına sahip çıkalım” kampanyası çerçevesinde, yoğun bir afişleme faaliyeti yürüttük. Kurumlarda etkinlikler düzenledik. Sokak gösterileri örgütledik. vb…

Şimdi bunlara “imza kampanyası” da eklendi. Ali İsmail’in yaşadığı Antakya-Ekinciler Beldesi’ndeki forumda oluşturulan  “Ali İsmail Korkmaz Komitesi”nin açtığı bu kampanyaya herkesin katılmasını istiyoruz. Sadece imza vermekle kalmayıp, imza toplayan ve kampanyanın diğer faaliyetlerine de katılan aktif bir unsuru olmalarını bekliyoruz.

Ayrıca şehitlerimizin mahkemelerine kitlesel katılımla faşizmi kendi ininde de mahkum etmeyi başarmalıyız. Ethem’in 28 Ekim’de Ankara’daki, Ali’nin 20 Kasım’da Eskişehir’deki duruşmalarına topluca gidelim! Devletin koruması altındaki katillere, peşlerinde olduğumuzu ve halkın öfkesinden kurtulamayacaklarını gösterelim! Dünyayı onlara ve onları koruyanlara dar edelim!

Bunlara da bakabilirsiniz

“Yenidoğan çetesi” ve sağlıkta özelleştirme

Sağlıkta özelleştirmenin en korkunç yönlerinden biriyle yüzleştik geçtiğimiz günlerde. Yeni doğan bebeklerin, sadece ve sadece …

Öğretmen mülakatları emek gaspıdır

Milli Eğitim Bakanlığı 25 Ekim’de mülakat sonuçlarını açıkladı. Bir “müjde” olarak ise 20 bin sözleşmeli …

“ZAFER ne zaman gelecek bilmiyorum. Ama geleceğini biliyorum…”      

1800’lü yılların ilk yarısında, dünya, işçi direnişleri ve halk isyanlarıyla alev topu gibiydi. Bu ülkeler …