Hasta tutsaklar serbest bırakılsın

ihd-hasta-tutsak

Hapishanelerde tutsaklar üzerindeki baskılar devam ediyor. Tutsaklar uzun tutukluluk sürelerinin yanı sıra, hastalıklarla da boğuşmak zorunda kalıyor. Tutsakların hastalıkları tedavi edilmediği gibi, ölüm sınırındaki hastalar da serbest bırakılmıyor. AKP hükümeti döneminde hastalıktan ölen tutsak sayısı binlerle ifade ediliyor.

İHD, TİHV ve TAYAD’ın raporlarında hasta tutsaklar üzerindeki baskılara dikkat çekiliyor. Adalatet Bakanlığı başta olmak üzere devlet kurumları ise tutsakları tedavi etmek bir yana yok saymaya, içeride ölüm sınırında hasta tutsak olmadığına inandırmaya çalışıyor. Devlet kurumlarından “cezaevinde kalamaz” raporu verilen hasta tutsaklar dahi serbest bırakılmıyor. Ya da ölüm sınırını aştıktan sonra, kamuoyu baskısıyla, “vedalaşma hakkı” için bırakılıyor.

Ciğerinin yarısı alınan hasta tutsak Abdullah Kalay için ikinci rapor verilmiş olmasına rağmen, hala serbet bırakılmıyor. Yaşar İnce de bu hasta tutsaklardan biri. Ölüm sınırındaki hastaların birçoğu 70 yaşının üzerinde. Hapishanelerde sağlıksız koşullarda tedavi olmaya çalışılan hastaların ilaçları da adeta bir işkence aracına dönüştürülüyor ve verilmiyor.

Hapishanelerde bir ölüm de 21 Mayıs’ta Adana C Tipi Hapishanesi’nde gerçekleşti. Doktorların, akciğer kanseri olduğu için 10 ay ömür biçtiği Mehmet Beşir Alto, tedavi gördüğü Adana Yeni Numune Hastanesi’nde öldü.

Alto’nun ölümünün ardından, İHD İstanbul Şubesi Cezaevleri Komisyonu 23-28 Haziran tarihleri arasında İstanbul’dan Ankara’ya yürüyerek Adalet Bakanlığı’na hasta tutsaklarla ilgili raporları ve talepleri ilettiler. Bakırköy Hapishanesi önünden başlayan yürüyüş, Metris, Gebze, Kandıra F Tipi, Bolu F Tipi, Sincan F Tipi Hapishaneleri önünde yapılan açıklamaları da kapsadı. Adalet Bakanlığı’na verilen raporda; 2013 yılında 14 tutsağın tedavi olmak için beklerken öldüğü belirtildi, hala 232’si ağır olmak üzere 631 hasta tutsağın varolduğuna değinildi. Rapor için 460 başvuru olduğu ve bunların 417’sinin Adalet Bakanlığı tarafından reddedildiği yazılı olan rapora göre 2010 yılında 252, 2011 yılında 268, 2012 yılında 260 tutsak yaşamını yitirdi. F Tipleri açıldığından beri, 2461 tutsak katledildi.

Yapılan eylemlerde, hasta tutsakların derhal serbest bırakılması, İHD, TTB ve TİHV’den oluşturulacak bir heyetin hapishaneleri denetlemesi istendi.

Bugüne kadar, Güler Zere başta olmak üzere birçok hasta tutsak, yapılan eylemler sonucunda bırakılmak zorunda kalındı. Tedavileri engellenerek öldürülen tutsaklara yenileri eklenmesin diye, hapishaneler mücadelesini yükseltmek gerekmektedir.

Bunlara da bakabilirsiniz

Rojava’ya saldırılar İsviçre’de protesto edildi

Türkiye ordusunun Rojava’ya ve Irak Kürdistanı’na dönük saldırıları, İsviçre-Basel’de kitlesel bir yürüyüşle protesto edildi. Şehrin …

Yeni “çözüm süreci” kimin ihtiyacı?

TBMM’nin 1 Ekim’deki açılışında, Devlet Bahçeli’nin DEM Parti sıralarına gelip tokalaşması, “yeni çözüm süreci”nin başladığının …

Devrim Kartalı Remzi Basalak

Remzi Basalak, 1963 yılında Adana’nın Ceyhan ilçesinde doğdu. Az topraklı çiftçi bir ailenin çocuğuydu. İlkokulu …