“Uyuşturcu kimin işine yarıyorsa, arkasında onlar var”

bonzai

Son dönemde uyuşturucudan dolayı arka arkaya gençler ölüyor. Halkın uyuşturucuya karşı tepkisi artık sokaklara taştı. Kendiliğinden eylemler oluyor. Yetkililer ise, güya uyuşturuya karşıymış gibi demeçler veriyorlar. Oysa her şey ayan-beyan ortada. Uyuşturucunun arkasında devletin olduğu kitleler tarafından da görülüyor. Uyuşturucuya karşı mücadelenin, devlete karşı mücadeleyle birlikte yürütülmesi gerekiyor.

Konuyla ilgili bir emekçi semtinde yaptığımız röportajı yayınlıyoruz.

 

PDD: Sizin semtinizde de uyuşturucu kullanımı arttı mı? Bu konuda ne yapıyorsunuz?

Bizim burada halk kendi güvenliğini sağlar. Yıllar önce hırsızlık artmıştı, özellikle gençler bekçi gibi sokakları bekledi. Gece saat 1-2’de kadınlar rahatlıkla evlerine giderdi. 1 yıl kadar yaptık bunu, etkisi çok uzun sürdü, yıllarca hırsızlar giremedi. Son dönemlerde uyuşturucu girdi. Bununla ilgili bir devriye attık. İlk 2002’lerde başladığmızda adı devriyeydi, gene öyle kaldı. Taraftar kulübünün de ismi devriyedir. O ismin böyle bir namı var, gene devriye attık, ama iş açığa başarılı olamadık.

 

10 yaşındaki çocuk tobacıların isminin biliyorken, polis bilmemekdedir, bunun için ne düşünüyorsunuz?

İşin içine para girince, baronlar da giriyor, mafya da! Polis yakalasa, akşam 5’de işi devredecek, yanlız eve dönecek, risk almak istemiyor! O yüzden uyuşturucuyu kesemiyoruz. Kullananları da tespit ettik, ailelerle görüştük. Satanların bir kaçıyla özel ilgilendik, aileler çocuğunu tedavi ettirmek zorunda. Fakat bazı aileler çocuğunun isminin çıkmasını istemiyor, üstü kapalı şekilde halletmeye çalışıyorlar, ya da görmezlikten geliyorlar. Böylece çocuklar ölüme terk ediliyor. Bu iş çok çirkef bir iş. Uyuşturucu kullananlar çekip vurabilir, bana kim sahip çıkacak? Eskiden her yer tarlaydı, yabancı girdiği zaman biliyorduk, şimdi öyle değil. Bir de uyuşturucu satıcıları diğer satıcıları ispiyonluyor. Birini temizlerken ötekini büyütüyomuş gibi oluyoruz. Yine de “burda satmayacaksınız” dedik, bazılarını cezalandırdık. Fakat hangi dala elimizi atıyorsak, arkasından 3-5 dal çıkıyor.

 

Biliyorsunuz Gülsuyu’nda uyuşturucuya karşı mücadelede çok yaralanan oldu, Hasan Ferit isminde bir devrimci öldürüldü, yine de mücadele sürüyor…

Biz uyuşturucuyla toplumsal olarak mücadele ediyoruz. Birçok eylem yaptık, cezalar verdik. Ama istediğimiz sonucu alamadık. Uyuşturucu satışı devam ediyor.

 

Polise şikayet ettiniz mi, nasıl bir yanıt aldınız?

Polis zaten biliyor satıcıları. Ama bir müdahaleleri olmadı. Biz parkta defalarca devriye attık, birkaç kişiye gereğini yaptık. Ama kocaman park, herkesi arayamayız. Sadece gövde gösterisi yaptık, “biz buradayız” dedik. Yaklaşık 1 ay boyunca hergün yaptık. Ama içimizde de kulananlar, hatta satanlar var, sonradan öğrendik. Onlar da bizden yararlanmak istedi. Diğerlerini bölgeden çıkarıp kendileri rant sağlamak istediler.

 

Son 2 senede çok yaygınlaştı uyuşturucu kullanımı, bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Devlet düşünen insanlardan, gençlerden korkuyor. Kendi derdiyle uğraşan, uyuşturucu satan, içip kendini yozlaştıranlardan daha çok fayda görüyor. Düşünen, eleştiren gençlik istemiyor. Dün, “duyarsanız ben zengin olmuşum, o zaman haram yemişimdir” diyen adam, şu an dünyanın en zengin adamlarından biri. Kimsenin baş kaldırmasını istemiyor. Uyuşturucu kimin işine geliyor diye bakmamız lazım. Bir gencin uyuşturucu kullanması, sadece kendi sorunlarıyla ilgilenmesi kimin işine geliyor diye bakmak lazım.

Bunlara da bakabilirsiniz

“Yenidoğan çetesi” ve sağlıkta özelleştirme

Sağlıkta özelleştirmenin en korkunç yönlerinden biriyle yüzleştik geçtiğimiz günlerde. Yeni doğan bebeklerin, sadece ve sadece …

Öğretmen mülakatları emek gaspıdır

Milli Eğitim Bakanlığı 25 Ekim’de mülakat sonuçlarını açıkladı. Bir “müjde” olarak ise 20 bin sözleşmeli …

“ZAFER ne zaman gelecek bilmiyorum. Ama geleceğini biliyorum…”      

1800’lü yılların ilk yarısında, dünya, işçi direnişleri ve halk isyanlarıyla alev topu gibiydi. Bu ülkeler …