Haziran şehitlerinden korkuyorlar…

gezi-sehitler

Haziran İsyanı’nda Ankara’da katledilen Ethem Sarısülük davasının kararı Yargıtay’da bozuldu. Mahkeme katil Ahmet Şahbaz’a 7 yıllık bir ceza vererek ödüllendirmişti. Yargıtay ise cezası az bularak iddianamenin “kasten adam öldürmek”ten açılmasını istedi. Ethem Sarısülük’ün mahkemesi yeniden görülmeye başlanacak.

Ali İsmail Korkmaz’ın katledilmesinin 5. duruşması, 26 Kasım’da görüldü. Katil Mevlüt Saldoğan yaptığı savunmasında “Başbakan bu bir darbe girişimidir dedi. Ben de darbeyi bastırdım” diyerek talimatın sorumlularının hükümet ve o zamanki Başbakan Tayyip Erdoğan olduğunu açıklamış oldu. Katillerin avukatı da mütalayı kabul etmediklerini belirtirken, “davaya Başbakan, Vali, Emniyet müdürü de dahil edilmelidir” diyerek, sorumluluğun devlette olduğunu ifade etmiş oldu.

Erdoğan ise, bir kere daha katillere sahip çıktı. Duruşmanın yapıldığı gün, MÜSİAD fuarında, “Bizim medeniyetimizde, milli ve medeniyet ruhumuzda esnaf ve sanatkâr gerektiğinde askerdir, alperendir, gerektiğinde vatanını savunan şehittir, gazidir, kahramandır. Gerektiğinde asayişi tesis eden polistir, gerektiğinde adaleti sağlayan hâkimdir, gerektiğinde de şefkatli kardeştir” diyerek hem katil esnaflara doğrudan sahip çıktı, hem de, paramiliter sivil örgütlenmelerin hazırlığını yaptığını gösterdi. Haziran Ayaklanması ve katillerin yargılanması sürecinde, kitleler nezdinde polisin teşhir olması karşısında; “kitleleri birbirine kırdırmak” gibi bir anlam taşıyan, sivil faşistlerin örgütlenmesi konusunda hazırlığı olduğunu göstermiş oldu.

26 Aralık günü gerçekleşen 6. duruşmaya ise, katiller ve avukatları, uydurma gerekçeler göstererek katılmadılar. Onların bu tutumu, kararın açıklanmasını ertelemek istediklerini gösteriyor.

 

Berkin’in dosyası nerede?

Haziran Ayaklanması sırasında, polisin 16 Haziran 2013’te Okmeydanı’nda gaz bombasıyla vurduğu Berkin Elvan’ın mahkemesi hala açılmadı.

Berkin Elvan’ı hedef gözeterek katleden polislerin yeni görüntüleri yayınlandı. Bu görüntülerden de hangi polislerin nasıl vurduğu görünmesine rağmen, devlet katillerini korumaya devam ediyor. Şimdi de dosyası kaybediliyor, dava açılmıyor, ailesi ve avukatları oyalanarak yıldırılmak isteniyor.

Bu arada, Erdoğan’ın yeni “sözcüsü” dönek Yavuz Bingöl, Berkin’in annesinin yuhalatılması konusunda Erdoğan’ı meşrulaştırmaya, katilleri aklamaya çalışan açıklamasıyla, kitlelerin belleğine kazındı.

Rakipleriyle girdiği “iktidar savaşı”nda üstüste başarılan elde eden Erdoğan’ın en büyük korkusu kitle ayaklanması. Haziran’da yaşadığı korkuyla, katilleri korumak için her şeyi yapıyor. 19 yaşında gencecik bir çocuğun dövülerek öldürülmesini, 15 yaşında bir çocuğun katledilmesini meşrulaştırmak, hatta yaygınlaştırmak istiyor. Katil polislere yasal koruma oluşturmaya, katil esnafı çoğaltmaya çalışıyor… Özellikle Berkin’le ilgili her konuda, tam bir pervasızlıkla saldırıyor. Son olarak, İzmir’de Berkin’in cenazesinin olduğu gün eylem yapan liselilerin mahkemesine “davacı” olarak adını yazdırmak gibi bir gafleti bile gerçekleştirdi.

Demek ki Erdoğan, kendisi için en büyük tehdit olarak “paralelciler”i, CHP’yi ya da başka bir düzen kurumunu değil, Berkin’i, Ali İsmail’i, Ethem’i, Mehmet’i görüyor… Demek ki Erdoğan, en çok Berkin’den korkuyor. Demek ki, ancak ve ancak, Berkin’in gücüyle, Ali İsmail’in inancıyla kuşanmış olan kitleler Erdoğan’ı yerinden edebilir.

 

 

 

Bunlara da bakabilirsiniz

“Yenidoğan çetesi” ve sağlıkta özelleştirme

Sağlıkta özelleştirmenin en korkunç yönlerinden biriyle yüzleştik geçtiğimiz günlerde. Yeni doğan bebeklerin, sadece ve sadece …

Öğretmen mülakatları emek gaspıdır

Milli Eğitim Bakanlığı 25 Ekim’de mülakat sonuçlarını açıkladı. Bir “müjde” olarak ise 20 bin sözleşmeli …

“ZAFER ne zaman gelecek bilmiyorum. Ama geleceğini biliyorum…”      

1800’lü yılların ilk yarısında, dünya, işçi direnişleri ve halk isyanlarıyla alev topu gibiydi. Bu ülkeler …