Newroz’da Öcalan mesajı

newroz2015

Son yıllarda Newroz kutlamaları, Öcalan’ın mesajına kilitlenmiş durumda. Bu yıl da öyle oldu. Daha Newroz öncesi, İmralı heyeti ile hükümet, Dolmabahçe’de Öcalan’ın “müzakere başlıkları” olarak sıraladığı 10 maddeyi kamuyona duyurdular. İlk olarak orada Öcalan’ın PKK’ye “silahları bırakma” kongresini toplama çağrısı yapacağı söylendi. Bununla birlikte, Öcalan’ın Newroz mesajı yine büyük bir merak konusu olarak beklendi.

Newroz öncesi, Kürt illerinden Diyarbakır’a “Öcalan’a Özgürlük” yürüyüşü yapıldı. Ve yaklaşık bir hafta boyunca başta Kürt illeri olmak üzere pek çok yerde newroz kutlamaları gerçekleştirildi. Elbette en büyük kutlama her zamanki gibi Diyarbakır’da oldu.

Yaklaşık 1 milyon kişinin katıldığı Diyarbakır Newrozu’nda, bu yıl da Öcalan’ın mesajı öne çıktı. Kürtçe ve Türkçe okunan mesajda, beklendiği gibi PKK’ye silahsızlanma çağrısı yapıldı. Fakat bunun için net bir tarih verilmedi. Hükümetten “izleme kurulu”, “hakikatleri araştırma komisyonu” gibi adımlar atılmasının beklendiği belirtildi. Daha önce Dolmabahçe’de ifade edilen şeylerin dışında yeni bir mesaj  verilmedi.

Diğer yandan, Öcalan’ın geçtiğimiz aylarda TSK’nın YPG ile işbirliği içinde Halep’ten Türkiye sınırına taşıdıkları Süleyman Şah Türbesi’ne atıfta bulunarak “Eşme ruhu”ndan sözetmesi, yeniden “misak-ı milli”ye gönderme yapması, dikkat çeken bir konu oldu. Genelkurmay, yazılı bir açıklama yaparak, YPG ile işbirliğini reddetti. Böylece Öcalan’ın “Eşme ruhu”  ile vermek istediği mesajı boşa düşürdü.

Ama asıl açıklama, Newroz öncesi Erdoğan’dan gelmişti. Erdoğan, Çanakkale Savaşı üzerine yapılan bir toplantıda “Kürt sorunu diye bir şey yok” diyerek, eski retoriği yineledi. Ayrıca Dolmabahçe’deki görüntüyü doğru bulmadığını, “izleme komitesi”ne katılmadığını söyleyerek, hükümeti de zor durumda bırakan açıklamalar yaptı.

Erdoğan’ın bu sözleri, seçim öncesi milliyetçi oyları çekmek için sarfettiği söylense de, Erdoğan’ın yeni bir rotaya girdiği anlaşılıyor. 17-25 Aralık operasyonlarının ardından Cemaatle yollarını tamamen ayıran Erdoğan, kendine yeni dayanak olarak TSK’yı almak istiyor. TSK’nın toplantılarına katılarak, Cemaat tarafından aldatıldığını söylemesi ve adeta özür dilemesi, bunun işaretlerindendi.

Zaten 17-25 Aralık sonrası, Ergenekon adıyla yapılan tüm tutuklamalar adım adım sona erdirildi. Ve geçtiğimiz günlerde Balyoz davası yeniden görülerek hepsi beraat ettirildi. Böylece ordu üzerindeki “darbe” suçlaması kaldırıldı ve “iade-i itibar” yapıldı.

Öncesinde de, hakkında yurtdışına çıkma yasağı bulunan Doğu Perinçek’in bu yasağı, Ermeni soykırımının olmadığını anlatması için kaldırılmıştı. ABD ile arası açılmaya başlayan Erdoğan, geçmişte tasfiye etmeye çalıştığı Avrasyacılarla arayı düzmeye çalışıyordu. TSK ile yakınlaşma ve artan milliyetçi sözlerin de bununla bağlantısı vardı.

Bu yeni arayışlar, Erdoğan’ı kurtaracak mı, bilinmez. Ama “çözüm süreci” denilen şeyin tam bir oyalama ve aldatma olduğu bir kez daha açığa çıktı. Erdoğan’ın bu karşı çıkışlarından sonra Bülent Arınç’ın, Newroz mesajının son anda değiştiğini iddia etmesi (Silahsızlanma konferansı için 15 Nisan tarihinin verilmekten vazgeçilmesi) her ne kadar HDP tarafından yalanlansa da, bu mesajlarla nasıl oynandığını gösteriyor.

Geçen yıl, Öcalan’ın mesajını okuyan Sırrı Süreyya Önder, bu yıl için mesajın doğrudan Öcalan tarafından okunacağını söylemişti. Bunun üzerine beklentiler de büyük oldu. En azından Öcalan’ın görüntülü bir şekilde sözlü mesajı beklendi ve son ana kadar bu yöndeki bekleyiş canlı tutuldu. Fakat hükümet, buna da yanaşmadı. Bir Newroz daha, şişirilen beklentiler ve hayal kırıklığı ile son buldu.

Fakat Rojava’daki direnişle moralleri artmış olan Kürt halkı, kendi gücünün daha fazla farkına varmış durumdadır. Öcalan’ın özgürlüğü dahil olmak üzere, elde edeceği hakları kendi gücüyle alacağının bilincindedir. “Çözüm süreci” PKK’nin de artık gündeminin gerisine düşmüştür. Yeni konjonktür, yeni ittifaklar ve yeni olanaklarla, yeni bir dönem başlamıştır.

Bunlara da bakabilirsiniz

“Yenidoğan çetesi” ve sağlıkta özelleştirme

Sağlıkta özelleştirmenin en korkunç yönlerinden biriyle yüzleştik geçtiğimiz günlerde. Yeni doğan bebeklerin, sadece ve sadece …

Öğretmen mülakatları emek gaspıdır

Milli Eğitim Bakanlığı 25 Ekim’de mülakat sonuçlarını açıkladı. Bir “müjde” olarak ise 20 bin sözleşmeli …

“ZAFER ne zaman gelecek bilmiyorum. Ama geleceğini biliyorum…”      

1800’lü yılların ilk yarısında, dünya, işçi direnişleri ve halk isyanlarıyla alev topu gibiydi. Bu ülkeler …