Soma katliamının duruşmasının göründüğü günlerde, AKP Hükümeti’nin madenlerle ilgili kararı, işçi cinayetlerinden patronlar kadar devletin de sorumlu olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Bakanlar Kurulu kararıyla, “madenlerde patlayıcı ortamlarda kullanılan teçhizat ve koruyucu sistemleri bulundurma” hükmü, 4 yıl ertelendi.
Normalde bu sistemler, Türkiye’nin AB mevzuatına göre, her maden ocağında bulunması gerekiyor. Ama bugüne dek bulunmadığı gibi, Bakanlar Kurulu kararıyla 4 yıl daha erteleniyor. Karar aynen şöyle: “Grizu gazı veya yanıcı gazlar veya tozlar nedeniyle muhtemel patlayıcı ortama sahip yeraltı kömür ocakları ile bu tip madenlerin yerüstü tesislerinde bulunan teçhizat ve koruyucu sistemlerle ilgili hükmün en geç 31 Aralık 2019 tarihine kadar ertelenmiştir.”
Oysa geçen yıl Soma ve ardından Ermenek maden katliamlarının ardından, sözde madencilerin durumunu iyileştiren yasalar hazırlamışlar ve eksikliklerin hemen gidereceklerini duyurmuşlardı. 7 Haziran seçimleri sonrası tek başına hükümet olma ehliyetini kaybeden “geçici hükümet” giderayak böyle bir karar alarak, patron yalakası, işçi düşmanı kimliğini, bir kez daha tescillemiş oldu.
Maden patronlarına da gün doğdu! Zaten hiçbir kural tanımayan patronlar, aynı şekilde çalışmayı sürdürerek karlarına kar katacaklar. Maden ocakları da iş cinayetleri atölyesine dönüşecek!
Ülkemizde 13 bin 500 civarında maden ocağı bulunduğu ve buralarda 200 binden fazla işçinin çalıştığı biliniyor. Soma katliamından sonra bu işyerlerinden önemli bir kısmı, yönetmeliğe uygun olmadığı ve patlayıcı önleme sistemi sertifikası bulundurmadıklarından dolayı kapatıldı. İşçi sağlığı ve güvenliği için tehlike saçan bu işyerleri, Bakanlar Kurulu’nun son kararnamesi ile yeniden açılacak.
Kararnameyi yayınlayan hükümet “sorumluluk işverenlerde” diyerek, kendisini kurtarmaya çalışıyor. Patlamaya yol açacak düzenlemenin altına imza attıktan sonra, patronlar kadar hükümet de bu ölümlerden sorumludur. Tıpkı Soma’da, Ermenek’te ve diğer iş cinayetlerinde olduğu gibi…