Bir yılı daha geride bıraktık. 2015 ne yazık ki, savaşla, katliamlarla, tutuklamalarla geçti.
Yılın son günlerinde savaş daha da tırmandı. Ve bu savaşın sadece Ortadoğu ile sınırlı değil, dünya çapında emperyalist bir paylaşım savaşı olduğu, daha net görülmeye başlandı.
Türkiye, başından beri bu savaşın içinde. Son olarak Rus uçağını düşürmesi, Irak’a asker göndermesi ile boğazına dek saplandı.
AKP, dışarıda olduğu gibi içeride de savaşı büyütüyor. AKP’nin politikalarını eleştiren herkes hedefte! Hain ilan ediliyor, tutuklanıyor, katlediliyor. Kürdistan’da kirli savaş en vahşi haliyle yeniden sahneye konuyor…
* * *
Elbette bu vahşi saldırılara karşı direniş de güçleniyor. Kürt halkı, aylardır faşist kuşatma altında olmasına rağmen boyun eğmiyor. Yaşlısı-genci, kadını-erkeği, ille de çocukları ile direniyor…
Üniversiteler, özel olarak ODTÜ, artan gerici-faşist saldırı altında. Ancak öğrenci gençlik de boyun eğmiyor, her yerde direnişi yükseltiyor…
Devlet-patron-sendika ağaları kıskacı altında soluksuz bırakılan işçi sınıfı, 2015 baharında çiçeğe durdu. Fiili greve çıkan metal işçileri, bir fırtına estirdi. Hem ekonomik, hem siyasi olarak çok daha zorlu savaş koşullarında, işçi sınıfı, “kahreden gücünü” ortaya koymak zorunda.
* * *
Sadece ülkemizde değil, tüm dünyada yeni yıla savaşın gölgesinde giriliyor. Emperyalist-kapitalizmin sömürü, zulüm, kan ve gözyaşından başka birşey vermediği çok açık. Bu karanlık tabloyu değiştirecek tek güç ise, işçi ve emekçilerin, ezilen halkların birleşik mücadelesidir. Yalnızca direnişler büyütür umutları… Ve yalnızca direnişler getirir daha iyi günleri…
Yeni yıla tükenmeyen umudumuzla, gelecek güzel günlere inancımızla giriyoruz.
Selam olsun umudu büyütenlere… Selam olsun içerde-dışarda, her tür kuşatma altında boyun eğmeyenlere…