İstanbul Gazi Mahallesi’nde oturan Pınar Gemsiz, 15 Mayıs günü polisin rastgele ateş açması sonucu, evinin balkonunda öldürüldü. Üçüncü kattaki evinin balkonunda oturan Gemsiz, polisin pervasız saldırganlığı sonucunda katledildi.
15 Mayıs akşamı, Gazi Mahallesi’nde bir yürüyüş gerçekleştirilmişti. Polis bu yürüyüşe, gaz bombaları ile saldırdı. Ardından polis silah kullanmaya başladı; üzerinde S84 yazılı zırhlı araçtan, etrafa rastgele ateş açıldı. Polis kurşunları, Perşembe Pazarı Sokağı’nda, bir apartmanın üçüncü katındaki balkonda oturan Gemsiz’in göğsünden vurulmasına neden oldu. Taksim İlkyardım Hastanesi’ne kaldırılan Gemsiz, kurtarılamadı.
Polis, Pınar Gemsiz’in ölümünün sorumluluğunu üzerinden atmak için hemen harekete geçti. Onun hastanede yaşam savaşı verdiği dakikalarda, kar maskeli özel harekat timleri, ateşi açan S84 yazılı zırhlı araçla sokağa gelerek, yerdeki boş kovanları topladı. Ardından, süreci takip eden Avukat Ferhat Boğatekin’e Adli Tıp Raporu’nun verilmesi engellendi. Dahası polis, Gemsiz’in ailesinin avukat getirmiş olmasından rahatsız olduğunu, aileye dönük uyarılarıyla gösterdi. Bütün bu panik, Gemsiz’i vuran kurşunun polis silahından çıkmış olduğunun kanıtlarıydı aslında.
Pınar Gemsiz’in cenazesi, 17 Mayıs günü düzenlenen kitlesel bir cenaze töreniyle Gazi Mezarlığı’nda toprağa verildi. Tören sırasında “Katil polis hesap verecek” sloganları atıldı.