İsviçre’de 1 Mayıs

1 Mayıs coşkusuyla selamlar.

İsviçre’de 1 Mayıs coşkuyla kutlandı. Zürich, Bern ve Basel illeri eylemlere evsahipliği yaptı. Basel’deki 1 Mayıs’ın hazırlıkları yaklaşık bir ay önceden başladı. İsviçreli devrimci-demokrat kurumlar biraraya gelerek, 1 Mayıs Platformu oluşturdu. İçinde PDD’nin de bulunduğu bu platform, 1 Mayıs hazırlıklarını yürüttü. Bin civarında afiş, çağrı ve pul yaygın biçimde yapıldı. Biz PDD olarak, aldığımız bölgenin her yanını afişlerimizle, pullarımızla donattık. Çağrı metinlerimizi dağıtırken coşkulu konuşmalar yaptık.

1 Mayıs sabahı, yürüyüşün başlama saati 10.30 olmasına karşın, biz platform olarak saat 9’da Messeplatz’daydık. Her yıl sendikalar ve sosyal-demokrat partiler önde, biz devrimci kurumlar arkada yürürdük. Bu 1 Mayıs’ta platform olarak en önde yürüme kararı almıştık. Bunu diğer kurumlara ilettik. Onların kabullenmeyeceği bir durumdu. “Biz de polis çağırırız” diye tehdit etmişler, bu tehditler yerel basına da yansımıştı. Bundan dolayı erkenden alanın ön kısmında flamalarımızla toplandık.

Saat 10 civarında sendikalar ve sosyal-demokratlar önden yürümemize razı olacaklarını ilettiler. Tabi bu bir lütuf değildi. Sendikalar ve Basel kantonunda yer alan sosyal-demokrat partiler burada yaşayan halkın, işçilerin bir çok hak kayıplarında pay sahibiydiler. Yaşanan hak gasplarında onların da onayı ve suç ortaklığı vardı. Dahası polisi yürüyüş güzergahına çağırmak gibi bir pervasızlık da göstermişlerdi. Bu durumda, bizim tavizsiz tutumumuz karşısında geri adım atmak zorunda kaldılar.

Miting yaklaşık 5 bin kişinin katılımıyla gerçekleşti. Yürüyüş güzergahında, polis merkezinin karşısında kitle durdurularak, yaklaşık on metre genişliğinde bir pankart, bir apartmanın üzerine, orta bir yere ustaca asıldı. Pankart çalışanların hak kayıplarını içeriyordu. Yine yürüyüş güzergahında bulunan UBS bankası merkezi önünde duruldu ve bankanın girişinin üzerine büyük bir poster asıldı. Posterde başı zehir saçan bir kobra yılanı biçiminde, takım elbiseli-kravatlı biri resmedilmişti. Poster asılınca tüm kitleden sloganlar, alkışlar, zılgıtlar patladı. Yaşanan hak gasplarının sembolü olan bu binaya böyle bir resim asılması çok büyük bir sahiplenme yaratmıştı.

Coşkulu yürüyüşün sonucunda miting alanına vardığımızda sesler kısılmış, ancak coşku büyümüştü. Enternasyonal marşı başta olmak üzere devrim marşları söylendi. Sloganlarla emperyalist savaş, barbarlık, sömürü, işsizlik, Avrupa’da yükselen ırkçılık, Türkiye’deki referandum teşhir edildi, diktatörlüğün, sömürünün ve zulmün bitmesi için mücadelenin yükseltilmesi talepleri haykırıldı. Konuşmalarda da bu vurgular vardı ve ortak mücadelenin yükseltilmesi gerektiği anlatıldı.

Miting, sloganlarla, flamalarla, marşlarla tam bir coşku seli olmuştu. Bu coşku her şeyi geride bıraktı. Biz de DSB ve PDD flamalarımızla bu selin içindeki yerimizi almıştık.

Yaşasın Proletarya Enternasyonalizmi!

Yaşasın 1 Mayıs!

Kurtulup Devrimde Sosyalizmde!

İsviçre PDD

Bunlara da bakabilirsiniz

Adana İHD’de Makbule Berktaş anısına toplantı yapıldı

İnsan Hakları Haftası dolayısıyla Adana İHD’de Makbule Ana (Berktaş) anısına bir toplantı yapıldı. 13 Aralık’ta …

Suriye cezaevleri, Türkiye cezaevleri

Yandaş basında Suriye haberlerinin önemli bir kısmını Suriye cezaevleri oluşturuyor. Büyük bir “dehşet ve panik” …

“Adana’nın Yoldaşcan’ı” METİN AYDIN (1956-1980)

11 Aralık 1980… Metin Aydın, belinde silahı, yanında bir yoldaşı, çalıntı bir araba ile Adana-Kozan …