KESK yürüyüşüne polis saldırısı

Yeni toplu sözleşme görüşmeleri öncesinde, Ankara’ya yürüyüş gerçekleştiren KESK üyelerine polis saldırdı.

KESK, 5 milyon kamu emekçisini ve emeklisini ilgilendiren, 2020-2021 yıllarını kapsayan TİS görüşmeleri öncesinde, kendi taleplerini duyurmak amacıyla dört ayrı koldan Ankara’ya yürüyüş başlattı. Van, Edirne, Muğla ve Artvin’den yola çıkarak başlayan yürüyüşün son durağı Ankara’da Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı’nın önü olarak belirlenmişti.

Çankaya’da buluşan KESK’liler, bakanlık önüne yürümek istediklerinde polis engel oldu. Kitlenin yürüyüşüne izin vermeyen polis, KESK’lilerin 50 kişi ile protokol yürüyüşü yapmasını dayattı. KESK bu dayatmayı kabul etmedi. Kişi sınırlaması olmadan, grupta bulunan bütün KESK’lilerin yürümesi gerektiğini söyledi. Polisin engellemesi devam edince, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz”, “İnadına sendika, inadına KESK” sloganlarıyla yürüyüş başlattılar. Aralarından HDP ve CHP milletvekillerinin de bulunduğu kitle, polisin saldırısı ile karşılandı. Doğrudan yüzlere sıkılan biber gazıyla yapılan saldırı sonucu, çok sayıda KESK’li yaralandı. Bu sırada 6 kişi de gözaltına alındı.

Saldırı sonrasında KESK’liler oturma eylemine başladı. Bir süre sonra gözaltındakiler bırakıldı.

Bu sırada Bakanlık salonunda görüşmelere katılan KESK temsilcisi saldırıya tepki gösterince, Memur Sen’in gerçek kimliği bir kere daha gözler önüne serildi. Memur Sen temsilcisi, saldırıya uğrayan kamu emekçilerinden sözeden KESK’liye, doğrudan devlet ağzıyla “Çıkın dışarı” diye müdahale etti.

 

Memur Sen devletin temsilcisi

Görüşmelerde yetkili konfederasyon olan Memur Sen, 2020 yılı için 1 Ocak’tan geçerli olmak üzere yüzde 3 refah payı ve taban aylığına 200 TL seyyanen zam istiyor. Ayrıca yüzde 8+7 zam isteyen Memur Sen, sözleşmeli personel uygulamasına son verilmesi, gelir vergisinde yıl boyu yüzde 15 sabit oran uygulanması, kreş hizmeti sunulması ya da 754 TL kreş yardımı yapılması gibi talepler ileri sürdü. Memur Sen’in en önemli talebi ise, görüşme masasına diğer konfederasyonların oturtulmaması, görüşmeleri kendilerinin tek başına yürütmesi.

KESK ise ücretlerde yüzde 30 zam talep ediyor. Bu, eşi çalışmayan, iki çocuklu en düşük kamu emekçisi maaşının, 2020 yılı için eş, çocuk, kira, yemek, yakacak yardımları ile birlikte, AGİ hariç 6 bin 838 liraya çıkartılması anlamına geliyor. KESK ayrıca, 2021 yılı için enflasyon artı 3 puan refah payı talep ediyor. Ayrıca, vergi oranının düşürülerek sabitlenmesi, ücretsiz kreş ve servis hakkı, partizanca uygulamalara son verilerek liyakatın esas alınması, mülakat ve güvenlik araştırılmasının kaldırılması, kadın emekçilere dönük ayrımcı uygulamalara son verilmesi gibi talepleri de var.

Kamu TİS’leri, sadece kamu emekçilerini değil, çok daha geniş bir kesimi ilgilendiriyor. Burada belirlenecek ücret artışı, özel sektörde çalışan işçiler de dahil olmak üzere, bir bütün olarak işçi ve emekçilerin TİS’lerinde referans olacaktır. Mesela yıl sonuna doğru başlayacak olan metal TİS’leri, kamu TİS’lerinin nasıl sonuçlandığından etkilenecektir. Bu nedenle, devlet ücret artışını en düşük seviyede tutmaya çalışıyor.

Devletin mali kaynakları AKP’nin kadroları tarafından dizginsizce yağmalanıyor. Mesela Hazine’de bulunan ve asla dokunulmaması gereken “ihtiyat akçesi”nin bir bölümü, AKP tarafından ele geçirildi ve karayollarında çalışan yandaş müteahhitlere dağıtıldı bile. Ya da belediyelerde ortaya çıkan yolsuzluklar, belediye başkanının evine 3-4 maaş girdiğini, başkanın ailesinin belediye gelirlerine çöreklendiğini gösteriyor. Sadece Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde, ilk 100 günde 136 milyon TL bütçe fazlası ortaya çıktı. Demek ki, bu para bugüne kadar yandaşlara dağıtılıyormuş.

Devletin kaynakları pervasızca ve dizginsizce yağmalanıyor. Her kademede müthiş bir lüks ve sefahat görünüyor. Yolsuzluklar diz boyu. Sıra işçi ve emekçilerin maaşlarını ödemeye gelince, sefalet ücreti dayatılıyor. KESK’in eylemi, buna müdahale etme, emekçilerin taleplerini sokağa taşıma amacını taşıyordu. Bu taleplerin karşılanması için, mücadelenin daha da yükseltilmesi gerekiyor.

Bunlara da bakabilirsiniz

2024 Taksim 1 Mayıs Platformu’ndan Taksim’e çağrı eylemi

2024 Taksim 1 Mayıs Platformu, 29 işçinin yanarak katledildiği İstanbul Gayrettepe’deki kulüp önünde eylem yaparak …

2024 1 Mayıs Taksim Platformu’ndan bildiri dağıtımı

1 Mayıs yaklaşırken, 2024 1 Mayıs Taksim Platformu, 8 Nisan günü Söğütlüçeşme metrobüs ve marmaray …

dunya-el

Sömürüye, baskıya, savaş politikalarına karşı; 1 Mayıs’ta Taksim’deyiz!

2024 1 Mayısı yaklaşırken, bugün tüm dünyada emperyalist kapitalizm, işçi ve emekçilere, ezilenlere, halklara savaş …