3 yıl önce, zor koşullar içinde birçok belge ve dokümandan yoksun olarak hazırlanıp, ülkede çeşitli festivallerde de gösterime sunulan, “Ağacın Köklerinden Biri” Kutup Yıldızımız Mehmet Fatih Öktülmüş’ün hayatını, düzene karşı örgütü mücadele ruhuyla birleşen ihtilalci komünistin kişiliğini, özden koparmadan belgeselleştirerek yarınlara taşıyan, yapıcıların kolektif emek ürünü bir yapım.
Belgeselin gösteriminin Avrupa’da yapılması için attığımız adımlar çerçevesinde ilk olarak İsviçre’nin Basel şehrinde, dost bir siyasi kurumun derneğinde gösterimi gerçekleştirdik.
41. Kuruluş yıldönümü nedeniyle ve yine kuruluş ayı olan Şubat ayı ve sonrasında Fransa ve diğer ülkelerde de belli tarihlerde gösterim kararı almıştık. Bu anlamda 15 Şubat 2020 tarihinde Fransa’nın Paris şehrinde gösterimi gerçekleştirdik.
Paris Komünü gibi, dünya proletaryasının mücadelesine ışık olan ve tarihinde bir çok barikat savaşları ve direnişlere sahiplik yapan Paris, bu sefer yoldaşımızın belgesel gösterimine tanıklık yaparak yoldaşlara ve dostlarımızla buluşacaktı. Belgesel içeriğiyle, gösterildiği yerlerde övgüye tabi tutulmuştu. Bu buradaki çalışmalarımıza da ayrı bir moral motivasyon yükledi. Çalışmayı yürütecek yeterli kadro ve güçlerden yoksun olmamıza karşın, çalışmanın kolektif olması için yoğun çaba içine girdik. Yer temini için kurumlar ve dostlarımızla temasa geçtik. Gösterim tarihinin hem ülkeden gelecek misafirlerin koşullarına uygun olması hem de burada başka kurumların etkinlikleriyle çakışmamasına uygun olması gerekiyordu.
Tarih ve yer konusu netleşince, hazırladığımız afişleri Türkiyeli ve Kürdistanlıların yoğun olarak yaşadıkları semt ve işyerlerine asılmasıyla hızlanan çalışmalarımız, sosyal medya araçlarının kullanımıyla çok daha geniş alanlara ulaştı. Çalışmamızı bazı dost kurumlar kendi sayfalarında paylaşarak katkılarını sundular. Belgesel gösterimi öncesi gösterilmek için şehitlerimiz, PDD ve Devrimci Sendikal Birlik çalışmalarımızdan derlediğimiz kısa bir slaytı, dost bir kurumun taraftarlarıyla hazırlayarak, devrimci dayanışmanın en güzel örneklerini yaşadık. Bir diğer dostumuz, gösterim gününün ilk saatlerinden itibaren misafirlerimize sunulmak için yemek hazırlama işinde sorumluluk aldı. Bir başka dostumuz da güleç yüzüyle çay ve kahve servisini üstlendi. Başlangıçtan itibaren, Türkiye’den gelen misafirlerimizle buradaki arkadaşlarımız hoş bir sohbet ortamını paylaştılar. Eski ve yeni kuşaktan dostlarımızın yanısıra, kadınların, özellikle genç kadınların olması bizim açımızdan ayrı bir mutluluktu.
Salonu, şehitlerimizin resimleriyle diğer devrimci yapıların şehit resimlerinin içiçe olmasına özen göstererek derleyip düzenlemiştik. Gösterimin başlamasıyla birlikte duygulu dakikalar yaşandı; kimi dostlar gözyaşlarına hakim olamadılar. Hemen hemen dolan salon, sınıfsız-sömürüsüz bir dünya için yürütülen bu kavgada, ülkemiz ve dünyamızda şehit olan tüm devrim şehitlerimizi anmak için yumruklar havada saygı duruşuna davet edildi. Saygı duruşu sırasında bir yoldaş gür sesiyle okuduğu “Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek” şiiriyle, tarihimize ve Mezopatamya tarihine ışık ve ses olan, şimdi bedenen aramızda olmayan şairimiz Adnan Yücel de hemen yanıbaşımızdaydı. Saygı duruşunun ardından, Nevin Berktaş açılış konuşmasını yaptı ve belgeselin gösterimi başladı.
Belgesel başından sonuna kadar pürdikkat izlendi. Ardından senarist, belgeselin hazırlanış sürecini anlatan bir konuşma yaptı. Ardından izleyici kurumlar ve dostlar, belgesele ve döneme ilişkin duygu ve düşüncelerini ifade eden konuşmalar yaptılar. ADHK adına konuşan dostumuz, süreç ve görevleri ifade eden konuşmasını, Fatih yoldaşla hayatının nerede-nasıl kesiştiğini anlattı. Bir başka katılımcı dostumuz, Adana’da Remzi Basalak yoldaşla tanışmasını ve sonrasında basında Remzi’nin teşhir masasını tekmeleyen görüntülerini ve infaz haberini duyunca yaşadığı acıyı, evlerine gelen kişinin kim olduğunu annesine anlattığı zaman annesinin “Üzülme oğlum, bir Remzi gider, bin Remzi gelir” diyerek kendisini teselli eden konuşmasını anlattı. Söylediği her bir kelime, bizdeki duygu yoğunluğunu en üst seviyelere çıkarmıştı.
Etkinliğin ardından, gece geç saatlere kadar çeşitli konularda sohbetler sürdü.
“Ağacın köklerinden biri- Kutup Yıldızı” belgeselimizin Paris gösteriminde emeği geçen, başta Paris Dersim Kültür Merkezi olmak üzere, tüm devrimci kurum ve dostlarımıza katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz.
Devrim şehitleri ölümsüzdür!
Yaşasın devrimci mücadele ve dayanışma!
PDD Paris çalışanları