Ücretlerini alamadıkları için direnişini sürdüren Kayı işçilerini, direnişin 11. gününde ziyaret ettik. İşçilerin direnişi, 20’li günleri geride bıraktı.
Kayı İnşaat, Erdoğan döneminde palazlanan ve yurtiçinde-yurtdışında faaliyet yürüten bir şirket. Hakları gaspedilen, aylardır ücretleri ödenmeyen işçiler, İnşaat-Sen’de örgütlenerek direnişe geçtiler. Ardından işçiler Cezayir, Kars, Adana, Mersin, Elazığ, Bingöl, Mardin gibi değişik illerden toplanarak, İstanbul Levent’te bulunan şirket merkezi önünde direnişlerini sürdürüyorlar.
Direniş yerinde buluştuğumuz işçilerle direniş üzerine konuştuk. Direnişçi işçilerden Abdülsamet; 2019 yılından beri Cezayir’de çalıştığını ama hiç para alamadıklarını, 68 gün Cezayir’de grev yaptıklarını, yapılan grev üzerine ücretlerinin taksitle ödenecek şekilde bir anlaşmaya vardıklarını, fakat bu anlaşmaya rağmen hiç para verilmediğini belirti. Ayrıca Cezayir’deki işçilerin sigorta primlerinin de hiç yatırılmadığını söyledi. İşçilerin aylardır para alamadıklarını belirten sendika yöneticisi Can, bazı işçilerin iki yıl, bazı işçilerin bir yıl, bazı işçilerin 10 ay gibi alacakları bulunduğunu belirtti. Kayı İnşaat’ta toplam 300 işçi çalışıyor. Bu da azımsanmayacak bir para.
İşçiler haklarını alana kadar direnişlerini sürdürmekte kararlılar. Kazanmak için çeşitli eylem biçimleri örgütlüyorlar. İşçilerle görüştüğümüz gün, işçiler Çalışma Bakanlığı’nın Tophane’de bulunan Bölge Müdürlüğü önünde yaptıkları basın açıklamasından geliyorlardı. Bir önceki gün de Sultanahmet’te basın açıklaması yapmışlardı.
Direnişin 15. gününde Şişli’de bulunan Cezayir Konsolosluğu önünde biraraya gelerek taleplerini haykırdılar. “Cezayir Hükümeti ve Kayı İnşaat el ele verdiniz işçinin hakkını gasp ettiniz” pankartının açıldığı açıklamada sık sık “İşçiler burada Coşkun Yılmaz nerede” ve “Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı.