HDP’ye yönelik provokasyonlar durdurulsun!

Dergimiz yayına hazırlandığı sırada, HDP’ye dönük yeni bir operasyon dalgası yükselmişti. 3 Haziran günü, İstanbul, Edirne ve Bingöl’ün de içinde olduğu 11 ilde HDP’lilere gözaltlar başlatıldı. HDP binaları basıldı, HDP’nin Parti Meclisi üyeleri, il başkanları, yöneticileri içinde olmak üzere onlarca kişinin gözaltına alındığı duyuruldu. Keza göçmenler konusunda çalışmalar yapan “Göçmenleri İzleme Derneği” de aynı operasyon kapsamında basıldı, çalışanları gözaltına alındı.

Son bir ay içinde, HDP’ye dönük saldıralarda bir artış sözkonusudur.

1 Mayıs günü, HDP İstanbul İl binasına, içeride kimse yokken silahlı bir kişinin polis gözetiminde içeri girdiği ortaya çıktı. Bu kişinin 6-7 dakika içeride kaldığı, sonra çıkıp polislerle konuşarak uzaklaştığı belirlendi. Bu durum üzerine HDP yöneticileri basın toplantısı düzenledi ve bu şahsın kim olduğunu, polisle ilişkisinin ne olduğunu sordular. Ayrıca il binası önünde protesto yaptılar.

5 Mayıs günü Ankara’daki HDP Genel Merkezi önüne siyah çelenk bırakmak isteyen bir grup, HDP’lilere dönük tehditkar ortam oluşturdular. Kendilerinin, Diyarbakır’da nöbet tutmakta olan aileleri temsil ettiklerini iddia eden bu grup, basit bir “aile” olmadıklarını, tutumlarıyla da gösterdiler. Polis destekli bu provokasyon, HDP milletvekili Ayşe Acar Başaran ve partililer tarafından engellendi. Bunun üzerine grup içinden, kim olduğu belirsiz biri, “seni çivilerim” diyerek Başaran’ı tehdit etti. Bu kişilerin geçmişte Süleyman Soylu ile çekilmiş fotoğrafları ortaya çıktı. Tıpkı daha önce, çetelerle ilgisi olan bir çok kişinin Süleyman Soylu ile fotoğraflarının ortaya çıkması gibi. Bu provokasyonu protesto etmek için Ankara, İzmir, İstanbul başta olmak üzere pek çok yerde eylemler yapıldı.

10 Mayıs günü provokatörler bu defa da Bursa’da ortaya çıktılar. Bursa’nın Gürsu ilçe binasına JİTEM imzalı bir not bırakıldı. HDP’lilerin yaptığı şikayet ise, “yapan çocuktur, büyütmeye gerek yok” diyerek geçiştirildi.

Üstüste yapılan bu provokasyonların ardından başlatılan operasyon, devletin sistemli biçimde HDP’yi hedef aldığını gösteriyor. Bir taraftan yaklaşan seçimler, diğer taraftan TSK’nın Zap ve Avaşin’e dönük işgal girişimi ve Rojava’ya saldırı hazırlıkları, içeride de Kürt hareketini sıkıştırmaya çalıştığını gösteriyor.

Saldırıları protesto ediyoruz. Bu saldırılarla Kürt halkının mücadelesini durduramayacaklar; taleplerini engelleyemeyecekler.

Bunlara da bakabilirsiniz

“Yenidoğan çetesi” ve sağlıkta özelleştirme

Sağlıkta özelleştirmenin en korkunç yönlerinden biriyle yüzleştik geçtiğimiz günlerde. Yeni doğan bebeklerin, sadece ve sadece …

Öğretmen mülakatları emek gaspıdır

Milli Eğitim Bakanlığı 25 Ekim’de mülakat sonuçlarını açıkladı. Bir “müjde” olarak ise 20 bin sözleşmeli …

“ZAFER ne zaman gelecek bilmiyorum. Ama geleceğini biliyorum…”      

1800’lü yılların ilk yarısında, dünya, işçi direnişleri ve halk isyanlarıyla alev topu gibiydi. Bu ülkeler …