Bu yıl 20.si düzenlenecek olan Munzur Kültür ve Doğa Festivali, daha başlamadan önce devletin yasakları ile karşı karşıya kaldı. Valilik Grup Yorum ve Grup İsyan Ateşi’nin konserini; yoksulluğa-yozlaşmaya-asimilasyona-doğa katliamlarına karşı yürüyüş ve basın açıklamasını doğrudan yasakladı. Ayrıca çeşitli bahanelerle festivali yapılamaz hale getirdi. Mesela festival süresince gerçekleşecek diğer konserler için “stadyumun tadilatta olduğu” bahanesi ileri sürüldü; her yıl festival için şehir dışından gelenlere tahsis edilen öğrenci yurtlarını bu yıl kullanıma açmadı.
Bu bahaneler festivalin resmen yasaklanmadan engellenmesi anlamına geliyordu. Üstelik festival için şehir dışından gelen yüzlerce otobüs ve binlerce insan, “Dersim kapılarında” kilometrelerce kuyruklar oluştururken, Grup Yorum ve Grup İsyan Ateşi kente bile alınmazken, devlet alay eder gibi yasaklarını açıklıyordu.
Bu durumda Festival Tertip Komitesi, 21 Temmuz günü Dersim’de Seyit Rıza Meydanı’na bir yürüyüş gerçekleştirerek yasağı protesto etti. CHP’li belediyelerin ilçelerdeki festivalleri yapacaklarını duyurması ise büyük tepki aldı.
Son birkaç ayda yaklaşık 15 konser ve festival yasaklandı, engellendi. Ancak yasaklara karşı tepkiler, genel protesto açıklamalarının ötesine geçemedi. Oysa böyle durumlarda, militan bir karşı koyuş sergilenemiyorsa bile, fiili tutumlar geliştirmek; konulan engelleri aşacak yöntemler bulmak önemlidir. Aksi durumda, “yasaklanamaz” sözü havada kalacaktır.