ETF Tekstil işçileri direndi, kazandı

Tazminatları ve ikramiyeleri için 79 gündür direnen ETF Tekstil işçileri, şirketin tüm malvarlıklarına haciz konması kararı çıkınca direnişi sonlandırdı.

ETF patronu Sanem Dikmen, 30 Temmuz 2022 günü fabrikanın kapanacağını duyurdu. Yaklaşık 330 işçinin çalıştığı, Tuzla’da kurulu olan fabrikada, işçilerin Temmuz ayı ücretleri, kıdem ve ihbar tazminatları ödenmeden bu karar duyurulmuştu. İçlerinde 20 yıldır, 17 yıldır aynı fabrikada çalışmakta olanların da bulunduğu işçiler, bu haksızlık karşısında direnişe geçtiler.

Deriteks üyesi işçiler, fabrika önündeki direnişin yanısıra, ETF’ye iş veren uluslararası markaların, AVM içindeki mağazaları önünde de eylemler yaptılar. Mavi, Skechers ve Colombia gibi markaların üretimini yapan işçiler, bir çok defa bu markaların farklı mağazaları önüne gittiler, pankart açıp slogan atarak, bu markaları da ETF patronuna tepki göstermeye çağırdılar. İşçilerin üretmiş olduğu malları satmakta olan bu firmaların ürünlerinin boykot edilmesini istediler.

Çırağan Sarayı’nda düzenlenen 15. İstanbul Hazır Giyim Konferansı’nı protesto etmek için Çırağan önünde eylem yaptılar. Eylemin ardından gözaltına alındılar.

ETF patronu Sanem Dikmen’in başkanı olduğu Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği’nin Şirinevler’de bulunan merkezi önüne giden işçiler, burada basın açıklaması yaparak ETF patronunu ve TGSD’yi teşhir ettiler.

Bu süreçte bir taraftan da patronun fabrikadaki malı ve makineleri çıkarmasını engellemek için uğraştı işçiler. Direnişçiler kapının önünde beklerken, patron bir çok defa polisin koruması altında kamyonları fabrikadan çıkarmaya çalıştı. Her seferinde engel olmak isteyen işçiler ise, polisin engeline, saldırısına maruz kaldı, gözaltına alındı.

 

“İhtiyati haciz” reddi:

Mahkemeler patronların yanında

İşçilerin fabrika önündeki fiili direnişi sürdürürken, hukuksal cephede de, şirketin malvarlığına ihtiyati haciz konulması için uğraşıyorlardı. Hukuk, bu tür durumlarda patronları koruyor. Genel olarak ihtiyati haciz talepleri mahkemelerde reddediliyor. Çünkü yasalara göre ihtiyati haciz kararının konulması için “alacağın miktarının net olması” gerekiyor. İki kişi (ya da iki şirket) arasındaki basit alacak davalarında bu hesaplar da net oluyor.

Ancak işçiler sözkonusu olduğunda, kıdem, ihbar, ücret alacakları, bunların gecikme faizleri vb. işçi alacaklarının hesaplanması, bilerek karmaşıklaştırılmış, sistemli biçimde “anlaşılmaz hale getirilmiş” bir süreç işliyor. Bu nedenle işçi sendikalarının ve avukatlarının yaptıkları hesaplar, mahkeme tarafından rahatlıkla “sizin hesaplamanızı dikkate almıyoruz” denilerek reddedilebiliyor. Mahkemenin hesap yapması için de bilirkişi atanması gibi uzun süreçler gerekiyor, bu arada patronlar mal devri, tapu devri, fabrikanın içini boşaltma gibi işlemleri yapacak zaman kazanmış oluyorlar.

Bu koşullarda, işçi davalarında “ihtiyati haciz” kararının çıkartılması mümkün olmuyor. Ancak ETF işçileri, direnişleri ile bu kararın çıkmasını sağladılar. Kararın çıktığı noktada, işçilerin alacaklarını elde etmeleri konusunda çok önemli bir adım atılmış oldu.

Bu sonuç üzerine 11 Ekim günü işçiler, fabrika önündeki direnişi bitirdiklerini duyurdular.

 

İşçi-Emekçi Birliği, ETF işçilerini ziyaret etti

İşçi Emekçi Birliği 48 gündür fabrika önünde direnişte olan ETF işçisiyle buluştu. 7 Eylül günü yapılan ziyarette direnişin durumu üzerine konuşuldu. Direniş yerinde İşçi Emekçi Birliği adına yapılan konuşmada: ETF işçisinin haklarının gasp edilmesinin tamamen organize planlı bir şekilde yapıldığı, İşçi Emekçi Birliği olarak ETF işçisiyle dayanışmaya devam edileceği söylendi. ETF işçileri de kendi yaşadıkları hak gasplarını ve direnişlerini anlattılar. Haklarını alana kadar direnişlerini sürdüreceklerini belirttiler. Konuşmalardan sonra direniş çadırında sohbetler yapıldı, halaylar çekildi.

Bunlara da bakabilirsiniz

Öğretmen mülakatları emek gaspıdır

Milli Eğitim Bakanlığı 25 Ekim’de mülakat sonuçlarını açıkladı. Bir “müjde” olarak ise 20 bin sözleşmeli …

“ZAFER ne zaman gelecek bilmiyorum. Ama geleceğini biliyorum…”      

1800’lü yılların ilk yarısında, dünya, işçi direnişleri ve halk isyanlarıyla alev topu gibiydi. Bu ülkeler …

Ser verip sır vermeyen yiğit: İSMAİL GÖKHAN EDGE

İsmail Gökhan Edge, Diyarbakır işkencehanelerinde sır vermedi, ser verdi. O, 1953 yılında Eskişehir’de doğdu. İzmir …