Yeni kavga yılına MERHABA!

pdd-arka-logo-1

Bir yılı daha geride bırakıyoruz ve yeni kavga yılına “merhaba” diyoruz.

2023, savaşlar, katliamlar, krizler yılı oldu; hem dünyada, hem ülkemizde…

Yıllardır Ortadoğu’da süren savaş, Ukrayna-Rusya savaşı ile Avrupa’ya sıçramıştı. İkinci emperyalist savaştan sonra ilk kez Avrupa toprakları savaş alanına döndü. Yılın son ayları ise İsrail’in Filistin halkına dönük saldırılarına sahne oldu bir kez daha… Gazze ve Batı Şeria’ya sıkıştırılan Filistin halkı son yılların en büyük vahşetini, katliamını yaşadı, yaşıyor…

Bu sistemin insanlığa açlık, işsizlik, hastalık, savaş ve ölüm dışında bir şey sunmadığı ve sunamayacağı her geçen yıl daha net ortaya çıkıyor.

Özellikle ülkemizde Cumhuriyet tarihinin en katmerli hayat pahalılığı yaşanıyor. Halkımızı “asgari” yaşama mahkum ediyorlar. Yaşamı, sadece nefes alıp vermeye, yarı aç-yarı tok geçinmeye indirgediler. Şiddeti her yana yayarak toplumsal çürümeyi körüklediler.

Bütün bunlara rağmen işçi ve emekçilerin, ezilen halkların direnişi bitmedi, bitmeyecek…

İşçiler ağır sömürü koşullarına karşı örgütlenmeye ve direnmeye devam ediyorlar. Patronların ve devletin saldırısı çok daha şiddetli olmasına rağmen, büyük bir kararlılıkla direnişlerini sürdürüyorlar. İşgal ve ilhak altındaki ezilen halklar, boyun eğmeyeceklerini bir kez daha gösterdi. Savaşla birlikte büyüyen göçmen ordusunun isyanı, başta Avrupa olmak üzere tüm dünyayı sardı.

Kısaca 2023, direnişler, isyanlar, eylemler yılı oldu aynı zamanda.

Yıla damgasını vuran 6 Şubat depremi ise, devletin tüm kurumlarıyla birlikte nasıl çöktüğünü ortaya koydu. Buna karşın halkın yardımına ilk koşanların devrimci-demokrat kurumlar olduğunu, halkımızın paylaşım ve dayanışma duygularının tüm engellere rağmen sürdüğünü gösterdi. Deprem dahil doğa olaylarının bir katliama dönüşmesine karşı tepkiler çığ gibi büyüdü. Kesilen ormanları korumak için halkımız ağaçlara sarıldı, günlerce nöbet tuttu…

2024’de bu direnişlerin, isyanların gücüyle giriyoruz. Emperyalist-kapitalist sistemin bütün vahşetine, kuşatmasına rağmen “büyük insanlığın” mücadelesi ve umudu sürüyor.

Ozan’ın dediği gibi; “Büyük insanlığın toprağında gölge yok / sokağında fener/ penceresinde cam / ama umudu var büyük insanlığın / umutsuz yaşanmıyor.”

Bu sistem halkın sadece ekmeğini suyunu değil, umudunu, hayallerini de çalmak istiyor. Buna izin vermeyelim!

Devrimler, umut üzerinden yükselir. İleriye atılan her adım, umudunu yitirmeyenlerin mücadelesiyle gerçekleşmiştir. İnsanlık tarihi bunun örnekleriyle doludur.

2024, umudun yeniden canlandığı, toplumsal mücadelenin yükseldiği, devrimlerin patlak verdiği bir yıl olsun!

Bu duygularla tüm işçi ve emekçilerimizin, ezilen halkların yeni kavga yılını kutluyoruz! İçeride-dışarıda tüm yoldaşlarımızın, dostlarımızın mücadeleyle geçecek yeni yılı kutlu olsun!…

En güzel günler, uğrunda savaşanların, hak edenlerin olsun!…

Bunlara da bakabilirsiniz

“Yenidoğan çetesi” ve sağlıkta özelleştirme

Sağlıkta özelleştirmenin en korkunç yönlerinden biriyle yüzleştik geçtiğimiz günlerde. Yeni doğan bebeklerin, sadece ve sadece …

Öğretmen mülakatları emek gaspıdır

Milli Eğitim Bakanlığı 25 Ekim’de mülakat sonuçlarını açıkladı. Bir “müjde” olarak ise 20 bin sözleşmeli …

“ZAFER ne zaman gelecek bilmiyorum. Ama geleceğini biliyorum…”      

1800’lü yılların ilk yarısında, dünya, işçi direnişleri ve halk isyanlarıyla alev topu gibiydi. Bu ülkeler …