“Lenin ışıktır, Stalin toprak. Ağır Rus toprağı… Tohumu, bir buğday tanesini aldı. Şimdi ne olursa olsun, ne kadar yağmur ve kar yağmazsa yağmasın, o bu tohumu saklar, başak haline sokuncaya kadar onu bırakmaz.” Böyle diyor bir Yunan yazarı, Stalin’i anlatırken…
Stalin’in ölümünün üzerinden tam 69 yıl geçti. Ama burjuvazinin Stalin’e kini ve saldırıları bitmedi. Sadece burjuvazi değil, her tür karşı-devrimci akım, ML’ye saldırıya, Stalin’le başladı. Stalin şahsında devrime ve sosyalizme düşmanlıklarını kustular. Çünkü Stalin, sosyalist inşanın önderi, faşizme karşı mücadelenin komutanıydı. Dünyanın üçte birini sosyalist kampa dahil eden, faşizmi ve burjuvaziyi yenilgiye uğratandı.
Tüm saldırı ve karalamaya rağmen, ezilen halkların, işçi ve emekçilerin Stalin’e besledikleri hayranlık ve sevgi bitmemiştir. Bunu SSCB dağıldıktan sonra, emperyalistlerin hegemonyasına giren devletlerin halklarında bile görmek mümkündür. Dahası, ABD destekli cihatçıların iç savaş çıkarıp yerle bir ettikleri Suriye’de, işgale karşı savaşan halkın elinde de Stalin’in fotoğrafları vardır.
Stalin’in ölümünün ardından Stalin’e saldırı ile birlikte devlet kapitalizmine dönüş, iç içe gerçekleşti. Stalin düşmanlığı öylesine körüklendi ki, Stalin’i savunmak büyük bir suç sayıldı, ölümle, sürgünle cezalandırıldı. Buna rağmen Stalin’i savunanlar hep oldu. Onu unutturmayı başaramadılar.
Stalin, Marks, Engels ve Lenin’in yanında ML’nin ustaları olarak tarihe kazınmıştır ve hiçbir kuvvet onu silemez. Ölümünün üzerinden 69 yıl geçmesine rağmen, bugün emperyalist işgale direnen her şehire “Stalingrad” deniyorsa, direnen her lider Stalin’e benzetiliyorsa, onun halkların mücadelesinde yaşadığını gösterir. Stalin, devrim ve sosyalizmin yükselişe geçmesiyle birlikte çok daha fazla anlaşılacak ve giderek artan oranda sahiplenilecektir.
İkinci emperyalist savaş döneminde SB’nin Dışişleri Bakanı olan Molotov’un, ölmeden önce yaptığı söyleşide söylediği gibi; “Stalin’in Rusya tarihinde yerini alacağı zamanlar gelecektir. Moskova’da bir Stalin müzesi olacak. Mutlaka! İnsanlar dayatacak. Stalin’in oynadığı rol çok büyük. Eminim ki adı yeniden yükselecek ve tarihte görkemli bir yere sahip olacak.”
Çünkü “Stalin topraktır.” O toprağa gömülü tohumlar, birgün mutlaka boy verecek ve o toprağa kanını-canını verenleri yaşatacaktır.