İstanbul Gayrettepe’deki Masquerade Club’ta 2 Nisan’da çıkan yangında 29 işçi katledildi. Daha İliç’te yaşanan madenci katliamının izleri ve acısı tazeyken, 29 işçi kapitalizmin kar hırsına kurban edildi. Mekandaki tadilat çalışması sırasında yaşanan patlamadan sonra ortaya dökülenler ise iş sağlığı ve güvenliğinin nasıl hiçe sayıldığını bir kez daha gözler önüne serdi. 1987’de ruhsat alınmasına rağmen uzun yıllar hiçbir denetim yapılmadan ve aralıklarla isim değiştirilerek bu denetimlerin sürekli ertelendiği, son ruhsat değişikliğinin ise 2018’de yapıldığı anlaşıldı. Ne bakanlığın, ne belediyenin denetimlerini düzgün bir şekilde yapmadığı ortaya çıktı. Mahallede oturanların şikayetlerine rağmen faaliyetlerini devam ettiren kulübü korumak için ise mafyanın etrafta konuşlandığı öğrenildi.
Çıkan yangında işçilerin bir kısmının yanarak, bir kısmının da dumandan boğularak öldüğü ortaya çıktı. Bu katliamı protesto etmek için sendikalar ve meslek örgütleri eylemler yaptı. 3 Nisan’da öğlen saatlerinde DİSK açıklama yaparak sorumluların cezalandırılmasını istedi.
Akşam 18.30’da da ilerici sendikalar ve devrimci kurumlar bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada yaşanan ihlaller sıralandı. İşçilerin kapitalizmin kar hırsı uğruna katledildiği vurgulandı. Bundan önceki katliamlarda sorumluların yargılanmadığı ve ceza almadığına değinildi. Katliamdan sorumluluğu bulunan patron, Bakanlık, belediye ve devlet kurumu yetkilerinin cezalandırılması istendi.
“Kaza kader değil bu bir katliam”, “Çalışırken ölmek istemiyoruz”, “Yaşasın sınıf dayanışması” sloganlarının atıldığı eyleme aralarında Proleter Devrimci Duruş okurlarının da bulunduğu kurumlar flamaları ve dövizleriyle katıldı.