Ulucanlar Katliamı’nın yıldönümünde, İstanbul’da Karacaahmet Mezarlığı’nda, Ankara’da Ulucanlar Cezaevi kapısı önünde anma düzenlendi.
26 Eylül 1999’da Ankara’da Ulucanlar Cezaevi’nde katliam gerçekleştirildi. Sonradan “isyan çıkmıştı” ya da “tünel kazılmıştı” gibi gerekçelerle meşrulaştırılmaya çalışılan katliamın asıl sebebi, devrimci tutsaklar üzerinde terör estirmekti. Koğuş sistemi olan hapishanelerde, devrimci tutsaklar 12 Eylül’den bu yana büyük direnişler gerçekleştirerek ve ağır kayıplar vererek, önemli kazanımlar elde etmişlerdi. Tutsakların bu kazanımları, devleti rahatsız ediyor, tecriti ve işkenceyi çok daha pervasızca uygulayacağı, tutsakları yalnızlaştırarak gücünü zayıflatacağı, teslim almak için özel politikalar uygulayacağı F Tipi hapishanelere geçmeye çalışıyordu. Bu koşullarda devlet, 25 Eylül gecesi Ulucanlar’daki devrimci tutsakların koğuşlarına saldırdı. Tutsakları doğrudan öldürmeye dönük bu saldırıda, işkence ile katledildiler. Yaralı olarak sağ kalanlar ise başka hapishanelere sevk edildi.
Ulucanlar Katliamı; yaklaşık bir yıl sonra, 19 Aralık 2000’de tüm hapishanelerdeki devrimcilere karşı gerçekleştirilen katliamın provası niteliğindeydi. Katliam’da 10 devrimci yaşamını yitirdi.
Ümit Altıntaş (TKİP)
Habip Gül (TKİP)
Abuzer Çat (MLKP)
Halil Türker (TKP/ML)
İsmet Kavaklıoğlu (DHKP/C)
Önder Gençarslan (TKP/ML)
Aziz Dönmez (DHKP/C)
Ahmet Savran (DHKP/C)
Mahir Emsalsiz (TKP/ML)
Zafer Kırbıyık (TİKB)