Gezi’nin 9. yılında militan direniş

Gezi Ayaklanması’nın 9. yılında eylemler gerçekleştirildi. Başta İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir, Adana, Mersin, Antalya, Samsun, Bursa, Artvin, Bartın, Denizli, Antakya olmak üzere birçok merkezde eylemler yapıldı.

İstanbul Taksim’de yapılan eylemde, bir yandan polis saldırısı, bir yandan da militanca bir direniş yaşandı. 31 Mayıs’ta Taksim’deki TMMOB binası önünde yapılacak eylem öncesinde polis İstiklal Caddesi ve civarını yine ablukaya aldı. Buna rağmen binlerce insan eylem için Taksim’e geldi. Taksim ve civarında polisin gözaltına alma girişimleri, yine eyleme gelenler tarafından engellenmeye çalışıldı.

Saat 18.00’den itibaren TMMOB binası önünde toplanan kitle uzunca bir süre polis ablukası altında sloganlar attı. “Her yer Taksim her yer direniş”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Gezi şehitleri ölümsüzdür”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Siyasi tutsaklar serbest bırakılsın”, “Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük”, “Karanlık gider Gezi kalır”, “Taksim goristan jibo faşistan”, “Hırsız katil AKP” sloganları sıkça atıldı, halaylar çekildi.

Eylem saati yaklaştıkça binlerce insan hem TMMOB önünde hem de İstiklal Caddesi ve çevre sokaklarda toplandı. Polis ise TMMOB’un bulunduğu sokağı her iki yandan kapatarak ablukayı arttırdı. Buna karşı kitleler polis barikatlarına yüklendi ve defalarca kez biber gazlı polis saldırısına maruz kaldı. Saldırıya rağmen eylemler saatlerce devam etti. Aynı saatlerde Sıraselviler ve İstiklal Caddesi’nde de toplanan kitle dağılmayarak, sloganlar attı. İstiklal Caddesi’nde sık sık polis barikatlarını zorladı.

Polis TMMOB önündeki kitleye saldırdı ve onlarca kişiyi gözaltına aldı. Polisin saldırısı yaşandığı sırada TMMOB görevlisi olan bir kişi bina kapısını kapatarak eylemcilerin girmesini engellemek isteyince, eylemciler müdahale etti. Eylemcilere bağıran bu kişi kitle tarafından dövüldü.

Gece saat 22’ye doğru, polis TMMOB’un bulunduğu binanın kapısını kırdı ve içeriye girerek gözaltı yapmak istedi. Yüzlerce kişinin bulunduğu TMMOB’da bekleyen kitlenin çıkması için polisle görüşme yapıldı. Yürütülen pazarlıklar sonucunda polis geri çekilerek, içeridekilerin küçük gruplar halinde ve slogan atmadan çıkması dayatmasında bulundu. Eylem için gelen kitlenin militanlığından çekinen polisler, kitlenin buluşmaması için böyle bir yöntem bulmuştu. Pazarlıkları yürütenler ise, yine bildik-reformist “kitleyi kırdırmayalım”, “yaşlılar var”, “polisin teklifini kabul etmezsek içeri saldırıp hepimizi gözaltına alacaklar” vb. söylemlerle, polisle görüşmeleri sonlandırdılar. Gece saat 23’e doğru, bina içindeki eylemciler gruplar halinde dışarıya çıktı.

Bu yılki Gezi anması militan bir şekilde yapıldı. Önce sabah saatlerinde TİP milletvekilleri Boğaziçi Köprüsü’ne “Her yer Taksim, her yer direniş” yazılı dev bir pankart astılar.

Eylem saati olan 19’dan önce Taksim’de toplanmaya başlayan kitle ise, saatler boyunca polis saldırısına karşı direndi, sloganlar ve taşlarla karşılık verdi. Polis kalkanları polisin önünden alındı. Eylemde Taksim Dayanışması’nın yanı sıra Proleter Devrimci Duruş, Kaldıraç, Mücadele Birliği, DGB, Devrimci Hareket, EHP, TKH, SYKP, ESP, TKP dövizleriyle ve flamalarıyla katıldılar.

TİP’in Taksim Meydanı’na yaptığı yürüyüşe saldıran polis 25 kişiyi gözaltına aldı. Valilik’ten Taksim’de eylem boyunca yaşanan polis saldırısında 170 gözaltı olduğu açıklandı. Gözaltına alınanlar arasında gazeteciler de vardı; ayrıca polis, saldırı sırasında bazı gazetecileri de hedef gözeterek darpetmişti.

Gözaltılarla ilgilenen avukatlar, 1 Haziran günü sabah erken saatlerde yaptıkları açıklamada, gözaltında işkence yapıldığını; gözaltındaki bazı kişilerin, avukatların duyabileceği kadar yakın bir alanda, kelepçeli halde dövüldüğünü, atılan sloganları duyunca müdahale etmek istedikleri, kilitli kapının zorlandığını, kapı kırılınca içeridekilerin dövüldüğünü gördüklerini, buna tepki gösterdiklerini duyurdular. Gözaltındakiler ertesi gün serbest bırakıldı.

Bunlara da bakabilirsiniz

“Yenidoğan çetesi” ve sağlıkta özelleştirme

Sağlıkta özelleştirmenin en korkunç yönlerinden biriyle yüzleştik geçtiğimiz günlerde. Yeni doğan bebeklerin, sadece ve sadece …

Öğretmen mülakatları emek gaspıdır

Milli Eğitim Bakanlığı 25 Ekim’de mülakat sonuçlarını açıkladı. Bir “müjde” olarak ise 20 bin sözleşmeli …

“ZAFER ne zaman gelecek bilmiyorum. Ama geleceğini biliyorum…”      

1800’lü yılların ilk yarısında, dünya, işçi direnişleri ve halk isyanlarıyla alev topu gibiydi. Bu ülkeler …