Paris’te Ahmet Kaya Kültür Merkezi’ne saldırı

Paris’te bulunan Ahmet Kaya Kültür Merkezi’ne silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda, ilk anda vurulan biri kadın 3 kişi şehit düştü, beş kişinin yaralandı; yaralılardan iki kişinin yoğun bakımda tedavisi sürüyor. Şehit düşenlerin Kürt Kadın Hareketi’nin öncülerinden Evîn (Emine Kara), Kültür Hareketi’nden Mîr Perwer (M. Şirin Aydın) ve Abdullah Kızıl olduğu açıklandı.

Saldırgan Kültür Merkezi’nden sonra Awesta adlı bir restorana ve berber salonuna da saldırı gerçekleştirmeye çalışırken, çevrede bulunanlar tarafından yakalanmış. Kürtlere ait bu mekanlar da saldırganın hedefindeymiş. Saldırın ardından uzun bir süre ambulansın gelmemiş olması da büyük tepki çekmiş.

Saldırının ardından Kültür Merkezi’nin önünde toplanan kitle, öfkeli sloganlarla saldırıyı protesto etti. Kültür Merkezi’nin bulunduğu alanda binlerce kişi toplandı. Ateşler yakıldı, sloganlar atıldı. Polis kitlenin alana yığılmasını engellemeye, alanda bulunanları dağıtmaya çalıştı. Ama kitle büyük bir kararlılık ve öfke ile sloganlar atmaya, polise karşı direnerek alanda durmaya devam etti. Kalabalık arttıkça, polisin saldırıları da arttı. Kitle saatler boyunca çatıştı.

Eylem sırasında okunan basın açıklamasında, yapılan saldırının planlanmış bir katliam olduğu; tıpkı Ocak 2013’te Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in katledilmesine benzediği, Türkiye ve Fransa devletlerinin bu saldırı karşısında koordineli hareket ettiği belirtildi.

Büyük bir öfke içinde olan kitle, sabaha kadar kültür merkezinde beklemeye devam edeceklerini, 24 Aralık günü ise Paris’in merkezi olan Republic Meydanı’nda kitlesel bir gösteri için çağrı yapacaklarını duyurdu.

Paris PDD

Bunlara da bakabilirsiniz

“Yenidoğan çetesi” ve sağlıkta özelleştirme

Sağlıkta özelleştirmenin en korkunç yönlerinden biriyle yüzleştik geçtiğimiz günlerde. Yeni doğan bebeklerin, sadece ve sadece …

Öğretmen mülakatları emek gaspıdır

Milli Eğitim Bakanlığı 25 Ekim’de mülakat sonuçlarını açıkladı. Bir “müjde” olarak ise 20 bin sözleşmeli …

“ZAFER ne zaman gelecek bilmiyorum. Ama geleceğini biliyorum…”      

1800’lü yılların ilk yarısında, dünya, işçi direnişleri ve halk isyanlarıyla alev topu gibiydi. Bu ülkeler …