Mehmet Ayvalıtaş davası ertelendi
Haziran direnişi sırasında 1 Mayıs Mahallesi’nde yapılan yürüyüşte, kitlenin içine dalan bir arabanın çarpması sonucu şehit düşen Mehmet Ayvalıtaş’ın mahkemesi, 21 Kasım’da Kartal Adliyesi’nde başladı. İlk duruşmada Mehmet Ayvalıtaş’a çarpan arabanın şoförü ifade verdi. Mahkeme heyeti, avukatların tutuklama talebini kabul etmedi. Avukatlar, valilik ve emniyet müdürlüğünün de olaylardan sorumlu olduğunu belirterek, haklarında soruşturma başlatılmasını istedi. Heyet, bu talebi de kabul etmedi ve duruşma, 5 Şubat’a ertelendi.
Mahkemeyi izlemek için aralarında PDD’nin de bulunduğu devrimci kurumlar adliye önüne geldi. Sabah 9.00’dan itibaren mahkeme önünde toplanan kitle, “Mehmet Ayvalıtaş ölümsüdür”, “Gezi şehitleri ölümsüzdür”, “Katil devlet hesap verecek”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Anaların öfkesi katilleri boğacak”, “Diren Berkin İstanbul seninle” sloganlarını attılar.
Mahkemeye girmek isteyen Mehmet Ayvalıtaş’ın ailesi ve avukatlarına gazlarla müdahale edildi. Müdahale haberi dışarıda bekleyen kitleye ulaşınca, içeriye girmek istendi ve kapı camları kırıldı. Mahkemenin ertelendiği ve katilin tutuklanmadığı haberi üzerine, adliye içine girmek isteyen kitleye polis gaz sıktı. Duruşmanın bitmesinin ardından yapılan açıklamada, tüm sorumluların yargılanması için hukuki-meşru eylemlerin süreceği belirtildi.
21 Kasım akşamı ise Kadıköy’de İstanbul Forumları bir yürüyüş düzenleyerek mahkemenin kararını protesto ettiler. Kadıköy Boğa heykelinde toplanan kitle, sloganlarla Moda’yı ve Kadıköy ara sokaklarını dolaşarak Altıyol’da yürüyüşü bitirdiler. Polisin Kadıköy etrafında yoğun bir abluka yaptığı yürüyüş boyunca sloganlar atıldı. Yürüyüşe Kadıköylüler de alkışlarıyla destek verdiler.
Ethem Sarısülük davası
Ethem Sarısülük davasının 3. duruşması, 2 Aralık’ta Ankara Adliyesi’nde görüldü. 2 duruşmadır hukuki skandallara imza atan heyet, bu kez hem duruşma sırasında uyudu, hem de “adil yargılama” taleplerinin karşılanmadığı gerekçesiyle çekildi.
Sabah 10.00’da başlayan mahkeme süresince katil polis Ahmet Şahbaz’ın ifadesi, Urfa’dan tele-video aracılığıyla alınırken, Şahbaz sorulan soruların çoğuna “hatırlamıyorum” şeklinde yanıt verdi. İfadesinde birçok çelişki bulunan Şahbaz’ın tutuklanması talebi yine kabul edilmedi. Üstelik ikametgahının belli olmadığını söylemesine rağmen, bu talep görmezlikten gelindi. Mahkeme heyeti, duruşma sonunda mahkemeden çekildiğini açıkladı.
Mahkemeyi izlemek için Taksim ve Ankara Dayanışma’nın çağrısıyla yüzlerce kişi toplanmıştı. Aralarında PDD’nin de bulunduğu kurumlar, çeşitli sloganlar atarak, katillerin cezalandırılmasını istediler. Avukatlar ve Ethem Sarısülük’ün yakınları, açıklamalarda bulundu. Devlet, geçen duruşmada yaşanan kitle öfkesinden korkusuyla, tüm alanı TOMA’lar ve Çevik Kuvvet’le abluka altına almıştı. Öğle arasından sonra dışarıda basın açıklaması yapıldı. Ardından kitle dağıldı.
Bu arada katil polis Ahmet Şahbaz’a ait olduğu yüksek ihtimal olan bir video ortaya çıktı. Videoda katil polis, övünerek ateş ettiğini belirtiyordu. Duruşma sırasında uyuyan mahkeme hakimi ve savcısı hakkında da HSYK soruşturma başlattı.
Ali İsmail Korkmaz davası
20 Kasım’da Eskişehir’de görüleceği açıklanan Ali İsmail Korkmaz davası “güvenlik” gerekçesiyle Kayseri’ye alındı. Kayseri’deki görevli mahkeme ise dosyanın incelenemediğini öne sürerek ilk duruşmayı 3 Şubat’a ertedi.
Aylardır ortaya çıkan görüntüler ve delillere rağmen hala oyalama taktiğini sürdüren devletin asıl niyetinin katilleri korumak olduğu bir kez daha görüldü. Mahkemeyi Kayseri’ye almakla yetinmeyen devlet, tanıkların ifadesinin Eskişehir’de, Ali İsmail Korkmaz’ın ailesinin ifadesinin ise Hatay’da alınmasına karar verdi. Kitlelerin Kayseri’ye gelmesi ve katillerden hesap sorması engellemek isteniyordu.
Davanın Kayseri’ye alınması, Eskişehir’de yapılan bir yürüyüşle protesto edildi. Binlerce kişi sloganlarla valiliğe doğru yürüyüşe geçti. Eskişehir forumları adına yapılan açıklamada, mahkemenin kaçırılmasının katillerin yakasını bırakacakları anlamına gelmeyeceğini belirtildi.