İşçilerin, işsizlerin ve yoksulların yoğun olarak yaşadığı Obalar/Adana bölgesindeki Mobilya işçilerinin sorunlarını dinlemek, çalışma koşulları öğrenmek için yanlarına gittik. Ziyaret ettiğimiz atölyelerde işçiler, bizleri oldukça sıcak karşıladılar. Bu işçilerle yaptığımız ropörtajları yayınlıyoruz.
“IŞİD ve Suriyeliler bizi çok etkiledi”
DSB: Ne zamandan beri çalışıyorsunuz?
KM: 1978’den beri çalışıyorum. Şu an emekliyim ama emekli maaşım 850 TL olduğu için geçinemiyoruz.
Sigortanız var mı?
Benim sigortam yok, zaten buradaki işçilerin çoğu sigortasız. Bir işyerinde 5 işçi çalışıyorsa 2’si mutlaka sigortasızdır.
Ortadoğu’daki gelişmeler sizi nasıl etkiliyor?
İşlerimiz kötü. Çoğu mobilyacı Irak’a mobilya ihraç ediyorduk. IŞİD olayı yüzünden sipariş alamıyoruz. Bir de Suriyelilerin gelmesiyle ucuz işgücü piyasayı çok etkiledi ve sigortasız işçi sayısı arttı.
Sistem hakkında neler düşünüyorunuz?
Tepedekilerin sürekli zenginleştiği bir sistem. Biz sürekli çalışıyoruz aynı fiyatı alıyoruz. Onların karı hep daha çok oluyor. Son on yıl kadar kötü seneler yaşamadım. Zaten 8-10 yıl da bir kriz oluyor. Kazandıklarımızda o krizle birlikte kayıp gidiyor.
Bir derneğiniz var mı?
Var; yılda 2-3 kez toplanıyorlar. Destek alamadıkları için hiçbir şekilde etkili olmuyorlar, sorunlarımızla ilgilenemiyorlar.
“Birlik olmalıyız!”
Yaptığınız iş hakkında neler düşünüyorsunuz?
İkinci atölyeden bir işçi: Yaptığımız işin geleceği yok. Biz çalışıyoruz onlar kazanıyor.
Sigortalı mısınız?
Hayır. Küçük işletmelerde sigortalı olmak çok zor, vergi düşse herkes sigortalı olur. Devlet işletmelerden aldığı vergilerle bizim sigortalarımızı ödemeli.
İşiniz sebebiyle sağlık sorunu yaşıyor musunuz?
Evet; Varis, astım, bronşit, yüksek tansiyon… Bunlar olmasına rağmen çalışmak zorundayız. MDF’lerde (tahta çeşidi) kimyasal içerdiği için MDF ile uğraşanlar daha zorlanıyor.
Sorunlarınızı diğer işçilerle konuşuyor musunuz?
Evet ama pek etkili olmuyor; şikayet etmeyi düşündük ama sırf sigortamız olmadığı için şikayet edemedik. Çoğu bir şey yapmadan önce ailesini düşünüyor.
Sendika ile ilgili neler düşünüyorsunuz?
Sendikanın iyi bir şey olduğunu, en azından işçinin arkasında durduğunu düşünüyorum. Güvencemiz yok, o yönden iyi olur. İşçiler birçok haksızlığa maruz kalıyor. Devlet bunları görmezlikten geliyor.
İşçilere mesajınız nedir?
Tek başımıza bir şey yapamayız, birlik olmalıyız. Birlik olursak bizi önemserler.
“Gönül ister ki herkes sendikalı olsun”
Kaç yıldır çalışıyorsunuz? Çalışma koşullarınız nasıl?
Üçüncü atölyede çalışan işçiler: Çocukluktan beridir (6,7,8 yıl) bu meslekteyiz. Bunca yıldır çalışıyoruz. Birimizin sadece sigortası var. O da 7 aydır. Vergi belirleyici rol oynuyor. Küçük işletme olduğu için vergi yükümlülüğü ağır geliyor. Küçük işletmeler üzerindeki ağır vergiler kaldırılırsa sorunlar azalır.
Aldığınız maaş geçiminize yetiyor mu?
Bazen yetiyor, bazen yetmiyor. İleriye doğru bir birikim sağlayamıyoruz. Çoğumuzun çocuğu var. Haftalık 270 lira alıyoruz.
Ortadoğu’daki bu gelişmeler sizi nasıl etkiliyor?
Suriyeliler daha ucuza çalıştığı için yerli işçilerin ücret artışı vb. konularda talepleri eskisi gibi olamıyor. İşçilere kapı gösteriliyor. “Senin çalıştığın paraya üç Suriyeli çalışır” gibi tehditler var. Bize yapılan yardımlar da kesintiye uğruyor. Dış politikayı pek bilmem ama mobilyalar genelde Irak’a gittiği için kesiliyor. Gidenlerin parası gelmedi. Dış ticaret eskisi gibi değil. Şimdilerde bir durgunluk var. Ortadoğu’da yaşananlar ihracatı kesti.
İşçilerle biraraya gelip, tartışıyor musunuz?
Hayır, herkes kendi yağında kavruluyor.
İşçi hareketi ve sendikalar hakkında ne düşünüyorsunuz?
İşçi sorunlarını ele alan araçlar elimize geçmiyor. İşçileri bilgilendirmek açısından düzenli bildiri dağıtılabilir. Gönül ister ki herkes sendikalı olsun. Ama biraraya gelip uzlaşma yoluna gidilmedi. Hepimizin istediği çalışma saatlerinin düzenlenmesi.(8 saat talep ediliyor)
Son olarak ne söylemek istersiniz?
Sizlerin gelip işçi sorunlarına dönük konuşma yapmanız bizi çok sevindirdi.