İstanbul Üniversitesi öğrencileri direndi, kazandı!

İstanbul Üniversitesi’nde, öğrencilerin indirimli yemek hakkı için yaptıkları direniş kazanımla sonuçlandı.

Bir taraftan “ekonomik kriz yok” diyerek kitleleri kandırmaya çalışan devlet, diğer taraftan patronların borçlarını ödeyerek tekelleri kurtarıyor, kimsenin geçmediği köprüler için yandaşlara sınırsızca para akıtıyor; bu arada, kitlelerin en temel yaşamsal ihtiyaçlarına fahiş zamlar peşpeşe geliyor. İstanbul Üniversitesi’ndeki öğrencilerin indirimli yemek haklarının gaspedilmesi de böyle bir saldırıydı.

Eğitim yılının başında üniversite yönetimi zaten yemeklere zam yapmış, 2,75 lira olan öğün ücreti, 3,5 liraya yükseltilmişti. 2 Ocak günü ise, yemekhanelerde artık kahvaltı verilmeyeceği ve indirimli yemeklerin artık tek öğünle sınırlandırılacağı kararı duyuruldu öğrencilere.

Buna karşı öğrenciler eyleme başladılar. Çünkü bu basit bir değişiklik değildi; öğrenciler için en temel ihtiyaç maddesine ulaşmanın önüne getirilmiş bir engel, çok ciddi bir hak gaspıydı.

Öğrenciler günler boyunca yaptıkları eylemlerde polisin coplu saldırısı ile karşı karşıya kaldılar. Buna rağmen direnişleri büyüdü, yaygınlaştı.

Bu hak gaspına direnemeyen, peşpeşe gelen saldırılarla başedemeyenler de vardı. İstanbul Üniversitesi öğrencisi Sibel Ünli, internetten “yemekhane kartımda sadece 1 lira kalmış, bununla yemek yiyemem” mesajını paylaştı ve hayatına son verdi. Öylesine bir çaresizlik, öylesine bir umutsuzluk içinde, hayatından vazgeçmeyi seçmişti. Tek sebebi, ekonomik krizi kitlelerin üzerine yıkmak isteyen devlet politikasıydı! Kendi lüks yaşamlarına pervasızca bütçe ayıran yöneticilerin, öğrencilerin temel ihtiyaçları için “bütçe bulamadıklarını” söylemeleriydi. Kendileri sefahat içinde yaşarken, kitleleri sefalete mahkum etmeleriydi.

Sibel Ünli’nin ölümü, büyük bir tepkiye neden oldu. Artan tepkiler ve öğrencilerin devam eden eylemleri karşısında üniversite yönetimi geri adım attı; 6 Ocak günü, indirimli yemek sayısı yeniden üç öğüne çıkarıldı.

Bunlara da bakabilirsiniz

Dersim kıyımından bir kesit

Ben Dersim kıyımını yaşayanlardan biriyim. 1927 doğumluyum, katliam sırasında 11 yaşındaydım. Akla gelebilecek her türlü …

Teslimiyet yenilgiye DİRENİŞ ZAFERE GÖTÜRÜR!

Şair Kemal Özer 1 Mayıs başlıklı şiirinde şöyle diyor: “Her şeyin eridiği bu Mayıs günü …

Erdoğan’ın Irak ziyareti ve yeni arayışlar

Nisan ayının ikinci yarısı Türkiye için çok yönlü diplomatik ziyaretlere sahne oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 12 …