8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün 157. Yılında, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin, Dersim, Diyarbakır başta olmak üzere birçok yerde miting ve yürüyüşler yapıldı. Bu yıl, 8 Mart kutlamaları, kadın sorununda burjuva yaklaşımla devrimci yaklaşım arasındaki ayrışmanın derinleştiği bir yıl oldu. Feminist bazı grupların, Kadın Platformu’ndan ayrılmaları bu ayrışmanın bir yönünü ifade ediyordu. Feminizm bir burjuva ideolojisidir ve özü burjuva …
Devamını okuKadın
Kriz ve savaş koşullarında EMEKÇİ KADINLARIN DURUMU
Kadın işçi ve emekçiler, çalışma ve yaşam koşulları itibarıyla erkek işçi ve emekçilere göre çok daha ağır sorunlarla karşı karşıyadırlar. Savaş ve kriz dönemlerinde ise, bu sorunlar daha da büyür, işçi ve emekçi kadının yaşamını çekilmez hale getirir. Kadın işçilerin proletarya içindeki sayıları dalgalanmaya her zaman açıktır. Çünkü kapitalizm, kriz dönemlerinde kapıya ilk onu koyar. Çalışan kadınların bugün için ortalama …
Devamını okuNeden Emekçi Kadınlar Günü?
Bugün artık giderek artan sayıda kesim, 8 Mart’ı “Dünya Kadınlar Günü” olarak kutlamaktadır. Öyle ki, devrimci yapılar ve reformist partiler arasında bile, “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” diyenlerin sayısı giderek azalmaktadır. Ve burada sorun salt “emekçi” kelimesinden ibaret bir sorun değildir. Kadının özgürleşme mücadelesine bakışla, kadını toplumsal olarak konumlandırmayla ilgili bir farklılaşma sözkonusudur. 8 Mart, kadının ezilmesinin nedeni olan kapitalizme karşı …
Devamını okuKadının kurtuluşu sosyalizmde!
Kadının kurtuluşu sorunu, ekonomik-siyasi-kültürel, maddi-manevi çok yönlü bir gelişme sürecidir. Maddi alt yapının güçlendirilmesi, hukuk alanındaki tüm eşitsizliklerin giderilmesi, gerici önyargılar, gelenek ve göreneklerle savaşılması, cehaletin kökünden kazınması… 1917 Ekim Devrimi’yle kurulan Sosyalist Sovyetler Birliği, kadının kurtuluşun önemli bir örneğini sunar bize. Sovyetler Birliği, kadının kurtuluşunu sosyalizmin inşa sürecine bırakan kendiliğindenci bir anlayışta değildi. Yüzyılların kadına taşıdığı kölelik mirasından kurtuluş …
Devamını okuEmekçi kadının sahiplendiği KAVGA YENİLMEZ!
Kölelik, feodalizm, kapitalizm… Bütün sınıflı toplumlar kadını, yani toplumun yarısını yok saydı. Çünkü egemenler, kendi hegemonyalarına son verecek sınıfın yarısını etkisizleştirmek istiyorlardı. Bütün devrimlerde önce kadını vurdular bu yüzden… Onun sahiplendiği kavgadan iki kez korktular. 1857’de fabrikalarında yakılan 129 kadın işçinin mirasını yok etmeye çalıştılar. Fakat bu miras, yüzyıllar geçmesine rağmen değişmedi, kuşaktan kuşağa, ülkeden ülkeye yayıldı. “Tek göğüslü”, …
Devamını okuFAŞİZM ve KADIN
Başbakan Erdoğan, son olarak kürtaj ve sezaryan doğuma karşı olduğunu ilan ederek, kadınlarla ilgili bugüne dek sarf ettiği sözlerin uç noktalarına gelip dayandı. Daha önce de “kadınla erkeği eşit görmediğini” söylemiş, her vesileyle kadını aşağılayan sözler sarf etmişti. Bu, onun gerici ideolojisinin doğal bir sonucuydu aslında. Her ne kadar Erdoğan’a, liberaller ve reformistler tarafından “demokrat-değişimci” sıfatları verilmişse de, onun en …
Devamını okuİki ayrı 8 Mart
8 Mart Dünya Emekçi Kadınları Günü, 2005 yılından bu yana iki ayrı etkinlikle kutlanıyor. Birini “Kadın Platformu” ismini taşıyan feminist platform, diğerini ise Devrimci 8 Mart Platformu gerçekleştiriyor. Ancak 2005’teki ayrışmadan bugüne çok şey değişmiş durumda. Elbette diyalektiğin doğasıdır; hiçbir şey aynı kalmaz, değişmeyen tek şey değişimdir. 8 Martların da hep aynı kalmaması, bu doğaya uygundur. Fakat ne yazık ki, …
Devamını oku8 Mart tartışmalarında feminizmin etkisi
2005 yılında 8 Mart Platformu’nun yaşadığı ayrışmanın temelinde, kadın sorununa bakıştaki ideolojik ayrım yatıyordu. 2005 8 Martı, devrimcilerle feministleri, son derece devrimci bir tarzda ayrıştırmıştı. Ayrışmanın biçimi bile bu içeriğe uygundu. Devrimci 8 Mart Platformu, Saraçhane ve Beyazıt meydanlarında, “izinsiz” ama meşru bir tutumla, devletle çatışmalı, gaz bombalı ve coplu bir biçimde, ama son derece büyük bir irade ve …
Devamını oku