Etiket arşivi

Kayayım ben Granit (İsmail Cüneyt)

ismail-cuneyt

Komünist önder İsmail Cüneyt, 21 Aralık 1983 tarihinde İstanbul-Gayrettepe’de işkencede katledildi. 12 Eylül sonrası “gözaltında kayıp”ların ilkiydi O. Ama onun naaşını gizli bir şekilde gömmek yerine, gözaltına aldıkları yoldaşlarına göstererek, daha etkili kılmak istediler. Fakat yanıldılar! Öfke ve kin daha da bilendi, direniş daha da harlandı, yaygınlaştı… İsmail Cüneyt, Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde yoksul bir köylü ailesinin çocuğuydu. O, küçük yaştan …

Devamını oku

Osman Yaşar Yoldaşcan ölümsüzdür

osman-sticker

12 Eylül’e sıkılan ilk kurşun olan ve ihtilalcilerin 12 Eylül’e “hücum” ruhuyla girmesinin mimarlarından olan Osman Yaşar Yoldaşcan, ölüm yıldönümünde, “12 Eylül’ü direnenler yargılar” sloganıyla anıldı. Osman Yaşar Yoldaşçan ve 12 Eylül afiş ve stickerları merkezi yerlere ve emekçi semtlere yapıldı. Ayrıca, “Osman Yaşar Yoldaşcan ölümsüzdür- TİKB(B) yazılı şablonların ve duvar yazılamalarının yaygın biçimde yapıldığı görüldü.

Devamını oku

12 Eylül’e sıkılan “ilk kurşun” OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN

osman

Her sokak başı bir pusu… Her yol kavşağı bir tuzak… Kitleler halinde tutuklama günleri… Okullar, sağlık merkezleri, spor salonları, kışlalara çevrilmiş… İşkenceler gün boyu son hızıyla sürüyor… Ortalık ıssız, sakin ve suskun… Soğukkanlı ve emin adımlarla yürüyor “soluğu rüzgar” bir adam. Günlerden 29 Eylül 1980! Yer, İstanbul-Bağcılar yokuşu. Birazdan yeni bir tarih yazılacak, yılların bükemediği çelik bir iradeyle. İki sınıf …

Devamını oku

Darbe, yenilgi, direniş 12 EYLÜL

12 Eylül askeri faşist diktatörlüğünün üzerinden 34 yıl geçti. Fakat halen başta anayasası olmak üzere uygulamalarıyla duruyor. O yüzden de güncelliğini kaybetmiyor, acıları ise hiç unutulmuyor. Sözde 12 Eylül generalleri yargılandı! Hatta haklarında “müebbet hapis” bile verildi. Ama hala dışarıdalar! İçeride 70 yaşını aşkın “siyasi tutuklu”lar varken, bu generaller “yaşları” bahanesiyle tutuklanmıyor, hatta saray gibi yerlerde yaşamaya devam ediyorlar.  AKP’nin …

Devamını oku

Fatih’ten Osman’a uzanan gelenek “Ölebiliriz ama BİZ KAZANACAĞIZ!”

osman-akgun-ayakta

1965 yılında Rize’nin Kalkandere ilçesinin Fındıklı köyünde hayata gözlerini açtı. İlk ve ortaokulu Şirinevler’de, liseyi ise Kocasinan’da tamamladı. ’80 öncesi yıllarda lisede mücadeleyle tanıştı. Kocasinan Lisesi’nde okurken mücadeleye atılmıştı Osman. Henüz genç bir antifaşist militan iken, 12 Eylül cuntasının gelmesiyle birlikte, tasfiyeciliğin batağına saplanan insanları mücadele etmeleri için zorladı. İhtilalci komünistlerle tanışana kadar kendini ve yakın çevresinin devrimci yapısını korumayı …

Devamını oku

Fatih Yaşıyor!

fatih-gezi

Mehmet Fatih Öktülmüş’ü yitirdiğimizden bu yana tam 30 yıl geçti! Onu 1984’ün 17 Haziranı’nda “ölüm orucu” eyleminde yitirdik. 12 Eylül cuntasının zindanlarda uygulamaya çalıştığı faşist yaptırımlara bedeniyle barikat kuranların başındaydı. Son sözlerinde bile, “ölebiliriz ama biz kazanacağız” diyordu. O sözler ki, sonrasında içerde-dışarda direnişlerin sloganı oldu. Ve Fatih, direniş alanlarında elimizdeki bayrak, duvarlara nakşettiğimiz isim, bize hep yol gösteren, moral …

Devamını oku

Şubat güneşi

gundogumu-1-copy

Her insan gibi, kurumların da doğum günleri vardır. Hele de bu “canlı bir organizma” ise. Bu ay, ihtilalci komünistlerin kuruluş ayı. Bir nevi doğum günleri…. Hem de iki kez! İlki, 19-21 Şubat’taki İleri Militanlar Toplantısı (İMT)’dir. İkincisi, 15-17 Şubat’taki “yeniden doğuş” olan III. Konferans! Her iki doğum da oldukça uzun ve sancılı bir dönemin ardından gelir. Her doğum gibi öncesinde …

Devamını oku

Stalin Mehmet

Komünist önder İsmail Cüneyt, 21 Aralık 1983 tarihinde İstanbul-Gayrettepe’de işkencede katledildi. 12 Eylül sonrası “gözaltında kayıp”ların belki de ilkiydi O. Ama onun naaşını gizli bir şekilde gömmek yerine, gözaltına aldıkları yoldaşlarına göstererek, daha etkili kılmak istediler. Fakat yanıldılar! Öfke ve kin daha da bilendi, direniş daha da harlandı, yaygınlaştı… İsmail Cüneyt, Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde yoksul bir köylü ailesinin çocuğuydu. Ailesi …

Devamını oku

Haziran Direnişi’ni okullara taşıyalım

Bu yıl, okullar daha açılmadan egemenleri büyük bir korku sardı. Çünkü okullar, Haziran direnişinin coşkusuyla kapanmış, mezuniyet törenleri protesto ve gösterilerle geçmişti. Böyle bir kapanışın, çok daha etkili bir ‘açılış’la başlaması, kuvvetle muhtemeldi. İşte bütün planları, bu başlangıcı önlemek üzerine kuruldu. Önce bilinçli bir şekilde “Eylül sendromu” yarattılar. Sözde “istihbarat raporları”yla, Eylül’de büyük fırtınaların kopacağını, buna yönelik hazırlıkların yapıldığını duyurdular! …

Devamını oku

Eylül karanlığına, Ekim kızıllığı… EKİM ŞEHİTLERİ YAŞIYOR!

arka ekim

“Yolun düşerse kıyıya bir gün Ve maviliklerini enginin seyre dalarsan Dalgalara göğüs germiş olanları hatırla! Selamla, yüreğin sevgi dolu… Çünkü onlar fırtınayla çarpıştılar                 eşit olmayan bir savaşta Ve dipsizlğinde enginin yitip gitmeden             sana limanı gösterdiler uzakta…”   Tüm devrimciler açısından Ekim ayının ayrı bir yeri ve önemi vardır. 1917 Ekim devrimi, bir milattır çünkü. Sömürücü sınıfların korkulu rüyası, …

Devamını oku