Elimize posta kanalıyla ulaşan TİKB(B) 6. Konferans Belgeleri’nden bir bölümü, güncel ve tarihsel öneminden dolayı yayınlıyoruz. SAHTE BARIŞ SÜRECİNDEN KATLİAM VE VAHŞET DÖNEMİNE Kürt hareketi, ‘90’ların ortalarından itibaren “barış”, “diyalog”, “siyasi çözüm” gibi argümanları öne çıkararak egemenlerle uzlaşma arayışları içinde olmuştu. Fakat hiç bir dönem “çözüm süreci”ndeki kadar başı dönmemişti. Öyle ki, KCK adına yapılan açıklamada, Nisan 2015 …
Devamını okuEtiket arşivi
Ekonomik, siyasi, sosyal… HAKLARIMIZ İÇİN DÖVÜŞELİM!
Muhalefet partileri, yerel seçimlerin ardından Erdoğan’ın sert üslubunu değiştirmesini, “toplumu germekten vazgeçmesini” istediler. Başta damadı olmak üzere “kabine”de revizyona gitmesi, “cumhurbaşkanı hükümet sistemi”nin yeniden ele alınması gibi talepleri sıraladılar. Kısacası yerel seçimlerde kitlenin verdiği “mesajı” alıp kendini ona göre düzeltmesi gerektiğini söylediler. Özellikle İstanbul seçimlerinin AKP açısından bir hezimete dönüşmesi, bu yöndeki çağrıları arttırdı. Muhalefet, seçim başarısının verdiği güven ve …
Devamını okuYerel seçimlerin ardından SİSTEM TARTIŞMALARI
Türkiye’de rejim değişikliği, son yılların en çok tartışılan konusu oldu. Önce cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi; ardından “partili cumhurbaşkanı” ve “cumhurbaşkanı hükümet sistemi” adı verilen, gerçekte bir “sistem” de olmayan, onun için “tek adam rejimi” olarak kodlanan gelişmelerle, eski rejim yıkıldı; fakat yerine yenisinin de konulamadığı kaotik bir ortam oluştu. Geçtiğimiz yıl AKP, MHP’nin de desteğini arkasına alarak “parlamenter sistem”e son …
Devamını oku31 Mart seçimleri: BİR DÖNEMİN SONU!
31 Mart seçimleri, Türkiye siyasetinde bir dönemin sonu olarak tarihe geçecek niteliği sahip. 25 yılın ardından en önemli belediyelerde ortaya çıkan değişiklik, 17 yılın ardından Türkiye siyasetinde de bir değişikliğin habercisidir. Seçimin kaybedeni AKP’dir; kazananı ise, ekonomik kriz ve siyasal baskılar karşısında halkın AKP-MHP blokuna karşı artan tepkisi, öfkesidir. Seçim öncesi yapılan onca anti-demokratik uygulamaya, hiç adil olmayan koşullara rağmen, …
Devamını oku“Tek adam rejimi” FAŞİZMDİR- 2
Geçen sayımızda 24 Haziran seçimlerinin ardından resmen yürürlüğe giren “yeni sistem”in nasıl bir şey olduğu-olacağı üzerine ortaya atılan tezlere değinmiştik. “Saray rejimi”, “ikinci Cumhuriyet”, “Erdoğanizm” gibi tanımların, Erdoğan’a ve “yeni sistem”e gereğinden fazla anlamlar yüklediği; bir “sistem” olup olmadığı bile tartışmalı, geleceği belirsiz bir dönem için, erken ve abartılı tahliller olduğunu belirtmiştik. Fakat bu tanımların asıl sıkıntısı, sınıfsal-siyasal analizden yoksun …
Devamını oku“Tek adam rejimi” FAŞİZMDİR
Giriş 24 Haziran seçimlerinden sonra “yeni sistem”e resmen geçildi. Resmen diyoruz, çünkü fiilen birçok yönüyle işlemeye başlamıştı. Şimdi hem resmiyet kazandı, hem de detaylara inildi. Ve her tür engelden kurtulmuş olarak hayata geçmeye başladı. Bu sistemin ne menem bir şey olduğu ise, hala tartışılıyor. Hatta “sistem” denip denmeyeceği bile tartışma götürür durumda. “Sistem”le bir kurallar manzumesi ve kendi içinde bütünlüklü-tutarlı …
Devamını okuÇare sandıkta değil SOKAKTA!
Seçimlere doğru günler daraldıkça, her partinin vaatleri, adayları netleşiyor. Sadece düzen partileri değil, her siyasal akım bu seçimlerde nasıl bir tutum alacağını ortaya koymaya başladı. Bunlara dair elbette söyleyecek sözümüz olacak. Genel olarak burjuva parlamenter seçimlere, özelde 24 Haziran’da gerçekleşecek olan cumhurbaşkanı ve parlamento seçimlerine bakışımız biliniyor. Farklı siyasi akımların bu konudaki tutumlarını ele alırken de kendi görüşlerimizi bir kez …
Devamını oku1 Mayıs’tan seçimlere DEVRİMİN SESİNİ YÜKSELT!
Baskın seçim tarihinin 24 Haziran olarak belirlenmesinden bu yana, seçimler gündemin baş sırasına oturdu. Öyle ki, 1 Mayıs bile seçimlerin enstrümanı haline getirildi. Hem hükümet hem muhalefet partileri, 1 Mayıs mitinglerini kendi propagandaları için kullanmaya çalıştılar. AKP tam da seçim arifesine denk gelen bu 1 Mayıs’ta, “yasakçı” görünümünden sıyrılmak ve son dönemde emperyalist kurumlardan “demokrasi” konusunda artan eleştirileri savuşturmak için …
Devamını okuReferandumdan 1 Mayıs’a ZAFER SOKAKTA KAZANILIR!
Anayasa referandumu ve arkasından 1 Mayıs ile oldukça önemli günler yaşadık. Her ikisinde de bir yanda düzen-içi çözüm arayışları ve güç karşısında boyuneğiş; diğer yanda ise, meşru mücadele hattı ve kendine güvenle hareket etme vardı. Yani reformist-teslimiyetçi çizgi ile devrimci-mücadeleci çizgi bir kez daha karşı karşıyaydı. Bu iki çizgi arasında salınıp duranlar da çoktu. Özellikle referandum sürecinde baskın olan …
Devamını okuBaykal yine sahnede!
Referandum süreci boyunca kendisine önemli bir hareket alanı yaratmak için uygun bir zemin bulan Baykal, referandum sonrası bir hamle daha yaptı. Referandumun üzerinden daha 15 gün geçmişken Ahmet Hakan’ın CNN’deki programına çıkarak, 2019’da yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmaya hazırlandığını ortaya koydu, Cumhurbaşkanı adayının şimdiden yapılacak bir kongrede CHP genel başkanı olarak seçilmesi gerektiğini de söyledi. Yanısıra, Abdullah Gül’e de …
Devamını oku