“Osman Yaşar Yoldaşcan, 12 Eylül faşist cuntanın işbaşına gelişinden 17 gün sonra 29 Eylül 1980’de İstanbul-Bağcılar’da saatlerce süren sokak çatışmasının ardından şehit düştü. Onun bu yiğitçe ölümü, başta yoldaşları olmak üzere tüm tutarlı devrimcilere, anti-faşistlere izlenmesi gereken yolu gösteren bir manifesto oldu. 12 Eylül’e sıkılan ‘ilk kurşun’ olmasının anlamı, yaşanan ilk sokak çatışması olması ve bir işkenceci şefinin hak ettiği …
Devamını okuEtiket arşivi
Tarihimizden aldığımız güçle YÜRÜYORUZ!…
Sıkı durun! Kaçmadık, yenilmedik! Çünkü Spartaküs, ateş ve ruh demektir! Yürek ve can demektir! Çünkü Spartaküs, zafer özlemini, sınıf bilinçli proletaryanın mücadele azmini ifade etmektedir… Bunlar elde edildiği zaman, ister yaşayalım, ister yaşamayalım; programımız yaşayacaktır! Ve kurtulan halkların dünyasına egemen olacaktır! Her şeye rağmen!. 15 Ocak 1915’te katledilen Karl Liebkneht ve Rosa Lüksemburg, yakın bir zamanda öleceklerini biliyormuşcasına, adeta bir …
Devamını okuEkim şehitleri: Yüreklerimizin gönderinde çelikten bir yıldızdır onlar!
Ekim ayı, tüm dünyayı sarsan 1917 devriminin, tarihe “Ekim devrimi” olarak geçen ilk proleter devrimin gerçekleştiği aydır. Aynı zamanda binlerce devrim ve sosyalizm şehidinin toprağa düştüğü ay… İhtilalci komünistler de en fazla şehidi bu ayda verdiler. Onun içindir ki, “Ekim şehitleri”ni tüm devrim ve sosyalizm şehitlerini anma ayı ilan ettiler. 29 Eylül 1980’de faşist cuntaya sıktığı “ilk kurşun”la ölümsüzleşen Osman …
Devamını okuAdnan Yücel devrimin şairidir!
Faşist MHP’nin başkanı Devlet Bahçeli, Sivas’taki mitingde Adnan Yücel’in şiirini okumuş. Üstelik okuduğu dizelerin Pir Sultan Abdal’a ait olduğunu zannederek… Faşizm insana, insani değerlerin üretimine düşmandır. Buna rağmen kendilerini kitlelere iyi göstermek, kitle desteğini almak istedikleri zamanlarda, devrimci kültür ve sanatın ürünlerini kullanmaktan çekinmez, utanmazlar. Geçmişte de 12 Eylül faşizminin katlettiği Erdal Eren’in mektubunu, “sevdalınız komünisttir” diyen Nazım’ın şiirlerini okumaya, …
Devamını oku12 Eylül zihniyeti sürüyor
12 Eylül’ün üzerinden 42 yıl geçti. Ama bugün hala 12 Eylül anayasası, kurumları, en önemlisi zihniyeti varlığını koruyor. AKP’nin “darbe karşıtı” maskesi düşmüştür! O, bu darbelerin bir ürünü ve ondan en büyük yarar sağlayan parti olmanın ötesinde; yaptığı “sivil darbeler”le 12 Eylül’ü aratmayan bir yönetim inşa etti. Dolayısıyla AKP’ye karşı mücadele, faşizme ve darbelere karşı mücadeledir. Erdoğan son olarak Fatsa’nın …
Devamını okuEkim ayında şehit düşen ihtilalci komünistler
25 Ekim 1981- Ataman İnce 14 yaşında devrim davasına adanmış yüreği, ’71 devrimcileriyle buluşmuş, Denizlerle aynı koğuşu paylaşmıştı. O yılları anlatırken çok keyiflenir, “onların maskotu olmuştum” derdi. Sonraki yıllarda Adana ve İstanbul’da il komitesinde görev aldı, bu illerde mücadelenin ve örgütün gelişimine büyük katkıları oldu. 12 Eylül yıllarında yenilgi ruh halini kırmak için yoğun çaba sarfetti. Bu çaba içindeyken İstanbul-Kartal’da …
Devamını oku12 Eylül’e sıkılan “ilk kurşun”; OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN
Daha 12 Eylül’ün üzerinden 17 gün geçmişti. Osman ve yoldaşı aynı zamanda teyzesinin oğlu M. Fatih Öktülmüş’le birlikte bir eylem hazırlığında içindeyken, devreye gezen askerlerle karşılaştılar. Askerlerin üzerlerine gelmesiyle birlikte çatışma başladı. Kısa bir süre sonra Fatih kolundan yaralandı. Sokak aralarında çatışmayı sürdürken birbirlerini kaybettiler. Osman sonra Bağcılar tarafında bir inşaata girerek son mermisine kadar savaşıp şehit düştü. Bu ölüm, …
Devamını oku12 Eylül’ü direnenler yargılar!
12 Eylül 1980, askeri faşist darbenin tarihidir. Kapkara günlerin başlangıcı; zulmün, işkencenin, sömürünün had safhaya çıkışıdır… Ne var ki 12 Eylül, tarihte kalmış, izleri artık silinmiş bir gün de değildir. Yasaları, uygulamaları ve zihniyetiyle halen varlığını sürdürmektedir. Aradan geçen 40 yıla rağmen, 12 Eylül zihniyeti ve uygulamaları devam ediyor. Halen ölüm oruçlarında tutsaklar ölüyor, devrimci-demokrat sanatçılara, gazetecilere saldırılar artıyor, Kürt …
Devamını okuDoğal önder: HACI KÖSE
Hacı Köse, 22 Şubat 1980 tarihinde işkencede katledildi. O, ihtilalci komünist hareketin ilk kadrolarındandı. İyi bir örgütçü, iyi bir komutan ve siyasal olarak gelişkin bir militandı. Öldüğünde henüz 22 yaşında genç bir komünist iken, Çukurova bölgesinde yönetici bir kadro, aynı zamanda bir “doğal önder”di. Hacı, Adana’da anti-faşist mücadelenin yüksek olduğu liselerden, Borsa Lisesi’nde okudu. Oradaki eylemlerde sivrilen, ardından liseli gençliğin …
Devamını okuTek Tip Elbise saldırısı ve M. FATİH ÖKTÜLMÜŞ (*)
AKP hükümeti, kamuoyu oluşturabilmek için önce “FETÖ”cü olarak adlandırdıkları tutukluları kapsayacağını ilan etti; sonrasında “terörle mücadele” adı altında devrimci tutsakları da katarak, mahkemeye çıkarken “Tek Tip Elbise” (TTE) zorunluluğunu getirdi. Bu uygulama bilindiği gibi 12 Eylül askeri faşist cuntanın devrimci tutsakları teslim almak için gerçekleştirdiği yaptırımların en öne çıkanıydı. Bunu askeri içtima, zorunlu din dersleri, istiklal marşı gibi yaptırımlar izliyordu. …
Devamını oku