Bugüne dek pekçok önemli direnişe imza atan Zonguldak maden işçileri, bu kez ölümüne bir direniş sergileyerek Türkiye işçi sınıfı tarihine yeni bir halka eklediler. Çok ağır koşullarda madenin içinde başlattıkları direnişte, önce açlık grevi yaptılar, ardından kendilerini madene kapattılar ve kendi iradeleri dışında madenden çıkışı tümüyle engellediler. Direniş 11. gününde son buldu, fakat bir yeni bir biçim yaratılmıştı artık. Onu …
Devamını okuEtiket arşivi
Güvencesiz çalıştırmanın adı: “KİRALIK İŞÇİ”LİK
İşçi ve emekçilerin dilinde “kiralık işçilik” olarak bilinen ve “kölelik yasası” olarak tanımlanan iş kanunu, meclisin alt komisyonlarından geçti. Yakın zamanda genel kurula getirilerek yasalaşması bekleniyor. Elbette işçi ve emekçilerin yükselen tepkisini bastırabildikleri ölçüde… Hatırlanacağı gibi bu tasarı, AKP hükümetinin yıllardır yasalaştırmaya çalıştığı sınıfa saldırı furyasının önemli bir paçasıdır. “Ulusal İstihdam Stratejisi” adlı pervasız sömürü programının içinde yer alan “Özel …
Devamını okuKöleci sistem yıkıldı ama KÖLELİK SÜRÜYOR
Köleci sistem, bin yıl kadar önce tarih sahnesinden çekildi. Ancak köle ticareti, sömürgeci devletler tarafından asırlar boyunca sürdürüldü. Yaklaşık 12 milyon Afrikalı köle, Amerika kıtasına taşındı. Yüzbinlercesi yollarda öldü. Köleliğin yasal olarak kaldırılması ancak 20. yüzyılda gerçekleşti. Birinci emperyalist savaş sırasında Rusya’da Ekim Devrimi’nin gerçekleşmesi, ardından birçok ülkede, sömürgeciliğe karşı halk isyanlarının ve devrimlerin patlak vermesi üzerine, o günkü adıyla …
Devamını oku1 Mayıs’ın kökenleri
Bir proleter bayram gününü, 8 saatlik iş gününü elde etme aracı olarak kullanma düşüncesi, ilk kez Avustralya’da doğdu. Avustralyalı işçiler, 1856’da bütün bir işgünü boyunca çalışmamaya ve o gün sekiz saatlik işgünü lehinde gösteriler yaparak, toplantılar ve eğlenceler düzenlemeye karar verdiler. Bu kutlamanın yapılacağı gün olarak da 21 Nisan tarihi saptandı. Avustralyalı işçiler bu kararı, yalnızca 1856’da uygulamaya niyetlenmişlerdi. Ama …
Devamını oku1 Mayıs’ı yaratan öncü işçiler
8 saatlik işgünü mücadelesini örgütleyen öncü işçiler; August Spies, Louis Lingg, George Engel, Adolph Fischer ve Albert Parsons, 1,5 yıl süren davada yargılandılar. Onlar, mahkemede sınıfın gerçek öncüleri olarak, sanık sandalyesinden tüm burjuvaziyi yargıladılar. Bu süre boyunca işçiler, önderleri için sokakları doldurdu, onların idamını durdurmaya çalıştı. Buna rağmen dört işçi idam edildi. Louins Lingg ise, idam edilmeden önce hücresinde katledildi. …
Devamını oku18 Mart 1871- Paris Komünü
Zincirlerinden kaybedecek başka bir şeyi olmayan proletarya, ücretli kölelik düzenine en büyük darbeyi, ilk kez 1871 yılında Paris Komünü’yle vurdu. Tarihteki ilk proleter devlet olan Paris Komünü, ancak 72 gün yaşayabildi. Kapitalizmin hızla geliştiği 1800’lü yıllar, proletaryanın da sayısız ayaklanmasına sahne oldu. Bir tarafta zenginliğin, öte tarafta derin bir yoksulluk ve sefaletin görülmemiş derecede büyüdüğü yıllardı bu dönem. Fransız proletaryası …
Devamını okuİşçi sınıfı savaşa karşı Enternasyonal mücadeleyi yükseltmeli!
İşçi sınıfı doğası gereği enternasyonaldir. Çünkü işçiler, dünyanın her yerinde benzer koşullarda sömürülmekte ve baskı altında tutulmaktadır. Sorunları ve talepleri aşağı-yukarı aynıdır. Ağır çalışma koşulları, düşük ücret, uzun işgünü, zorunlu mesailer, işçi kıyımı, güvencesiz çalışma vb. hemen hepsinin temel sorunlarıdır. Buna karşı geliştirdikleri örgütlenme ve mücadele biçimleri de doğal olarak aynı olmuştur. Yardım sandıklarından sendikaya, makine kırmaktan grev ve işgallere …
Devamını okuBirinci yılında HAZİRAN DİRENİŞİ
Haziran direnişinin üzerinden bir yıl geçti. Ama geçen bu bir yıllık sürede, direniş canlılığını hep korudu ve kendini sürekli hissettirdi. Haziran’la birlikte kitlelerin artan kendine güveni ve haksızlıklara karşı tepkilerini eylemli bir şekilde ifade etme, sokakları-alanları doldurma refleksi, hemen her olayda kendini ortaya koydu. En son Soma’daki madenci katliamında görüldüğü gibi, kitleler yurdun dört bir yanında onbinlerin katıldığı protesto gösterileri …
Devamını okuSınıf sendikacılığı anlayışıyla SENDİKAL ÖRGÜTLENMEYİ BÜYÜTELİM!
Çalışma Bakanlığı, Ocak 2014 tarihinde çalışan ve sendika üyesi işçi istatistiklerini açıkladı. Resmi gazetede yayınlanan istatistiklere göre, 11 milyon 600 bin 554 işçiden, 1 milyon 96 bin 540 işçi sendika üyesi. Yüzdelik oranla söylersek, çalışanların yüzde 9,45’i sendikalı. Açıklanan 2014 istatistiklerine göre barajı yeni aşan üç sendika ile birlikte, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK konfederasyonlarına bağlı 46 sendika ile 1 bağımsız …
Devamını okuTaleplerimiz kabul edilene kadar GENEL GREV, GENEL DİRENİŞ!
On yılların birikimi nihayet patladı. Bunun bir gün olacağı zaten belliydi. Özellikle son yıllarda artan hak gaspları ve her alana el atan, yaşamı daha fazla cendereye alan yönetim tarzı, bunu adeta zorlamıştı. Elbette hiç bir halk hareketinin ne zaman patlayacağının tam gününü, kimse tam olarak bilemez. Fakat sömürü ve zorbalık rejimine karşı, bir gün mutlaka ayağa kalkacağını komünist ve devrimciler …
Devamını oku