Etiket arşivi

Ekonomide “en kötüsü” yeni başlıyor

Üstüste açıklanan ekonomik veriler, hükümetin “krizin en kötüsü geride kaldı” söylemine hız kazandırdı. Öyle ya, dolar 5.50’nin altına düştü, ekonomi cari fazla vermeye başladı, enflasyon beklenenin altında geldi vb… Böylece 2008-2009 ekonomik krizinde “teğet geçti” diyen hükümet için, 2018 krizi de “hızla” geride bırakıldı. Fiyatı fazlasıyla artan “soğan” gibi kimi gıda ürünleri de “depo baskınlarında gözaltına alınarak”, artan fiyatının “hesabı …

Devamını oku

Metal işçileri yolu gösterdi; GREV YASAĞI GREVLE KALDIRILIR

EMIS-birlesik-metal

Birleşik Metal-iş sendikasına üye işçilerin grevi, başlar başlamaz Bakanlar Kurulu kararıyla yasaklandı. İşçiler yasağı tanımadılar ve grev silahını devreye soktular. Grev bir kez daha gücünü gösterdi. İşçilerin talepleri büyük oranda kabul gördü. Bu grev bir çok açıdan önemli ve anlamlıdır. Birincisi, OHAL sürecinde grev kararı alınması başlı başına bir öneme sahiptir. İkincisi, yasaklamaya karşı fiili grevi hayata geçirmek, hem patronlara …

Devamını oku

Üretimden gelen güç GREV

ses-grev

İşçi sınıfı doğduğu günden bu yana kendisini sömüren sermaye sınıfına karşı mücadele ediyor. Ve bu mücadelede çok çeşitli biçimleri kullandı, kullanıyor. Bunların içinde daha etkili ve vurucu olanı GREVdir. Çünkü grev, işçi sınıfının burjuvaziye karşı üretimden gelen gücünü kullandığı kolektif bir eylemdir. İşçilerin topluca iş bırakmalarına GREV denir. Yani şalterlerin inip, üretim ve hizmetlerin durması; işçi sınıfının, yaratan ve kahreden …

Devamını oku

Her tür perdeleme çabasına rağmen EKONOMİK KRİZ DERİNLEŞİYOR

pdd-arka-logo

Davos’ta 20-23 Ocak tarihlerinde toplanan Dünya Ekonomik Forumu’nda, İngiliz yardım kuruluşu Oxfam’ın hazırladığı rapor, en çok konuşulan konulardan biri oldu. Rapora göre, gelir dağılımı öylesine bozulmuş, zengin ile yoksul arasındaki uçurum öylesine büyümüştü ki, dünyanın en zengin yüzde 1’lik kesiminin serveti, geri kalan nüfusun tümünün servetinin toplamına eşit hale gelmişti. Rapor, “herkesin refahı için işleyecek bir ekonomi yerine, yalnızca yüzde …

Devamını oku

Ücret nasıl belirlenir?

el-para

İşgücünün fiyatı (ücret) Ücretli emekçi, kişisel olarak özgürdür; bir köle gibi alınıp satılamaz. Alınabilen ve satılabilen, onun işgücüdür, çalışma kapasitesidir. Bu yanıyla “özgür”dür, işgücünü pazarda kendisi satışa çıkarır. Gerçekte ise açlıkla zincirlenmiştir. Açlık onu işgücünü satmaya zorlar. Başka seçeneği yoktur. Çünkü üretim araçları kapitalistler tarafından gaspedilmiştir. Kendisine ait bir üretim aracı yoktur. Üretebilmek ve geçinebilmek için, kapitalistlerin mülkiyetinde olan üretim …

Devamını oku

“Metal fırtınası” izlenimleri: ARÇELİK-LG

Mayıs ayında başta Bursa olmak üzere İzmit, Ankara ve Eskişehir’de esen “metal fırtınası”nın artçı sarsıntıları devam ediyor. MESS ve Türk Metal’e karşı direnişe geçen işçiler, direnişin ardından işten atmalarla yıldırılmaya çalışılıyor. İşçilerin taleplerinin kabul edildiği fabrikalarda, MESS talepleri yerine getirmemek için her türlü saldırıyı uyguluyor. Direnişin ilk başladığı yer olan ve tüm işçi sınıfının gözünün üzerinde olduğu Renault işçilerini de …

Devamını oku

Metal işçisi: “Süreç bitmedi, devam ediyor!”

metal-isci

Mayıs ayının ortalarında başlayan metal işçilerinin fiili grevleri büyük oranda bitmiş olsa da, yarattığı etki devam ediyor. Fiili eylemlerin biri biterken diğeri başlıyor. Renault işçilerinin fitilini ateşlediği Bursa merkezli grev ve işgal eylemleri, taleplerin büyük oranda kabul edilmesiyle bitirildi. Neredeyse bütün işyerlerinde işçilerin temel taleplerinden biri olan “Türk Metal-iş olmaz, seçtiğimiz temsilcilerle sözleşme yapılsın” talebi kabul gördü. Ücretler konusunda her …

Devamını oku

Parlamentarizm – 2: Bolşeviklerin parlamento deneyimi

Her tür revizyonist-reformist akım, parlamento düşkünlüğünü perdelemek ve devrimci-demokrat kesimleri yedeklemek için, varolan düzeni değiştirmek amacıyla parlamentoya girdiklerini iddia eder. Kendilerine karşı çıkan devrimci ve komünistleri ise, “sekterlik”le, “dönemin ruhuna ayak uyduramamak”la suçlar. Bu dün de böyleydi, bugün de böyledir. Günümüzde artık ML kavramları kullanmaktan da kaçınan, burjuva literatürle konuşup-yazan bu kesimler, kendi tabanında devrimci duyguları taşıyanları ve komünist ve …

Devamını oku

15-16 Haziran 1970: Büyük işçi direnişi

15-16-haziran

“16 Haziran yüzbin işçi yürüdü 16 Haziran genel direniş Burjuvaziye, tüm sömürüye Nasırlı ellerin yumruğu bugün!” Hakkında böyle marşların yazıldığı, Türkiye işçi sınıfının en büyük eylemidir 15-16 Haziran… İki gün boyunca İstanbul ve İzmit’te üretimi durdurarak yollara dökülen işçiler, 4 şehit pahasına ve sarı sendikacılara rağmen AP (Adalet Partisi) ve CHP hükümeti tarafından gerçekleştirilen sendikasızlaştırma saldırısına direndiler. 1970 yılında AP …

Devamını oku

Divan işçileri direnişlerini eylemlerle sürdürüyor

Divan işçilerinin 18 Şubat’ta başlattıkları direnişleri sürüyor. DİSK-Gıda İş’e üye oldukları için işten atılan işçiler, Taşdelen’deki fabrikanın önünde kurdukları çadırda direniyorlar. Ayrıca Koç Holding’e ait işletmelerin önünde protesto gösterileri düzenliyorlar. Geçtiğimiz ay Harbiye’de bulunan Divan Otel’in önünde gösteri yapmışlardı. Ardından Bağdat Caddesi üzerinde bulunan Divan Pastaneleri’nde eylemler yaptılar. Ayrıca Yeşilköy’de Koç Holding’in de katıldığı “gıda fuarı”na giderek seslerini duyurdular. Bu …

Devamını oku