Darbenin üzerinden geçen zaman içinde kimi yönler daha net biçimde açığa çıktı. Kimi yönler ise, bilinçli bir şekilde karanlıkta bırakılıyor. Burjuva medya aracılığıyla maniplasyonlar yapılıyor, ortalığı kaplayan Cemaatçi döneklerle bir “Fetö efsanesi” yaratılıyor. Cemaatin bu kadar güçlenmesi, Gülen’e atfedilen “mistik güçler”le açıklanıyor vb… Darbeden bu yana hergün, her saat yapılan bu yayınlar, gerçeklerin üzerini örtmek içindir. Kendi suç ortaklıklarını ve …
Devamını oku3. sayfa
Ömrünü uzatabilmek için AKP dümen kırıyor!
Geçen sayımızda Binali Yıldırım Hükümeti ile AKP’nin dış politikada dümen kırmaya hazırlandığını söylemiştik. Yıldırım, Başbakan sıfatıyla yaptığı ilk konuşmada, “dostlarımızı çoğaltacak, düşmanımızı azaltacağız” diyerek, bunun sinyalini vermişti. Bugüne dek dış politikada yapılanları Davutoğlu’nun sırtına yıkarak, adeta yeni bir sayfa açmaya kalktılar. İlk gelişme İsrail ile yaşandı. Ardından Rusya ile bozulan ilişkilerin düzeleceği müjdesi verildi. Mısır’a sıcak mesajlar gönderildi. Hatta Suriye …
Devamını okuAKP’nin etrafı kuşatılıyor: Yeni dönemin işaretleri
Geçtiğimiz ay iç politikada oldukça hareketli günler yaşandı. AKP’nin Olağanüstü Genel Kongresi yapıldı, yeni başkan ve başbakan olarak Binali Yıldırım koltuğa oturdu. Ardından yeni hükümet kuruldu. Kongreye damgasını vuran ise, yine Erdoğan oldu. “Tek adam” olma yolunda yeni adımlar attı. Uzun bir süredir tartışılan “dokunulmazlıkların kaldırılması”nda da son nokta kondu. Ne yapacağı tam bilinmeyen CHP’nin yine devlet partisi olma özelliği …
Devamını okuDavutoğlu’na saray darbesi; Rejim krizi derinleşiyor
Bir süredir giderek tırmanan Erdoğan-Davutoğlu çatışması, Davutoğlu’nun AKP Genel Başkanlığı ve Başbakanlıktan istifası edeceğini açıklaması ile sonuçlandı. Davutoğlu bir veda konuşması yaparak, AKP’nin 22 Mayıs’ta kongreye gideceğini duyurdu. Bu kongreden, yeni parti başkanı ve başbakan çıkacak. Şimdi ortalıkta birçok adayın ismi dolaşıyor. Bunlardan biri kongrede “tek aday” olacak ve o seçilecek. Elbette bu adayı yine Erdoğan belirleyecek! Tıpkı Davutoğlu’nu belirlediği …
Devamını okuBombalara, katliamlara, tecavüzlere ALIŞMAYACAĞIZ!
Şehrin en merkezi yerlerinde arka arkaya patlayan bombalarla sarsıldığımız günlerdeyiz. Birçoğunun faili belli, hatta ne zaman, nerede patlayacağı bilindiği halde, önüne geçilmeyen patlamalar… Yabancı konsoloslukların, TÜRGEV gibi vakıfların haberdar olup kendi vatandaşlarını-öğrencilerini uyardığı, ama halkın göz göre göre ölüme terk edildiği zamanlar… Ve bu şekilde yaşamaya “alışın” diyen “sahibinin sesi” yazarlar, politikacılar… Halk sokağa çıkamaz hale geldi. Zaten amaçlanan da …
Devamını okuZafer naraları boşuna Direnen halk yenilmez!
Kürt halkına dönük katliamlar sürüyor. Cizre ile başlayan sokağa çıkma yasakları, yeni ilçelerle devam ediyor. Kimi yerlerde fiilen sokağa çıkma yasağı uyguluyorlar. Biri bitmeden diğeri başlıyor. Cizre’de operasyonların durduğunu açıkladılar, ama sokağa çıkma yasağını sürdürdüler. Sur’da ise sokağa çıkma yasağı üçüncü ayını doldurdu. Şimdi sırada İdil, Derik ve Yüksekova var… Önce öğretmenler “seminer” denilerek bölgeden çağrılıyor, sonra bölge halkının evini-yurdunu …
Devamını okuCenazelerle birlikte çürüyen insanlık…
‘Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın” diyor yazar Albert Camus. Kürdistan’da yaşananlara bakınca, bu söz bile yetersiz kalıyor. Çünkü sadece “nasıl öldükleri” değil, öldükten sonra bile nasıl bir muamele gördükleri, yaşanan vahşeti anlatmaya yetmiyor. Nazi Almanyası’nda görülecek türden bir vahşetle karşı karşıyayız. Günlerdir Cizre’de bir evin bodrumunda, aralarında yaralıların da olduğu 30 kişinin birer birer ve …
Devamını okuSavaşa karşı Birleşik mücadele
ABD’nin ikiz kulelerine 2001’de yapılan saldırı ile birlikte “yeni emperyalist savaş” olarak nitelediğimiz, son günlerde birçok kesimin de “3. Dünya savaşı” diyerek kabul ettiği emperyalist paylaşım savaşı, Ortadoğu’da olanca şiddeti ile sürüyor. ABD’nin başını çektiği bu savaş, diğer emperyalistlerin de dahil olmasıyla, sadece bölgeyi değil, tüm dünyayı sarsmaya başladı. Uzunca bir süre işbirlikçiler aracılığıyla yürütülen, o yüzden de “vekalet savaşları” …
Devamını oku1 Kasım seçimlerinin ardından…
Türkiye tarihinde bir ilk gerçekleşti ve 5 ay içinde iki kez “genel seçim” yapıldı. Bu belki dünyada bile görülmemiş bir olaydı. Ama bunu sadece AKP’ye bağlamak eksik ve yanlış olur. AKP’nin her tür keyfiyetine, dayatmasına boyuneğen muhalefet partilerinin de bunda payı vardır. Bu “başarı” hepsinindir. 1 Kasım seçimleri de bunun bir sonucudur. Şimdi yine elbirliği ile 1 Kasım seçimlerini kutsuyorlar! …
Devamını okuYine, yeni… Yeniden seçim!
Türkiye siyasi tarihinde, son 10 yıl kadar sık seçim yapıldığı bir dönem herhalde görülmemiştir. Referandumlar, genel seçimler, yerel seçimler, cumhurbaşkanlığı seçimi… AKP’nin hükümet olduğu yıllar boyunca kitleler, sürekli olarak sandığa gittiler. Seçimler, “demokrasi”nin en önemli kriteri ise eğer, AKP kadar “demokrat” bir hükümetin olmaması gerekirdi! Oysa son derece gerici-faşist bir hükümetle karşı karşıya olduğumuzu biliyoruz. Şimdi 1 Kasım’da yeniden seçime …
Devamını oku