Silahlanma, sadece emperyalistlerle ve onlara bağımlı devletlerle sınırlı değil. Tüm dünyada “bireysel silahlanma” da artıyor. Devletler bunun önünü özellikle açıyor. Bir yandan kontra örgütleri, gerici-faşist çeteleri kurup silahlandırıyorlar, bir yandan da toplumun bütününde şiddeti meşrulaştırıyor, yaygınlaştırıyorlar. Sonuçta hem silah tekelleri kar etmiş oluyor, hem de devletler dikkatleri, sömürü ve zulüm politikalarından başka yönlere çekmeyi başarıyor. Türkiye’de özellikle 15 Temmuz’dan sonra …
Devamını okuGenel
ÇİFTLİK BANK DOLANDIRICILIĞI; ne ilk ne de son…
Ülkemizde sıkça yaşanan dolandırıcılık örneklerine bu defa da “Çiftlik Bank” dolandırıcılığı eklendi. 27 yaşında, Mehmet Aydın adında bir “dombili”, şu ana kadar tespit edildiği kadarıyla 150 binden fazla insanın 1 milyar 150 milyon liradan fazla parasını dolandırdı. Ardından topladığı paralarla Uruguay’a kaçtı. Onun dolandırıcılığının ortaya çıkmasının ardından “kaybettiğiniz paraları geri alacağız” diyen birileri, dolandırılan kişileri yeniden dolandırdı, 1650 kişiden yüzbinlerce …
Devamını okuUber-Taksici kavgası
İstanbul Taksiciler Odası’nın açtığı dava ve öncesinde yaşanan gelişmeler, taksiciler ile Uber arasındaki rekabetin, geniş kesimlerde duyulmasına neden oldu. Uber sürücülerinin taksi şoförleri tarafından dövülmesi, araçlarına kurşun sıkılması, üstüne İstanbul Taksiciler Odası Başkanı’nın “isteklerimizi yapmazsanız ortalığı yakıp yıkarız” anlamına gelen sözleri, insanların taksilere olan hoşnutsuzluklarını daha açıktan ortaya konmasına yol açtı. “Emperyalist Uber”e karşı, “lümpen taksicilik” üzerinden tartışmalar yoğunlaştı; konuyla …
Devamını oku‘Afrin lokumu’na Erdoğan desteği
Boğaziçi Üniversitesi, Erdoğan’ın kontrol altına almak için çok uğraştığı okullardan birisi oldu. Çünkü BÜ, bir kültürün, bir yaşam tarzının ifadesiydi ve öğrencisinden rektörüne, öğretim görevlisine kadar tüm kesimler, BÜ’nün bu kimliğine sahip çıkıyordu. Bir taraftan FETÖ tarafından çalınan sorularla BÜ’ye gerici-faşist öğrenci yığınağı yapıldı, diğer taraftan idari önlemlerle BÜ’nün dokusu değiştirilmeye çalışıldı. OHAL bahanesiyle rektörlük seçimlerini de ortadan kaldıran Erdoğan, …
Devamını okuÇağdaş Büyükbaş serbest bırakılsın!
Proleter Devrimci Duruş dergisi sahibi ve eski yazı işleri müdürü Çağdaş Büyükbaş, 11 Ağustos 2017 tarihinden beri halen tutsak. Bilindiği gibi Çağdaş Büyükbaş, dergide çıkan yazılardan dolayı 1 yıl 10 ay ceza almış, ceza onaylandıktan sonra 11 Ağustos 2017’de tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne götürülmüştü. Kalan cezasının 1 yılın altına düştüğü Ocak ayından itibaren de serbest bırakılması gerekiyordu. Bu yönde kendisinin ve …
Devamını okuAfrin işgali sonrası NEWROZ
Bu yıl Newroz, Afrin işgali altında kutlandı. Kutlamalara Afrin damgasını vurdu. HDP Newroz öncesi yaptığı açıklamada, “Faşizm kaybedecek halklar kazanacak” sloganıyla 40 ayrı merkezde kutlama yapılacağını duyurmuş, finalin de 21 Mart’ta Diyarbakır mitingiyle gerçekleşeğini bildirmişti. Her zaman olduğu gibi bu yıl da en büyük kutlama Diyarbakır’da gerçekleşti. Tüm engellemelere rağmen yüzbinler Newroz alanını doldurdu. Polisin içinde ‘Kürdistan’ geçen şarkıların çalınmasına …
Devamını oku1 Mayıs’ın kökenleri
Bir işçi bayramı olarak “8 saatlik iş günü” talebini kullanma düşüncesi, ilk kez Avustralya’da doğdu. Avustralyalı işçiler, 1856’da bütün bir işgünü boyunca çalışmamaya ve o gün sekiz saatlik işgünü lehinde gösteriler yaparak, toplantılar ve eğlenceler düzenlemeye karar verdiler. Bu kutlamanın yapılacağı gün olarak da 21 Nisan tarihi saptandı. Avustralyalı işçiler bu kararı, yalnızca 1856’da uygulamaya niyetlenmişlerdi. Ama bu ilk kutlamanın …
Devamını oku1 Mayıs’ı yaratan öncü işçiler
Amerika’nın Şikago kentinde “8 saatlik işgünü” mücadelesini örgütleyen öncü işçiler; August Spies, Louis Lingg, George Engel, Adolph Fischer ve Albert Parsons, bir buçuk yıl süren davada yargılandılar. Onlar, mahkemede sınıfın gerçek öncüleri olduğunu göstererek, sanık sandalyesinden burjuvaziyi yargıladılar. Bu süre boyunca işçiler, önderleri için sokakları doldurdu, onların idamını durdurmaya çalıştı. Buna rağmen dört işçi idam edildi. Louins Lingg ise, idam …
Devamını okuAKP döneminde dizginsiz özelleştirme
1980’lerin başlarından itibaren özelleştirme saldırısı dünya genelinde hız kazandı. “Devletin ekonomiye müdahalesinin ortadan kaldırılması” ve böylece “ekonominin güç kazanması” olarak tanımlandı bu saldırı. Gerçekte ise tekellerin dizginsiz sömürüsünün önünün açılması; ekonominin emperyalist tekellere peşkeş çekilmesi; işçi sınıfının kazanılmış haklarının gaspedilmesi anlamına geliyordu. Türkiye’de ilk özelleştirme 1984’te Özal ile başladı. O günden bu yana özelleştirmelerden toplam 68.4 milyar dolar elde edildi. …
Devamını okuŞeker Fabrikaları’nın kapatılmasına tepkiler
AKP’nin 14 şeker fabrikasını özelleştirme kararına tepkiler giderek artıyor. Başta bu fabrikaların bulunduğu bölgeler olmak üzere ülkenin dört bir yanında imzalar toplanıyor, eylemler yapılıyor. Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi, gerçekte kapatılması anlamına geliyor. Bugüne dek özelleştirilen tüm fabrikaların akıbeti ortada. Tütünden et-balık kurumuna hemen hemen bütün özelleştirmeler, yine “zarar ediyor” gerekçesiyle kapatıldı. Böylece ithal mal getirmenin zemini döşendi. Başta işçiler olmak üzere …
Devamını oku