Gel bir bak yakından şu yiğitlere Daha dün gibiydi acımasız devrildiler Kan bir kara görüntüydü göğüslerinde Ölüm çirkindi onlar güzelleştirdiler. Düştüler toprağa özgürce, korkusuz Kurşun sesi değildi bir sevdalı gülüştü Düştüler dimdik, özgürce, yalın Öldüler ama çoğaldılar ölümsüz Ölmediler onlar, ölemezler ki Bu yadsınmaz gerçeği bilmedi satılmışlar Onlar bir atardamardı halkların yüreğinde Gecelerde yıldız yıldız uçuşan Gözyaşları yaraşmaz o ölülere …
Devamını okuGenel
“İlk kurşun”: OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN
Günlerden 29 Eylül 1980! Yer, İstanbul-Bağcılar yokuşu… Birazdan yeni bir tarih yazılacak, iki sınıf karşı karşıya gelecek… Güçler ve silahlar eşit değil, ama olsun! Sayı ve silah yönünden bir hayli üstün taraf, eskiyi, yani burjuvaziyi temsil ederken; karşısında iki ondörtlü ve bir bombasıyla tek kişilik bir ordu yeniyi, yani proletaryayı temsil ediyor… Çekildiği inşaatı bilinç ve çelikten iradesiyle granitten bir …
Devamını okuReferandum aynasında emperyalistler ve işbirlikçileri
“Yapılacak mı yapılmayacak mı”, “ertelenecek mi, iptal mi edilecek” tartışmaları arasında Güney Kürdistan’da bağımsızlık referandumu, ilan edildiği tarihte, 25 Eylül günü gerçekleşti. İlk bilgilere göre yüzde 75 oranında bir katılımla ve yüzde 90’ın üzerinde “evet” oylarıyla sonuçlandı. Zaten bu sonuçlar bekleniyordu. Referandumun ertelenmesinden yana görüş bildiren diğer Kürt partilerinin de referandumun gerçekleşmesi durumunda “evet” oyu vereceği belli olmuştu. Asıl merak …
Devamını okuUKKTH, BM’nin tanıdığı bir hak mıdır? Kürtler bu hakkı kullanmış mıdır?
Güney Kürdistan’da “bağımsızlık referandumu” kararı açıklandığı andan itibaren “self determinasyon” ya da Ulusların Kendi Kaderini Tayin Hakkı (UKKTH) bir kez daha gündeme geldi ve tartışıldı. Bu hakkın Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen bir hak olduğu yine söylenegeldi. Bu ne kadar doğrudur? Bunu öğrenmek için, bu hakkın BM tarafından ne zaman ve nasıl tanındığına; ikinci olarak da kağıt üzerine geçirilen maddenin …
Devamını okuEmperyalist savaş ve ulusal sorun
Güney Kürdistan’da bağımsızlık referandumunun gündeme gelmesiyle birlikte “ulusların kendi kaderini tayin hakkı” (UKKTH) bir kez daha tartışılmaya başlandı. Esasında bu konu, Irak işgalinden bu yana sıkça gündeme geldi ve tartışıldı. O yıllarda yayınevimiz tarafından basılan “Emperyalist Savaş ve Kürt Sorunu” başlıklı kitapta da teorik ve pratik yönleriyle ele alındı. Yeniden başlayan tartışmalara ışık tutması bakımından bu kitapta yeralan “Yeni emperyalist …
Devamını okuFındıkta tekelleşme ve üreticinin öfkesi
Fındık alım dönemleri, her yıl devletin üreticiyi tekellerin insafına terkettiği ve fındık üreticisinin isyan ettiği dönemler olarak yaşanıyor. Genel olarak maliyetinin altında ya da maliyet düzeyinde fiyat veren tekeller, üreticiyi yıkıma mahkum ediyor. Devlet ise, bu durumu seyretmekle yetiniyor. Bu yıl, fındık üreticisinin artık dayanma gücünün sonuna geldiği görüldü. Fındığın maliyetinin 10 lira olduğunu belirten üretici örgütleri, taban fiyatının 14-15 …
Devamını okuGüzel Ana’yı sonsuzluğa uğurladık
Güzel Şahin, ömrünü mücadeleye adamış bir yiğit insandı. İki oğlu Partizan geleneğindendi, ama o hem Partizancıların hem de tüm devrimcilerin anası olmuştu. Cezaevleri mücadelesinin analar cephesinin önemli bir parçasıydı. Kaybedilen yakınları için mücadele eden Cumartesi Anneleri’nin yanındaydı. İşçi direnişlerinden Gezi Ayaklanmasına, gecekondu yıkımlarından cezaevi önlerine kadar her alanda kendisini sakınmadan ortaya koyuyordu. Yaşına rağmen heyecanı ve dinamikliği ile, sıkılı yumruğu …
Devamını okuSavunma yargılanamaz!
Halkın Hukuk Bürosu’nun İstanbul ve Ankara bürolarına 12 Eylül günü yapılan baskınlarda, 16 avukat gözaltına alındı. Nuriye ve Semih’in duruşmasına iki gün kala, onların savunmasını üstlenen avukatlar davadan düşürülmüş oldu. Avukatların evleri ve büroları basıldı, avukatlar zor kullanarak götürüldü. Ankara’daki büronun aranmasının bitmesinin ardından iki avukat, Halkın Hukuk Bürosu’nun alt kat karşı dairesinden Nuriye ve Semih’in resimlerinin bulunduğu pankart açtı. …
Devamını okuEğitim gericiliğin kuşatmasında
Okullar bir kere daha gerici eğitim tartışmaları içinde açıldı. 15 yılda eğitimi gericileştirme konusunda sayısız adım atan AKP hükümeti, bu eğitim yılında daha doğrudan, daha saldırgan hamlelere geçti. 2002-2003 öğretim yılında 440 olan imam hatip lisesi sayısı, 2015-2015 yılında 1017’ye çıkarılmıştı. Toplam imam hatip okulu sayısı ise 3 bin 500’e ulaşmıştı. Ancak gerici hükümete bu rakamlar yetmedi. Geçtiğimiz yıl, “proje …
Devamını okuKartal’da laiklik mitingi yapıldı
Eğitim-Sen ve Alevi-Bektaşi Federasyonu öncülüğünde, Alevi örgütleri, siyasi partiler, veli dernekleri ve Birleşik Haziran Hareketi’nden oluşan 13 kurumun çağrısıyla, 17 Eylül günü Kartal’da, “laik, bilimsel, anadilde eğitim” mitingi gerçekleştirildi. Dergimiz PDD’nin de içinde olduğu devrimci kurumlar da mitinge destek verdi. Kartal’da Ahmet Şimşek Koleji’nin önünde toplanan kortejler sahile doğru yürürken, en önde “Geleceğimize sahip çıkıyoruz. Eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim” …
Devamını oku