Genel

Kitlelerin biriken öfkesi, Erdoğan’ın son saldırısı ile taştı. İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi ve ardından gözaltına alınması, yüzbinlerce insanın sokaklara döküldüğü, büyük bir direnişe dönüştü. Saldırının muhatabı CHP idi ve CHP ilk gün akşam saatlerinde Ankara ve İstanbul’da kitleyi eyleme çağırdı. Ancak direnişin sahibi CHP değildi. CHP sadece, öfkesi biriken kitleye adres göstermişti. Çağrıyı CHP yapmıştı, ancak direnişin gücünü kitleler belirledi. …

CHP Adana İl Başkanlığı’nın, 20 Mart günü saat 20.30’da “millet iradesine sahip çıkıyoruz” sloganı ile yürüyüş çağrısı oldu. Bir gün önce Adana Emek ve Demokrasi Platformu “Baskılar Tutuklamalar Gözaltılar Bizi Yıldıramaz” diyerek basın açıklaması yapmıştı. Sonraki saatlerde il binası önünde yapacağı açıklama nedeniyle, bu basın açıklamasına daha az güçlerle katılan CHP, il başkanlığı düzeyinde konuşma yaptı ve baskılara karşı birlik …

İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından başlayan eylemler, ikinci gününde daha kitlesel, yaygın ve militan biçimlerle devam etti. Türkiye’nin birçok ilinde kitleler sokağa dökülürken, özellikle üniversite öğrencilerinin eylemleri çatışmalı geçti. İstanbul’da Saraçhane’de 20 Mart’taki toplanma bir gün öncesine göre daha kalabalık oldu. Üniversite öğrencileri kendi okullarında yaptıkları eylemlerden sonra Saraçhane Meydanı’na geldiler. İlk gün ortalarda görünmeyen polis, kitlenin kararlılığı ve öfkesini gördükten …

İsviçre’nin Basel kentinde coşkulu Newroz kutlaması gerçekleştirildi. Dreirosenbrücke’de toplanan yaklaşık 500 kişi, renkli görselleriyle, marşlar eşliğinde yürüyüş gerçekleştirdi. Ana caddeden yürüyerek Kaserna’ya gelen kitle, burada büyük bir ateş yakarak halaylar çekti, sloganlar attı. Saatlerce süren coşkulu etkinliğin ardından kitle dağıldı. Bıji Newroz Yaşasın halkların kardeşliği İsviçre PDD

Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencileri 20 Mart günü, üniversite içinde yürüyüş yaptı. İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesinin yanında, estirilen gözaltı terörünü de protesto eden öğrenciler, saat 12.30’da yemekhane önünde toplandı. Ardından sloganlarla rektörlük önüne yürüyüş yaptı. “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz”, “Hükümet istifa”, “Direne direne kazanacağız”, “YTÜ uyuma, iradene sahip çık”, “Diktatör Erdoğan”, “Gün gelecek devran dönecek …

İBB başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun adaylığını ilan etmesinin ardından, AKP her koldan saldırıya geçti. En son hukuksuz biçimde İmamoğlu’nun diplomasını da iptal ettikten sonra, gözaltı saldırısı geldi. CHP saat 14 için il ve ilçe başkanlıklarına çağrı yaptı, birçok kentte kitlesel eylemler yapıldı. Ankara’da CHP milletvekilleri meclisten CHP il başkanlığına kitlesel yürüyüş gerçekleştirdiler. Ardından saat 20’de Ankara’da Güven …

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve birçok belediye görevlisinin gözaltına alınması, yeni bir darbe girişimidir. 23 Mart’ta İmamoğlu’nun CHP’nin resmi adayı olmasını engelleme çabasıdır. Erdoğan yönetimi, bugüne kadar atadığı kayyumlarla,  seçimlerde yaptığı hilelerle, gözaltı-tutuklama furyasıyla ve AYM kararları dahil kendi yasalarını bile hiçe sayan tutumuyla, seçme-seçilme hakkını defalarca gaspetti; halkın iradesine birçok kez darbe yaptı. İmamoğlu’nun gözaltısı, buna eklenen son halkadır. …

18 Mart Uluslararası Politik Tutsaklar Günü vesilesiyle, İsviçre’nin Basel kenti ve Avrupa’nın birçok kentinde eylemler yapıldı. Eylemde, Türkiye ve dünyadaki devrimci tutsakların derhal serbest bırakılması talebi yükseltildi ve hak ihlalleri teşhir edildi. PDD’nin de içinde bulunduğu platformun çağrısıyla yapılan eylem, coşkulu geçti. Etkinlik “Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük” sloganının güçlü biçimde atılmasıyla sonlandırıldı. İsviçre PDD

Kuzey Star tersanesinde hakları gaspedilen ve işten çıkartılan işçiler 5 Mart günü direnişe başladılar. İşçiler 3 aydır ücretlerin ödenmediğini, yıllık izin ve mesailerin, kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmediğini, sigorta primlerinin asgari ücret üzerinden yatırıldığını anlatıyorlar. “Hiçbir şekilde sesimizi duyuramadık” diyen 4 işçi 13 Mart günü kule vince çıktılar. Vincin üzerinde iki gün kalan işçiler, patronun verdiği sözler üzerine aşağıya indi. …

“Ulusların Kendi Kaderini Tayin Hakkı” (UKKTH), Öcalan’ın son mesajıyla birlikte yeniden gündeme geldi. Kürt hareketini her koşulda destekleyen siyasi yapılar, bir kez daha UKKTH’nı ileri sürerek, Öcalan’ın 25 Şubat 2025 tarihli son mesajını destekleyen açıklamalar yaptılar. Keza SDG ile HTŞ’nin anlaşmasını da yine UKKTH kapsamında görüp desteklediler. “Kürt ulusal hareketinin kararını saygıyla karşıladıklarını”, “desteklediklerini”, “omuz omuza mücadele edilmesi gerektiği”ni belirttiler …