Etiket arşivi

Osman Yaşar Yoldaşcan ölümsüzdür

osman-sticker

12 Eylül’e sıkılan ilk kurşun olan ve ihtilalcilerin 12 Eylül’e “hücum” ruhuyla girmesinin mimarlarından olan Osman Yaşar Yoldaşcan, ölüm yıldönümünde, “12 Eylül’ü direnenler yargılar” sloganıyla anıldı. Osman Yaşar Yoldaşçan ve 12 Eylül afiş ve stickerları merkezi yerlere ve emekçi semtlere yapıldı. Ayrıca, “Osman Yaşar Yoldaşcan ölümsüzdür- TİKB(B) yazılı şablonların ve duvar yazılamalarının yaygın biçimde yapıldığı görüldü.

Devamını oku

12 Eylül’e sıkılan “ilk kurşun” OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN

osman

Her sokak başı bir pusu… Her yol kavşağı bir tuzak… Kitleler halinde tutuklama günleri… Okullar, sağlık merkezleri, spor salonları, kışlalara çevrilmiş… İşkenceler gün boyu son hızıyla sürüyor… Ortalık ıssız, sakin ve suskun… Soğukkanlı ve emin adımlarla yürüyor “soluğu rüzgar” bir adam. Günlerden 29 Eylül 1980! Yer, İstanbul-Bağcılar yokuşu. Birazdan yeni bir tarih yazılacak, yılların bükemediği çelik bir iradeyle. İki sınıf …

Devamını oku

Fatih’ten Osman’a uzanan gelenek “Ölebiliriz ama BİZ KAZANACAĞIZ!”

osman-akgun-ayakta

1965 yılında Rize’nin Kalkandere ilçesinin Fındıklı köyünde hayata gözlerini açtı. İlk ve ortaokulu Şirinevler’de, liseyi ise Kocasinan’da tamamladı. ’80 öncesi yıllarda lisede mücadeleyle tanıştı. Kocasinan Lisesi’nde okurken mücadeleye atılmıştı Osman. Henüz genç bir antifaşist militan iken, 12 Eylül cuntasının gelmesiyle birlikte, tasfiyeciliğin batağına saplanan insanları mücadele etmeleri için zorladı. İhtilalci komünistlerle tanışana kadar kendini ve yakın çevresinin devrimci yapısını korumayı …

Devamını oku

Fatih Yaşıyor!

fatih-gezi

Mehmet Fatih Öktülmüş’ü yitirdiğimizden bu yana tam 30 yıl geçti! Onu 1984’ün 17 Haziranı’nda “ölüm orucu” eyleminde yitirdik. 12 Eylül cuntasının zindanlarda uygulamaya çalıştığı faşist yaptırımlara bedeniyle barikat kuranların başındaydı. Son sözlerinde bile, “ölebiliriz ama biz kazanacağız” diyordu. O sözler ki, sonrasında içerde-dışarda direnişlerin sloganı oldu. Ve Fatih, direniş alanlarında elimizdeki bayrak, duvarlara nakşettiğimiz isim, bize hep yol gösteren, moral …

Devamını oku

Amerika’da “komünist avı” ROSENBERGLER KATLEDİLDİ

Ethel ve Julius Rosenberg, Amerikan Komünist Parti üyesiydi ve her ikisi de yahudiydi. 1939 yılında evlendiler. Sonra iki çocukları oldu. Evlilikleri boyunca sendikal faaliyetler içinde yer aldılar. Bundan dolayı da sürekli işsizlik ve maddi sıkıntılarla boğuştular.  Dört kişilik aile iki odalık yoksul bir evin sadeliğinde yaşamlarını sürdürdü. 17 Temmuz 1949’da “Sovyet Ajanı Komünistler” oldukları ilan edildi. 6 Ağustos 1945’de Hiroşima’ya …

Devamını oku

Mart Ayında Şehit Düşen İhtilalci Komünistler

24 Mart 1983- Mehmet Ali Doğan, Aslan Tel “Eğer çivi yapılmış olsaydı bu adamlardan / Daha sağlamı bulunmazdı onlardan” demiş şair, Sefaköy’de bir direniş destanı yazan üç komünisti tarif edercesine…  İsmail Cüneyt, Mehmet Ali Doğan ve Aslan Tel’den oluşan ihtilalci komünist müfreze, Sefaköy’de kaldıkları evin polis tarafından kuşatılmasına karşı yiğitçe çarpıştılar. Orayı granitten bir kaleye dönüştürdüler. Tıpkı 12 Eylül’ün ilk …

Devamını oku

AKP-Cemaat çatışmasının Kürt hareketine yansımaları

AKP-Cemaat çatışmasının en şiddetli yaşandığı son bir ay içinde, daha önce birlikte saldırdıkları Kürt hareketini, birbirlerine karşı kullanma yarışı başladı. Benzer bir durum, daha önce “Ergenekon” adıyla tasfiyeye girişilen “ulusalcı” kesimler için de geçerli. AKP, bugüne dek yapılan haksızlıkların-hukuksuzlukların suçunu Cemaat’e yıkmaya çalışırken, Cemaat de işlenen cinayet ve katliamlardan AKP’nin (ve ona bağlı çalışan MİT’in, Genelkurmay’ın) sorumlu olduğuna dair belgeleri …

Devamını oku

Şubat güneşi

gundogumu-1-copy

Her insan gibi, kurumların da doğum günleri vardır. Hele de bu “canlı bir organizma” ise. Bu ay, ihtilalci komünistlerin kuruluş ayı. Bir nevi doğum günleri…. Hem de iki kez! İlki, 19-21 Şubat’taki İleri Militanlar Toplantısı (İMT)’dir. İkincisi, 15-17 Şubat’taki “yeniden doğuş” olan III. Konferans! Her iki doğum da oldukça uzun ve sancılı bir dönemin ardından gelir. Her doğum gibi öncesinde …

Devamını oku

DEVRİMCİ BİRLİKLER Günün yakıcı ihtiyacıdır

devrimci-1-mayis-platform

Haziran direnişi, kitlelerin devasa gücünü ortaya koyduğu gibi, komünist ve devrimci önderlik boşluğunu, acı bir şekilde gözler önüne serdi. Keza kitle hareketi ne denli güçlü olursa olsun, devrimci bir önderlikten yoksunsa, en fazla kısmi-geçici başarılarla yetineceğini, gerçek bir zafer kazanamayacağını bir kez daha gösterdi. Ülkemizde güçlü bir komünist-devrimci partinin olmayışı, 12 Eylül’den itibaren tasfiyecilikle birleşen reformizmin artan gücü, direnişlerin -en …

Devamını oku

Bir kitap: Yönetmeyi Nasıl Öğrendik? Lenin’den Anılar

lenin

“Sadece burjuvazinin devlet yönetmeye yetenekli olduğu önyargısına karşı mücadele başlatmalıyız” diyordu Lenin. Burjuvazi binlerce yıl boyunca bu demagojiyi öylesine güçlü biçimde bilinçlere zerketmişti ki, devrimcilere en yakın kesimlerde bile “devrim yapılsa bile sonrasında ülkeyi yönetmek mümkün mü” sorusunu sordurabiliyordu. Sosyalist Sovyetler Birliği bu sorunun cevabını verdi. Lenin önderliğindeki parti, sadece devrimi yapmakla kalmadı, devasa bir ülkeyi yönetmeyi de başardı. Evrensel Basım …

Devamını oku