Ekonomik kriz bütün şiddetiyle üzerimize yıkılmaya başladı. İşten çıkarmalar artık onbinlerle ifade ediliyor; enflasyon son 15 yılın zirvesine çıktı; işsizlik fonundan 11 milyar lira, yasalara aykırı biçimde kamu bankalarına dağıtıldı; ücretlerde ve kamu maaşlarında kesintiler sözkonusu; kitlesel açlık tehdidi ile karşı karşıyayız. Burjuvazi, krizin faturasını işçi ve emekçilere ödetmek istiyor; hükümet de bunun için harekete geçmiş durumda. IMF’siz IMF programını …
Devamını okuEtiket arşivi
“Tek adam rejimi” FAŞİZMDİR- 2
Geçen sayımızda 24 Haziran seçimlerinin ardından resmen yürürlüğe giren “yeni sistem”in nasıl bir şey olduğu-olacağı üzerine ortaya atılan tezlere değinmiştik. “Saray rejimi”, “ikinci Cumhuriyet”, “Erdoğanizm” gibi tanımların, Erdoğan’a ve “yeni sistem”e gereğinden fazla anlamlar yüklediği; bir “sistem” olup olmadığı bile tartışmalı, geleceği belirsiz bir dönem için, erken ve abartılı tahliller olduğunu belirtmiştik. Fakat bu tanımların asıl sıkıntısı, sınıfsal-siyasal analizden yoksun …
Devamını okuHer koşul altında DEVRİMCİ DURUŞ
Dergimiz “Proleter DEVRİMCİ DURUŞ” (PDD) 20 yaşında! 1998 Haziran ayında ilk sayısı ile yayın hayatına başladı. Ve 20 yıldır kesintisiz biçimde hayatını sürdürüyor. Bu süre boyunca birçok engelle, yasakla ve baskınla karşılaştı. 20. yılına da böyle giriyor… Yazıişleri Müdürü halen hapiste. Çalışanları hakkında açılan davalar sürüyor. Okurları defalarca gözaltına alındı, işkenceye uğradı, tutuklandı. Dergide yeralan yazılar hakkında sayısız davalar açıldı, …
Devamını okuÇare sandıkta değil SOKAKTA!
Seçimlere doğru günler daraldıkça, her partinin vaatleri, adayları netleşiyor. Sadece düzen partileri değil, her siyasal akım bu seçimlerde nasıl bir tutum alacağını ortaya koymaya başladı. Bunlara dair elbette söyleyecek sözümüz olacak. Genel olarak burjuva parlamenter seçimlere, özelde 24 Haziran’da gerçekleşecek olan cumhurbaşkanı ve parlamento seçimlerine bakışımız biliniyor. Farklı siyasi akımların bu konudaki tutumlarını ele alırken de kendi görüşlerimizi bir kez …
Devamını okuUmut ve umutsuzluk üzerine
Daha önce birçok kavramın içi nasıl boşaltıldıysa, bugünlerde en çok umut ve umutsuzluk üzerinde oynanıyor. Seçimlerin gündeme gelmesiyle birlikte daha sık tekrarlanan ve farklı anlamlar yüklenen bir kavram oldu umut ve umutsuzluk… Öyle ki, bu koşullar altında seçimlere katılmayı doğru bulmamak, bunun AKP’yi ve yaptıklarını meşrulaştıracağını söylemek, “umutsuzluk” addediliyor. “Umut” ise, her ne olursa olsun seçimlere katılmak, dahası seçim güvenliği …
Devamını okuHaziran direnişi 4. yılında; Bitmedi sürüyor bu kavga!..
Haziran direnişinin üzerinden 4 yıl geçti. Fakat ne egemenlerin “Gezi korkusu” bitti, ne de ezilen-sömürülen kesimlerin direnişleri ve Gezi özlemleri… Marks ve Engels’in birlikte kaleme aldıkları Komünist Manifesto, “Avrupa’da bir ‘heyhula’ kol geziyor, ‘komünizm heyulası’!” diye başlar. Haziran direnişinden bu yana, başta AKP olmak üzere egemen kesimlerin başında da hep “Gezi heyhulası” dolaştı. Tam 4 yıldır bu “heyula” ile …
Devamını okuFaşizmin şiddetine, reformizmin ihanetine rağmen DEVRİMCİ İRADE KAZANACAK!
1 Mayıs, polisin aldığı tüm önlemlere, reformist sendika, kitle örgütleri ve partilerin teslimiyetçi tutumuna rağmen, militan gösterilerle kutlandı. Yıllardır süren Taksim yasağı bir kez daha delindi. 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlama iradesi gösterenler, Taksim ve çevresinde, Beşiktaş ve Mecidiyeköy’de polisin gazına, copuna, mermisine aldırmadan yürüdüler. Reformist blokun bu yıl Taksim’i ağzına almadan Bakırköy çağrısı yapmasına karşılık, “1 Mayıs 1 Mayıs …
Devamını okuReferandumdan 1 Mayıs’a ZAFER SOKAKTA KAZANILIR!
Anayasa referandumu ve arkasından 1 Mayıs ile oldukça önemli günler yaşadık. Her ikisinde de bir yanda düzen-içi çözüm arayışları ve güç karşısında boyuneğiş; diğer yanda ise, meşru mücadele hattı ve kendine güvenle hareket etme vardı. Yani reformist-teslimiyetçi çizgi ile devrimci-mücadeleci çizgi bir kez daha karşı karşıyaydı. Bu iki çizgi arasında salınıp duranlar da çoktu. Özellikle referandum sürecinde baskın olan …
Devamını okuErdoğan istifa et!
Erdoğan, referandum tarihi yaklaştıkça saldırganlığını arttırıyor. Ünlü “eyy” nidasıyla sağa-sola çatıyor. Almanya ve Hollanda’da istediği sonucu alamayınca, yeniden içeriye döndü ve kendince “kolay lokma” olarak gördüğü Kılıçdaroğlu’na yüklenmeye başladı. Fakat bu arada kendini zor durumda bırakacak gaflar yapmadan da duramadı. Anayasa değişiklik paketinin içinde, cumhurbaşkanının meclisi feshetme yetkisi bulunduğu halde, “Ey Kılıçdaroğlu, bunu ispat et cumhurbaşkanlığından istifa edeceğim” dedi. Bunu …
Devamını oku15 Temmuz sonrası EYLEM BİRLİKLERİ ÜZERİNE
Birlik konusu, komünist ve devrimci hareketler açısından her dönem önemli olmuştur. Örgütsel birliklerden, cephesel ve eylem birliklerine kadar her tür birlik girişimi, geçmişten itibaren birçok tartışmayı beraberinde getirmiş, yeni saflaşmalara yol açmıştır. Marks döneminden itibaren komünistler “ilkelerden taviz vermemek” koşuluyla birliklere açık oldular ve bunun örneklerini ortaya koydular. Bununla birlikte “birlik” çığırtkanlığı yaptıkları halde, gerçekte birlikleri parçalayan ve onu etkisizleştiren …
Devamını oku