Bugüne dek 12 Eylül’ün gerçekleşme nedenleri olarak birçok faktör sıralandı. Başta ABD olmak üzere emperyalizmin Ortadoğu’ya ve Türkiye’ye dönük planları, egemen sınıfların kendi aralarındaki çelişkiler, ekonomik kriz, 24 Ocak Kararları, yönetememe krizi vb… Bunların doğruluğu su götürmez. Ancak hepsinden öne çıkanı, yükselen halk hareketidir. Bu hareketin karşısında acze düşen devletin, bulduğu son çözümdür askeri faşist cunta. Onun için 12 Eylül’ün …
Devamını okuEtiket arşivi
Onun ardından… (Remzi Basalak)
23 Ekim 1992 yılında Adana’da bir kamulaştırma eyleminin ardından yakalandıktan sonra işkencede katledilen Remzi Basalak’ın ölümünün hemen ardından bir yoldaşı tarafından kaleme alınan ve ilk olarak Kasım 1992 tarihinde Orak-Çekiç’te yayınlanan yazı, Proleter Devrimci Duruş dergisinin Kasım 2008 sayısında yer aldı. Kısaltarak yayınlıyoruz. O’NUN ARDINDAN… Şehit düşen yoldaşların ardından herhalde en zor olanı, onları anlatabilmek, yazıya dökebilmektir. Oysa onları yeni …
Devamını okuAdana’nın “sürme gözlü”sü, İstanbul’un “Kara Murat”ı ATAMAN İNCE
Adana’nın “sürme gözlü”sü, İstanbul’un “Kara Murat”ı ATAMAN İNCE (*) Adana’nın “Sedat”ı, “sürme gözlüsü”, İstanbul’un “Kara Murat”ı ATAMAN İNCE’yi, birçok yönü ve özellikleriyle anlatmak mümkün. Ama her şeyden önce farklı bir yönetici ve önder özellikleriyle anlatılmalıdır. Hele ki, bürokratik-kariyerist önderlik tarzının devrimci harekete sirayet ettiği bir dönemde onun o mütevazi, sessiz ama gerektiği yerde katı ve uzlaşmaz tutumu, aynı zamanda özeleştirel …
Devamını oku“İlk kurşun”: OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN
Günlerden 29 Eylül 1980! Yer, İstanbul-Bağcılar yokuşu… Birazdan yeni bir tarih yazılacak… 12 Eylül’ün üzerinden daha 17 gün geçmiş. Osman Yaşar Yoldaşcan ve Mehmet Fatih Öktülmüş bir eylemin hazırlığındalar. Devriye gezen bir askeri ciple karşılaşıyorlar, sokak sokak süren bir çatışma başlıyor. Bu çatışmada Fatih yaralanıyor ve Osman’la birbirlerini kaybediyorlar. Osman, bir inşaata çekiliyor, orayı çelikten iradesiyle granitten bir kaleye dönüştürüyor …
Devamını oku“İlk kurşun”: OSMAN YAŞAR YOLDAŞCAN
Günlerden 29 Eylül 1980! Yer, İstanbul-Bağcılar yokuşu… Birazdan yeni bir tarih yazılacak, iki sınıf karşı karşıya gelecek… Güçler ve silahlar eşit değil, ama olsun! Sayı ve silah yönünden bir hayli üstün taraf, eskiyi, yani burjuvaziyi temsil ederken; karşısında iki ondörtlü ve bir bombasıyla tek kişilik bir ordu yeniyi, yani proletaryayı temsil ediyor… Çekildiği inşaatı bilinç ve çelikten iradesiyle granitten bir …
Devamını oku1 Mayıs: Birlik, dayanışma, mücadele!
Ülkemizde bu 1 Mayıs’a OHAL koşullarında giriyoruz. Esasında uzunca bir süredir 1 Mayıs günleri zaten devletin aldığı olağanüstü önlemler altında geçiyor. Sabahın erken saatlerinden itibaren her yer tutuluyor, vapurların otobüslerin çalışması durduruluyor, fiili bir sokağa çıkma yasağı ilan ediliyor. Başta Taksim olmak üzere şehrin meydanları günler öncesi başlayan hazırlıkla polis bariyerleriyle çevriliyor, araç ve yaya trafiğine kapatılıyor vb… Bütün bunlara …
Devamını oku15 Temmuz sonrası EYLEM BİRLİKLERİ ÜZERİNE
Birlik konusu, komünist ve devrimci hareketler açısından her dönem önemli olmuştur. Örgütsel birliklerden, cephesel ve eylem birliklerine kadar her tür birlik girişimi, geçmişten itibaren birçok tartışmayı beraberinde getirmiş, yeni saflaşmalara yol açmıştır. Marks döneminden itibaren komünistler “ilkelerden taviz vermemek” koşuluyla birliklere açık oldular ve bunun örneklerini ortaya koydular. Bununla birlikte “birlik” çığırtkanlığı yaptıkları halde, gerçekte birlikleri parçalayan ve onu etkisizleştiren …
Devamını okuOrtadoğu’da sınırlar yeniden çizilirken 100. YILINDA SYKES-PİCOT ANLAŞMASI
Önce Irak, ardından Suriye savaşı ile, başını ABD’nin çektiği emperyalist güçlerin dünyayı yeniden paylaşma kavgası, yeni bir emperyalist savaş olarak başlamış oldu. Bu savaşın merkezinde de Ortadoğu duruyordu. Adına “Genişletilmiş Ortadoğu Projesi” dedikleri plana göre, 21 ülkenin sınırları değişecek ve Ortadoğu’nun haritası yeniden çizilecekti. Bu haritalar, birçok uluslararası toplantıda Pentagon temsilcileri tarafından gösterildi de. “Ortadoğu’da sınırlar” denilince, ilk akla gelen …
Devamını okuKutup Yıldızımız M. Fatih Öktülmüş
Mehmet Fatih Öktülmüş, 1984 yılında İstanbul cezaevlerinde gerçekleşen Ölüm Orucu eyleminde şehit düştü. DS savaşçıları Abdullah Meral, Haydar Başbağ, Hasan Tel ile birlikte sonsuzluğa uğurlandı. Onlar, 12 Eylül cuntasının devrimci tutsaklar üzerinde uygulamaya kalktığı “tek tip elbise” başta olmak üzere, faşist yaptırımlara bedenleriyle barikat oldular. Hem içeride, hem dışarıda 12 Eylül faşizminin karanlığını yaran gün ışıklarıydılar. Faşizme ve teslimiyete karşı …
Devamını okuTaksim’e kilitlenmiştik
Bizim açımızdan Taksim hedefli çalışmalar günler öncesinden başlamıştı. Afişlerimiz ve bildirilerimizle kitlelere seslenmiş, diğer seçenekleri hiç tartışmamıştık bile. Yani politik ve pratik olarak kilitlenmiştik. 1 Mayıs öncesi taktiğimiz, Taksim hedefiyle konumlanmak ve alana girmeyi zorlamaktı. Değişik noktalarda yoldaşlarımız Taksim’e girme hedefiyle konumlandılar. Ben de ilk etapta “Taksim 1 Mayıs alanıdır engellenemez” yazılı Proleter Devrimci Duruş imzalı pankartı hazırlamıştım. Bu pankart …
Devamını oku