Etiket arşivi

“Darbe, Yenilgi, Direniş; 12 EYLÜL” kitabının 3. baskısı yapıldı

“Darbe, Yenilgi, Direniş; 12 EYLÜL kitabının ilk iki baskısı tükendiği için 3. baskısını yapmak ihtiyacı doğdu. Kitabın “Üçüncü baskıya önsöz” bölümünü yayınlıyoruz.   “Darbe, Yenilgi, Direniş 12 EYLÜL” kitabının ilk baskısı, Eylül 2012 tarihinde yapıldı. Kısa sürede tükenince, Mart 2013 tarihinde ikinci baskı ihtiyacı doğdu. Şimdi 9 yıl aradan sonra, üçüncü baskısı ile karşınızdayız. 12 Eylül kitabı, AKP hükümetinin 2010 …

Devamını oku

Şubat’ta atılan tohum…

Şubat ayı, ihtilalci komünistler için özel anlamlarla yüklü bir aydır. 19-21 Şubat 1979 tarihinde, Mustafa Suphi TKP’sinden sonra Türkiye’deki ilk komünist örgütün tohumları atıldı. O tohumlar kısa sürede filizlendi, çiçeğe durdu… “Bir tutam kır çiçeği”ydiler başlangıçta, ama Türkiye tarihinin en karanlık günlerinde direnişin simgesi oldular ve kitlelere umut verdiler. İşkencehaneleri, zindanları ışıklarıyla aydınlattılar. “Yargılayan savunma” ile kara cüppeli cellatları çılgına …

Devamını oku

21 Aralık 1983- İsmail Cüneyt katledildi

İsmail Cüneyt, (Stalin Mehmet) Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde yoksul bir köylü ailesinin çocuğu olarak doğdu. Lise çağlarında devrimci düşüncelere ilgi duymaya başladı. 12 Mart 1971 darbesi gerçekleştiğinde lisedeydi ve tek başına kalmasına rağmen devrimci çalışmalarını aralıksız sürdürdü. ’73 yılında Hacettepe Üniversitesi’ne girdi. Kararlılığı ve militanlığı ile faşizme karşı mücadelede öne çıktı, sivil faşistlerin ve devletin boy hedefi haline geldi. ’75 yılında …

Devamını oku

29 yıl sonra… Remzi Basalak yaşıyor…

Remzi Basalak’ın ölümünün üzerinden 29 yıl geçti. Remzi katledildiğinde 29 yaşındaydı. Yaşadığı süre kadar bir dönem geçmiş aradan. Hem çok uzun, hem çok kısa…. Onu tanımış, birçok şeyi paylaşmış olanlarımızda, Remzi bütün canlılığıyla gözlerimizin önünde duruyor. Daha dün yaşanmış gibi hatıralar sökün ediyor. Büyük-küçük herkeste bıraktığı öyle derin izler var ki, Remzi’nin adını duymak bile yürekleri ısıtıyor, yüzleri aydınlatıyor, bakışları …

Devamını oku

12 Eylül sadece zulüm değil, direniş tarihidir

Her yıl, Eylül ayının 12’si yaklaştığında, 12 Eylül’e dair birçok şey konuşulur. Yıllarca 12 Eylül, “ülkeyi ‘sağ-sol çatışması’ndan kurtaran bir askeri hareket” olarak sunuldu. “12 Eylül’ün bir zorunluluk olduğu, o koşullarda işlerin başka türlü yürümeyeceği” tezi işlendi. AKP’li yıllarda ise, “dış mihrak”ların faşistleri ve devrimcileri birbirine kırdırarak, 12 Eylül için zemin hazırladığı şeklindeki, “komplocu teoriler” ortalığı kapladı. 12 Eylül’ün mağdurları …

Devamını oku

‘96 ÖO’da direniş meşalesi; Osman Akgün

osman-akgun

1965 yılında Rize’nin Kalkandere ilçesinin Fındıklı köyünde doğdu. ’80 öncesi yıllarda lisede mücadeleyle tanıştı. Henüz genç bir antifaşist iken, 12 Eylül cuntasının gelmesiyle birlikte, tasfiyeciliğin batağına saplananları mücadele etmeleri için zorladı. İhtilalci komünistlerle tanışana kadar kendini ve yakın çevresinin devrimci yapısını korumayı başardı. Derneklerde tiyatro ve halk oyunları öğretmenliği yaptı. Bunları salt sanatsal faaliyet için yapmıyordu. Faşist cunta yıllarında, tasfiyeciliğin …

Devamını oku

M.Fatih Öktülmüş ve ÖO şehitleri Yaşıyor!

fatih

Komünist önder Mehmet Fatih Öktülmüş, 17 Haziran 1984 tarihinde ölüm orucu eyleminde şehit düştü. 17 Haziran, başta M. Fatih Öktülmüş olmak üzere tüm ölüm orucu şehitlerini andığımız gündür. Bir kez daha hepsini saygıyla anıyoruz. M.Fatih Ökülmüş, işkencede-zindandanda-mahkemede direnişin sembolüydü. Cunta koşullarında Adana, Ankara, İstanbul tüm işkencehanelerde en vahşi işkencelerle karşılaştığı halde adını bile söylemedi. Gözaltında ifade vermeme geleneğini başlatan oldu. …

Devamını oku

Selam olsun 43. kavga yılına!

Bir sınıfa veya ulusa mensup bir kişi için, sınıfının/ulusunun tarihini bilmek ne kadar önemliyse, bir komünist için de kendi tarihini bilmek, en az onun kadar önemlidir. Fakat tarihi bir masal gibi dinlemediği taktirde… Zaten “tarih bilinci”nden anlaşılması gereken de, sadece geçmişi, geçmişte yaşananları bilmek değil; onun bugünle ve gelecekle bağlarını doğru bir şekilde kurabilmektir. Ancak o zaman, nereden nasıl gelindiği, …

Devamını oku

21 Aralık 1983-İsmail Cüneyt katledildi

TİKB-MK üyesi İSMAİL CÜNEYT, 21 Aralık 1983 günü işkencecilerin eline geçti. Aynı gün İstanbul I. Şube’de kurşunlanarak öldürüldü. Yoldaşları arasındaki adı Stalin Mehmet’ti. Sınıf düşmanlarına karşı öylesine derin bir kin taşıyordu ki, ona bu adı vermişlerdi. Uzlaşmazlığın, kararlılığın ve boşlukları doldurmanın adı oldu hep. İsmail Cüneyt, 1956 yılında Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde yoksul bir köylü ailesinin çocuğu olarak doğdu. Küçük yaştan …

Devamını oku

Bizimlesin Talat Yoldaş

“Her ölüm erken ölümdür” der şair. Evet her ölüm erken ölüm olabilir. Fakat bir yoldaşın ölümü erkenin erkenidir. Hele ki, hayal ettiği gibi bir ölüm yaşamamışsa…Biliriz ki, sosyalizm için mücadele eden devrimciler, kavga alanlarında çarpışarak ölmeyi hayal ederler. Hayalin ötesinde “ölüm gelirse kavga alanlarında gelsin” derler. Bu yüzdendir ki, bir kaza sonucu veya hastalık sonucu yitirdiğimiz yoldaşlarımız için, “ölüm adın …

Devamını oku