Kadın

Makbule Anamızı andık

Anamız Makbule Berktaş’ın ölüm yıldönümünde mezarı başında bir anma gerçekleştirdik. Onu geçen yıl 31 Ekim’de kaybetmiştik. Aramızdan ayrılışının birinci yıldönümünde ailesi, dostları ve sevenleri bir kez daha saygıyla, özlemle andılar. Saat 13.00’de mezarı başında toplanıldı. Beş yıl önce yitirdiğimiz eşi Arif Berktaş ile yanyana yatıyorlardı. “O güzel insanlar o güzel atlara binip gittiler” diyerek söze başlandı ve kaybettiğimiz o güzel insanlar için bir dakikalık …

Devamını oku

İran’da eylemler büyüyor

İran’da 22 yaşındaki genç bir kadının polis tarafından öldürülmesi, ülkede son yılların en büyük kitle eylemlerini başlattı. Başörtüsü yakma biçiminde başlayan ilk eylemlere, hızla öğrenciler ve işçiler de katıldı. Bugün İran’daki petrol ve doğalgaz sektöründe çalışan işçiler de dahil olmak üzere önemli bir kesim eylemlerin bir parçası. Mahsa Amini adlı genç kadın, 14 Eylül günü sokakta yürürken, “İslami kıyafet kurallarını …

Devamını oku

Makbule Berktaş Anamızı özlemle anıyoruz

“Tüm devrimcilerin anası” olduğunu söyleyen Makbule Ana’mızı geçen yıl 31 Ekim’de kaybettik. O, 12 Eylül yıllarından itibaren tutsakların mücadelesinin bir parçası oldu. Dışarıdaki mücadeleyi örgütledi, defalarca gözaltına alındı, polis saldırısına uğradı, ama hiç yılmadı, vazgeçmedi. Adana’da İHD’nin kurucuları arasında yer aldı. Bacakları tutmayana dek her eylemine, etkinliğine katıldı. Ölünceye kadar dünyadaki, ülkedeki olayları izlemeye; okumaya, kendini geliştirmeye devam etti. Dergimizin …

Devamını oku

“Mahpusta Kadın Olmak” çalıştayı yapıldı

11 Haziran 2022 cumartesi günü, “MAHPUSTA KADIN OLMAK” adıyla TJA (Tevgera Jinên Azad-Özgür Kadın Hareketi) tarafından düzenlenen çalıştay, Taksim Hill Otel’de gerçekleşti. Konu “mahpusta kadın” olunca, işçi, emekçi, aydın kadınlar doldurdu salonu. Program sunucularından Hacer Özdemir’in de dediği gibi konuşmacı bulmakta hiç zorlanılmadığı gözle de görülür durumdaydı. Proleter Devrimci Duruş dergisinin yazarı Nevin Berktaş da konuşmacılar arasındaydı. Hapishanelerden ve işkencelerden …

Devamını oku

1 Mayıs şehitleri “kadın-erkek” diye ayrılamaz

1 Mayıs kutlamalarının geleneksel ritüellerinden biri de 30 Nisan günü 1 Mayıs şehitlerini anmaktır. ’77 1 Mayısı’nda katledilen 34 kişi için Kazancı Yokuşu’na karanfiller bırakarak başlayan anmalar, ardından ’89 yılında M. Akif Dalcı’nın katledildiği Şişhane’ye, 1996 Kadıköy mitinginde şehit düşen üç işçi için (Hasan Albayrak, Dursun Odabaş, Yalçın Levent) Kadıköy’e gidilerek, yapılan saygı duruşlarıyla sona erer. Bu anmalar tüm kurumların …

Devamını oku

Kadın sömürüsü sınıfsaldır! KRİZ ve KADIN

Türkiye, tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden birini yaşıyor. Son aylarda dizginsiz bir hal alan fiyat artışları, başta gıda olmak üzere en temel ihtiyaçları ulaşılamaz hale getirdi. Doğalgaz ve elektriğe yapılan zamlar, bu kış günlerinde ısınma sorunu yarattı. Açlıktan ve soğuktan ölümlerin yaşandığı bir ülke haline geldik. Artan hayat pahalılığı en çok işçi ve emekçileri vuruyor. Özellikle kadınlar, kadın işçi ve …

Devamını oku

8 Mart sınıfsaldır, devrimcidir!

8-mart-emekci-kadin-kurtulusu

8 Mart, Dünya “Emekçi Kadınlar” Günüdür. Fakat son yıllarda “Kadınlar Günü” olarak kutlanmaya başlandı ve kutlamalara erkeklerin gelmesi yasaklandı. Feminizmin güç kazanmasıyla birlikte 8 Mart’ın tarihi ve sınıfsal yönü unutturulmaya çalışıldı. Oysa 8 Mart’ın ortaya çıkışı, bir “mücadele günü” haline gelmesi, tamamen sınıfsal ve devrimcidir. “Emekçi” vurgusu basit bir kelime sorunu değildir. Kadının özgürleşme mücadelesine bakışla, toplumsal konumlanmasıyla ilgilidir. Sadece …

Devamını oku

İstanbul Sözleşmesi uygulanmalı!

Erdoğan bir gece yarısı kararnamesiyle İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldığını duyurdu. Aslında sözleşme, imzalandığı andan itibaren gerici-şeriatçı kesimlerin, tarikatların tepkisini çekmiş; 2020 Temmuz’unda Ayasofya’nın dinci propagandaya alet edilmesinden bu yana daha açıktan hedefe oturtulmuştu. Erdoğan, başlatılan bu süreci tamamlamış oldu. Onun bu hamlesi, iki yönüyle çok önemli bir saldırı ile karşı karşıya olduğumuzu gösterdi. Birincisi, Türkiye İstanbul Sözleşmesi’ni 2011 yılında TBMM’de 247 …

Devamını oku