Komünist önder İsmail Cüneyt, 21 Aralık 1983 tarihinde İstanbul-Gayrettepe’de işkencede katledildi. 12 Eylül sonrası “gözaltında kayıp”ların belki de ilkiydi O. Ama onun naaşını gizli bir şekilde gömmek yerine, gözaltına aldıkları yoldaşlarına göstererek, daha etkili kılmak istediler. Fakat yanıldılar! Öfke ve kin daha da bilendi, direniş daha da harlandı, yaygınlaştı… İsmail Cüneyt, Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde yoksul bir köylü ailesinin çocuğuydu. Ailesi …
Devamını okuEtiket arşivi
Şehitlerimizin aile ve avukatları Basel’deydi
Taksim’le başlayıp ülkenin dört bir yanına yayılarak ayaklanmaya dönüşen Haziran direnişini yaşamıştı Türkiye. Verdiğimiz altı şehitle, ayaklanma devam ediyorken ve bu kadar zaman geçmesine rağmen, şehitlerimizin ikisi dışında dava açılmamıştı. Dahası katilleri ve sorumluları hakkında yasal işlem bile yapılmadı. Ethem Sarısülük ve Ali İsmail Korkmaz’ın katillerine açılan göstermelik davaları ise, kitlelerin mücadelesini susturmaya dönük olarak açtılar. Katillerin korunmasına, hatta terfi …
Devamını oku6 Kasım’da Haziran kararlılığıyla…
İstanbul’da kitlesel YÖK eylemi ‘80 askeri darbesinin ürünü olan YÖK’ün kuruluş yıldönümünde, birçok üniversitede olduğu gibi İstanbul Üniversitesi’nde de kitlesel bir eylem gerçekleştirildi. Geçen senelerde yaşanan parçalı YÖK protestolarının dışında, bu sene YÖK protestosu, Üniversite Forumları, Üniversite Emekçileri ve Eğitim Dayanışmasının çağrısıyla ortak yapıldı. Her zaman birleşik ve kitlesel geçmesi gereken YÖK protestoları, bu sene Haziran direnişinin etkisiyle ortak yapıldı. …
Devamını okuYÖK’e karşı birleşik mücadeleyi örgütleyelim!
YÖK’e karşı birleşik mücadeleyi örgütleyelim! Bu yılki 6 Kasım YÖK protestoları, her zamankinden daha büyük bir önem kazanmış durumda. Bunun birinci nedeni, Haziran ayaklanmasından sonraki ilk 6 Kasım olmasıdır. İkincisi, son yıllarda devletin üniversitelere dönük saldırılarında artan yoğunluktur. Üçüncüsü, bu saldırılar karşısında öğrenci gençliğin tepkilerine-eylemlerine, devletin şiddettinin ve baskılarının artmasıdır. En son ODTÜ”de …
Devamını okuHaziran Direnişi’ni okullara taşıyalım
Bu yıl, okullar daha açılmadan egemenleri büyük bir korku sardı. Çünkü okullar, Haziran direnişinin coşkusuyla kapanmış, mezuniyet törenleri protesto ve gösterilerle geçmişti. Böyle bir kapanışın, çok daha etkili bir ‘açılış’la başlaması, kuvvetle muhtemeldi. İşte bütün planları, bu başlangıcı önlemek üzerine kuruldu. Önce bilinçli bir şekilde “Eylül sendromu” yarattılar. Sözde “istihbarat raporları”yla, Eylül’de büyük fırtınaların kopacağını, buna yönelik hazırlıkların yapıldığını duyurdular! …
Devamını okuKatiller Yargılansın! Tutsaklara Özgürlük!
Taksim Gezi Parkı’nın yıkılıp yerine AVM yapılmak istenmesine karşı başlayan direniş, polisin azgınca saldırısı üzerine büyük bir halk isyanına dönüşmüştü. Haziran ayında 15 milyon kadar insan sokaklara çıktı, büyük bir kardeşleşme ve dayanışma içinde, artan saldırılara, hak gasplarına, yaşamın her alanına müdahale edilmesine karşı biriken öfkesini haykırdı. AKP hükümeti ise, bu direnişe vahşice saldırdı. Panzeri, TOMA’sı, bibergazı, copu, plastik mermisi, …
Devamını okuYeni yasa ve yasaklarıyla YURTLAR
Üniversiteyi başka bir ilde okuyacak öğrencilerin ilk başta karşılaştıkları en ciddi sorun, barınmadır. Bu sorun, her geçen yıl daha da derinleşerek sürüyor. Yeni öğretim yılına da yurtlarla ilgili çıkan yeni yasa ve yasaklarla girildi. Gerici-faşist eğitimi daha da ağırlaştıran AKP Hükümeti, yurtları “kız-erkek” olarak ayırarak, “haremlik- selamlık” uygulamasını getirdi. Yurda gece giriş saatlerini 23.00’den, 21.00’e çekti. Yurt ücretlerini arttırdı vb… …
Devamını okuEylül karanlığına, Ekim kızıllığı… EKİM ŞEHİTLERİ YAŞIYOR!
“Yolun düşerse kıyıya bir gün Ve maviliklerini enginin seyre dalarsan Dalgalara göğüs germiş olanları hatırla! Selamla, yüreğin sevgi dolu… Çünkü onlar fırtınayla çarpıştılar eşit olmayan bir savaşta Ve dipsizlğinde enginin yitip gitmeden sana limanı gösterdiler uzakta…” Tüm devrimciler açısından Ekim ayının ayrı bir yeri ve önemi vardır. 1917 Ekim devrimi, bir milattır çünkü. Sömürücü sınıfların korkulu rüyası, …
Devamını okuSuriye’deki dengeleri değiştiren bir faktör; ROJAVA
Rojava, Kürtçe “Batı” demek. Yani Batı Kürdistan. Suriye’nin Kuzeyi’ni oluşturuyor. Derik’ten Efrin’e Türkiye sınırının yaklaşık 700 kilometrelik bir alanını kapsıyor. Esasında Kürdistan’ın Türkiye’de kalan bölgesinin bir devamı. Türkiye’deki Kürtlerin, tren yolunun karşı yakasında yaşayan akrabaları… I. emperyalist paylaşım savaşı sonrası, oradan geçen “demiryolları” sınır yapılmış, şehirler, kasabalar, köyler bölünmüş. Dönemin en güçlü emperyalist ülkesi İngiltere’nin Fransız emperyalistleriyle birlikte hazırladıkları, sonrasında …
Devamını okuÜniversitelere ve tribünlere saldırılar
Haziran Ayaklanması’nın ardından “Eylül sendromu”nu tartıştıran devlet, üniversitelere ve tribünlere dönük saldırı dalgasını yükseltti. Haziran Ayaklanması’nın önemli unsurlarından olan Çarşı, devletin hem psikolojik hem de fiili saldırısı ile karşı karşıya. Son yapılan tribün operasyonunda gözaltına alınanların, Çarşı başta olmak üzere, üç büyük takımın solcu taraftarları olduğu biliniyor. Devlet bu operasyonlarla hem itibarsızlaştırma hem de yıldırma hedefini güdüyor. Eylül ayında oynanan …
Devamını oku